İnternet sitelerinde dolaşan darbe dedikoduları Engin Ardıç'ı çileden çıkardı. Ardıç, darbe yapmayı gönlünden geçenlere seslenerek ufak-tefek ricalarda bulundu...
Abone olMedya dedikodusu yapan internet sitelerinde dolaşan darbe söylentileri Engin Ardıç'ın tepesini arttırdı. Darbe meraklılarıyla iyiden iyiye kafa bulan Ardıç, başlıklı yazısında darbe yapmayı gönlünden geçirenlerden ufak bir ricada bulundu
Yazı: Engin Ardıç
Kaynak:
Söylentiyi “medya dedikodusu” yapan Internet sitelerinden birinde “rümuzla” yazan gizli bir Babıali leşkeri ortaya attı, üzerinde durmadık... Fakat ciddi olduğu varsayılan bir gazetenin ciddi olduğu varsayılan bir muhabiri de yangına körükle gidince, işin rengi değişti. Güler Kömürcü de ciddiye alınca, ya da alır gibi yapınca, ok yaydan çıktı.
Washington’da, “acaba Türkiye’de yeni bir darbe olur mu” diye merak edenler varmış. “Fısıltı” gazetesini “mahreç” gösteren gizli arkadaş tarihini bile veriyor: Ekimde, ya da en geç kasımda!
Amerikan yetkililerinin Türk gazetecilerine bunu sormalarını çok tuhaf karşıladım doğrusu... TÜRKİYE’DE DARBE OLUP OLMAYACAĞINI BİR AMERİKAN YETKİLİSİNDEN DAHA İYİ KİM BİLEBİLİR?
Ayrıca, açıp da CIA örgütünün Ankara “istasyon şefine” sormak varken niçin bizim gazetecilerin ağzını arasınlar, deli mi bunlar?
Anlaşıldı canım, sanki Türkiye’de dönem dönem yapılan darbelerden Amerikan yönetiminin hiç “haber ve agâhı” yokmuş da, onlar da bizimle birlikte sabah kalktıklarında radyodan ya da televizyondan öğreniyorlarmış gibi bir hava yaratılmak isteniyor...
Türkiye salak darlığı çekilen bir ülke değil ama bunu yutan salak kaldı mı acaba?
Öte yandan “our boys have done it” diye de bir cümle vardı, gençler bilmeyebilirler ama yaşı tutanlar çok iyi hatırlayacaklardır.
Neyin zemini yoklanıyor? Amerikalılar “AKP’nin karşısında ciddi bir alternatif sunan ve Türkiye’yi daha başarılı bir ülke haline getirebileceğine toplumu inandırabilmiş bir siyasi parti yok” diyorlarmış...
Evet, yok.
Yok da, ABD niçin başka bir parti ya da “eylem” arayışına girsin? “Tezkerenin” tepkisiyle mi? Bu kadar duygusal mı bu adamlar?
Bir darbe, Avrupa Birliği kapısını Türkiye’ye bir daha, en azından otuz yıl açılmamak üzere kapatır. ABD bunu mu istiyor?
Bizim “ulusalcılar” elbette buna çok sevinirler, ayrıca Avrupa’nın bizi istemeyen kesimi de rahat bir nefes alır. Fakat ya bizi almak zorunda olduğunu düşünen daha akıllı kesimi?
Bir darbe, ilk seçimde AKP’yi (ya da o zaman adı ne olacaksa) bu kez gerçekten “ezici” bir çoğunlukla yeniden iktidara getirir.
Bir darbeci, asıl darbeyi Türk demokrasisine değil, ABD dış politikasına vurur. Ortada ne Büyük Ortadoğu Projesi kalır, ne de “demokratik ılımlı İslam” modeli... Amerikan diplomasisi asıl o zaman şapa oturur. O modeli artık kimseye pazarlayamaz.
Kürtçüler de iç savaşı iyice azdırırlar. Darbeciler kaş yapalım derken göz çıkarırlar, düdüğü duymadan topu ceza sahasının içinde eline alıp penaltıya yol açan Sivasspor kaptanı Hakkı’nın durumuna düşüverirler.
Bu durumda Amerika bir darbeye izin verir mi? Kürt devleti uğruna Türkiye’yi hepten gözden çıkarır mı? Onaylar mı, en azından “sıcak bakar” mı 1960 yılında yaptığı gibi? Açıkça alkışlar mı, 1971 ve 1980 yıllarında yaptığı gibi?
Fakat ciddi muhabir arkadaşımız bu kaygıyı Amerika’da “yönetimin değil, bağımsız analistlerin” paylaştıklarını hatırlatmış. Kimdir o analist, gerçekten bağımsız mıdır? Niçin ismi verilmiyor? Merkezi Haberalma Teşkilatı’nın içinde midir, dışında mı?
YOKSA ABD, TARİHTE İLK KEZ, TÜRKİYE’DE DARBE OLMASINI İSTEMİYOR DA BU SEFER ENGELLEMEK AMACIYLA MI NABIZ YOKLUYOR?
Ama bunun burası Türkiye, onun için biz gene de perşembe geceleri uyanık olalım.
Bilirsiniz, darbeler hep perşembe geceleri yapılırlar; ertesi gün cumadır, akşam saat beşe kadar sokağa çıkma yasağı koyar, böylece hafta sonunu da kazanırsın. Hem bankalar kapalı kalırlar, “para çekme izdihamı” yaşanmaz, hem de pazartesi sabahına kadar ortalık nasıl olsa mayna olacaktır.
Medya da emirlere alesta tabii!
Darbe yapmayı gönlünden geçiren varsa kerem etsin de söylesin: Yanıma kaç kat çamaşır alayım? Sigaraya çakmağa izin var mı? İş uzayacaksa da ona göre yedekte para bulunduralım, nasıl olsa yazı mazı yazdırmazlar.