BIST 9.627
DOLAR 35,20
EURO 36,64
ALTIN 2.958,60
HABER /  DÜNYA

Arda’dan samimi açıklamalar

Futbol hayatını İspanya’nın Atletico Madrid takımında sürdüren milli futbolcu Arda Turan, samimi açıkalamalar yaptı.<br/>Türkiye Futbol Fede...

Abone ol

Futbol hayatını İspanya’nın Atletico Madrid takımında sürdüren milli futbolcu Arda Turan, samimi açıkalamalar yaptı.
Türkiye Futbol Federasyonu ve Nike tarafından bu sene beşincisi organize edilen Nike Halı Saha Ligi’nde finali öncesinde, sokak futbolundan yetişmiş önemli oyunculardan biri olan Arda Turan, halı saha ligi ve Atletico Madrid’in kupa şampiyonluğuyla ilgili açıklamalar yaptı.
Kendisinin de sokak futboluyla yetiştiğini ve halı sahaların hayatında çok önemli bir yere sahip olduğunu söyleyen Arda Turan, Nike Halı Saha Ligi ve futbol geçmişiyle ilgili soruları yanıtladı.

“SEN İYİ BİR FUTBOLCUYSAN, İYİ OYNUYORSAN BİRİLERİNİN SENİ GÖRMEME ŞANSI YOK”
Kendini bildiğinden beri futbol oynadığını, futbolun hayatının en önemli kısmını kapladığını söyleyen Arda Turan sokak futbolunun hayatındaki en büyük zevklerden biri olduğunu belirtti. Arda Turan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Şimdi evimde bile minyatür kaleler vardır. Maçtan, antrenmandan geldiğimde mutlaka bir 5-10 dakika oraya dalar çıkarım. Yetenek sokaktan çıkar, yetenek halı sahadan çıkar, yetenek alt yapıdan çıkar, futbol okulundan çıkar. Eğer yetenekliysen, çalışıyorsan mutlaka bir yolunu bulursun. Halı saha da bunlardan biri. Sen iyi bir futbolcuysan, iyi oynuyorsan birilerinin seni görmeme şansı yok. Nike’ın içinde olduğu bir iş her yere ulaşabilir. Halı saha ligindeki çocukların arkasında Nike gibi bir güç var, her yere ulaşabilirler. Nike Halı Saha Ligi’nin muhteşem olduğunu düşünüyorum. Ülkenin her yerine ulaşmasıyla muhteşem. Çok güzel bir organizasyon. Bizim uygulayamadığımız örnek davranışları orada halı saha liglerinde halkımız, oradaki arkadaşlar gösterir”

"KÜÇÜKKEN MAHALLEDE MAÇLARI HEP BEN KAZANIRDIM”
Küçükken mahallede kolasına maç yaptıklarını anlatan Arda Turan bununla ilgili anılarını da paylaştı:
“Bazen çok önemli maçlar oluyor. Nasıl hazırlanıyorsun diye soruyorlar. Küçükken mahallede kolasına maç yapıyoruz, cepte para yok. Kaybedersen kolayı nasıl ödeyeceksin? Onun stresinden daha büyük bir stres olabilir mi? Hayatta verdiğin sözü tutamamaktan daha büyük bir stres olabilir mi? Tabi o zaman yeteneğimize güveniyoruz. Maçları hep ben kazanırdım. Sonra kolaları alıp bakkalın buzdolabında biriktirirdim. Canım istediğinde de o kolalardan bir tane içerdim.”

