BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

Arınç AHİM kararını değerlendirdi

TBMM Başkanı Bülent Arınç, AİHM’in Öcalan ile ilgili aldığı kararı, resmi bir ziyaret için bulunduğu Avustralya’da değerlendirdi. Arınç iç hukukun kapandığını sav

Abone ol

TBMM Başkanı Bülent Arınç, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan ile ilgili aldığı kararın, yargılamanın iadesi yönünde olsa dahi iç hukuk bakımından uygulanabilir bir yönü bulunmadığını bildirdi. Arınç, geçen yıllarda CMUK’ta yapılan değişikliklerle AİHM kararlarının yargılamanın iadesi sayılabileceğinin kabul edildiğini ancak, bir ayrık hüküm konularak belli bir tarihten önce verilen kararların bunun dışında olduğu konusunda istisna getirildiğini anımsattı. Arınç şöyle, konuştu: "Kanunun bu maddesine bakarak, bugün verilen karar yargılamanın iadesi yönünde olsa dahi iç hukukumuz bakımından uygulanabilir bir yönü bulunmamaktadır. Genelde AİHM, kararda ihlali tespit eder ancak, onun yerine yapılacak işlem ve yöntem gösterilmişse bir hüküm ifade eder. Kararın netice kısmında yargılamanın iadesi şeklinde bir hükmün bulunmadığını zannediyorum. Bu, bir tespittir. Mahkeme kararında da tazminat talebi reddedilmiş ancak, mahkeme giderlerinin kendisine ödenmesine karar verilmiştir. Dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti Devleti, hasım gösterilmiştir; yani burada davacı Abdullah Öcalan ve avukatları, davalı taraf Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Hükümeti’dir. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devleti olduğuna göre, hukukun gereği neyse o yapılacaktır." TBMM Başkanı Arınç, AİHM kararlarının ne anlama geldiği ve nasıl uygulanacağı konusunda da Avrupa Konseyi Delegeler Komitesi’nin karar alması gerektiğini belirterek, "İnanıyorum ki Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, bu kararla ilgili olarak Delegeler Komitesi’ne başvuracak ve orada bu kararın yargılamanın iadesi anlamına gelmediğini, karardan bunun anlaşılmaması gerektiğini söyleyecektir" diye konuştu. Bülent Arınç, hükümetin, bu konuda yasal imkanları sonuna kadar kullanması ve bu kararın bir yeniden yargılama olarak anlaşılmadığını ısrarla savunması gerektiğini kaydetti. Arınç, Delegeler Komitesi’ne başvuru sonunda ne yapılması gerektiği konusunda, Türkiye’nin anayasaya, uluslararası sözleşmelere ve Türkiye’nin iç hukukuna göre karar vermesi gerektiğini söyledi. Bu ve buna benzer olaylarda, hiçbir zaman soğukkanlılığı kaybetmeden sağduyu ile hareket etmek zorunda olunduğunu kaydeden Arınç, şunları ifade etti: "Bu olay sebebiyle AB karşıtlığını gündeme getirebilirler, bütün bu olaylardan mevcut hükümeti sorumlu tutabilirler ancak, hepimiz biliyoruz ki 1999’da Öcalan’ın Türkiye’ye getirilmesi ve yargılama sürecinin başlaması ile bir yargı kararı söz konusu olmuştur. Yargı kararı, bir partiye atfen verilmemiştir. Davalı Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’dir. Bu konuda hepimiz elbirliği ile olayı speküle etmeden, yanlış yorumlarda bulunmadan, soğukkanlı olarak hukukun gereğini yapmalıyız. Bu konunun iç politika malzemesi olmamasını, Türkiye’nin bu konuyla ilgili meşgul edilmemesini ve halkın huzurunun kaçırılmamasını diliyorum. Başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere bu konuda görüşlerini ifade eden tüm siyasetçiler, devlet adamı ve yöneticilerin yaklaşımlarını çok isabetli buluyorum."