"BEN SOKAK FUTBOLUNUN PROFESYONEL FUTBOLA BİR YANSIMASIYIM"
Mahallede oynadıkları orta kafa gol oyunun kendi ürettikleri bir oyun olduğunu söyleyen Arda Turan şöyle devam etti:
“Mahallenin bir tarafında kale var, o kaleye sağ taraftan kesinlikle orta yapılmıyor. Çünkü sol tarafı açık, sol taraftan orta yapılıyor. Bazen ben oradan sol ayağımla orta yapıyorum. Ama genelde topu sağ ayağımla çekip sağ ayağımla içeriye doğru atıyorum. O benim meşhur yaptığım, maçlarda da hep kullandığım orta pas şekli, oradan çıkmıştır. Gerçi benim hayatımda orta diye bir şey yoktur. Ben ortayı da pas olarak kullanırım. Eğer bir adam varsa, gördüğüm biri varsa o topu ona atarım. Orta kafa gol oyunu da benim gelişimimde farkında olmadan inanılmaz bir fayda sağladı. Bu da sokak futbolunun bana katkıları diye düşünüyorum. Ben sokak futbolunun profesyonel futbola bir yansımasıyım diye düşünüyorum. Artık devir değişiyor, binalar çoğalıyor, sokak futbolunun oynanacağı yerler çok azalıyor. O yüzden bu futbolu en iyi nerde oynayabiliriz sorusunun cevabı halı saha. Futbolun en keyiflisi en zevkli olanıdır. O yüzden bu ilgi sürekli artıyor, artarak da devam edecek. Halı sahalar ileriki yıllarda daha da kıymete binecektir diye düşünüyorum. Ben de futboldan sonra haftada 2-3 gün halı sahada oynamayı düşünüyorum açıkçası”

“ALIŞMAK ZORUNDA KALDIĞIM DURUM, ASLINDA MUHTEŞEMMİŞ”
Madrid yaşamına alış alışmadığıyla ilgili soruya yanıt veren Arda Turan kötü olaylara geri dönmek istemediğini, kendisi, hayatı, ailesi ve sevdiği değerler için alışmak zorunda olduğunu söyledi. Alışmak zorunda kaldığım durumun aslında muhteşem bir şey olduğunu fark ettiğini belirten Arda Turan sözlerini şöyle sürdürdü: “Avrupa’nın en önemli kulüplerinden birinde futbol oynuyorum. Üçü de birbirinden değerli üç inanılmaz kupa kazandık. Üçü de birbirinden iyi futbol oynayan, birbirinden büyük kulüplere karşı kazanıldı ve bunu başarabilmek, o takımın parçası olabilmek muhteşemdi. Kısacası Madrid’teki yaşama, dile, insanların sempatikliğine ayak uydurduğumu söyleyebilirim”

“İÇİNDEN GELENLERİ SÖYLEYENLERE DEĞER VERİLEN YERDEYİM”
Her zaman içinden geldiği gibi davranan biri olduğunu vurgulayan Arda Turan belki de bu yüzden, muhteşem bir konumdayken, içinden gelenleri söylediği için Türkiye’de sıkıntı yaşadığını ifade etti. Turan “Ama şimdi görüyorum ki, içinden gelenleri söylemek bazı yerlerde çok daha değerli. Bu değeri de burada çok fazla hissediyorum açıkçası” diye devam etti.

“ÇOK FAZLA ÖZLEM DUYGUSU YAŞAYAN BİRİ DEĞİLİM”
Arda Turan, “İstanbul’un özlediğim şeylerini kendimle bile paylaşmak istemiyorum. O yüzden bunları açığa çıkartmak istemiyorum. Özlediğim şeyler var tabii ki. Ama çok fazla özlem duygusu yaşan bir insan değilim. Zaten artık teknoloji çok gelişti; beni özleyen biri varsa, istediği gibi gelebilir” diye konuştu.

“REAL MADRİD MAÇINDA BİTİŞ DÜDÜĞÜNDEN SONRA AĞLADIM”
Atletico Madrid şampiyonluğuyla ilgili de konuşan Arda Turan duygularını ise şöyle ifade etti:
“Benim için kelimelerle ifade edilebilecek bir gün değildi. O güne hazırlanışımız, hissedişimizi düşününce hala tüylerim diken diken oluyor. Çünkü gerçekten çok inanmıştık. Terimizi, mücadelemizi her şeyimizi vermiştik. Barnebau’da, 100 kişinin önünde, Madrid derbisinde, Real Madrid’i yenmek muhteşemdi. Dünyada belki de çok az bir takımın başarabileceği bir zaferdi. Ama bunu yaptık ve hak ederek yapmamız daha güzeldi. O yüzden kariyerimdeki en güzel anlardan bir tanesi olarak söyleyebilirim. Atletico Madrid’in tarihinde de çok özel bir yer taşıyor bu galibiyet. Bu galibiyetin önemli bir parçası olmak benim için gurur verici. Seremonide Türk bayrağını omzuma almak gurur vericiydi. Ben çok duygusal bir adamım; bitiş düdüğünün ardından beş dakika ağladım.”
(İHA)