İstanbul Sirkeci'de meydana gelen ve Ece Su Yılmaz'ın ölümüyle sonuçlanan arabalı vapur faciasına, savcı 3 yıla kadar hapis istedi.
Abone olSİRKECİ'de 5 yaşındaki Ece Su Yılmaz ve anneannesinin öldüğü arabalı vapur kazasına ilişkin soruşturma kapsamında savcı iddianame hazırladı.
Savcı, gemi kaptanı ve 2 gemi personelinin, "taksirle ölüme sebebiyet vermek" suçundan 3 yıla kadar hapsini istedi.
Cumhuriyet Savcısı İbrahim Çiçek, kazanın meydana geldiği Sadabat vapurunun süvarisi Erkan Atalay İm, usta gemicisi Özay Yaşar ve ve çimacısı Levent Dönmez’in taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmak ve birden fazla kişinin yaralanmasına neden olmak suçlarından 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmalarını talep etti. Savcı ayrıca Süvari Erkan Atalay İm’in bilirkişi raporuyla tam kusurlu olduğuna dikkat çekerek hakkında yakalama kararı istedi. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilen iddianamenin kabul ya da reddine ilişkin karar 15 gün içerisinde verilecek.
BİLİRKİŞİ KUSURSUZ, SAVCI KUSURLU BULDU
İddianamede müşteki ve şüpheli ifadeleri ile İTÜ’de görevli iki öğretim üyesi ve bir polisten oluşan bilirkişi tarafında hazırlanan 1 Nisan 2014 tarihli raporda yer verildi. Bilirkişi raporunda, usta gemici Özay Yaşar ile çimacı Levent Dönmez’in kazada kusurlarının bulunmadığı belirtildi. Cumhuriyet Savcısı İbrahim Çiçek ise, dosyada bulunan CD görüntüleri, olay yeri incelemesi, tanık, müşteki ve şüpheli ifadeleri dikkate alındığında Özay Yaşar ile Levent Dönmez’in olay nedeniyle müşterek sorumlu oldukları ve bu nedenle kusurlarının bulunduğunu öne sürdü. Savcı ve bilirkişi raporu Ece Su Yılmaz’ın otomobili kullanan annesini ise kusursuz buldu.
KAPTAN TAM KUSURLU
Bilirkişi raporunda Süvari Erkan Atalay İm’in NETA almadan ve ekranı kontrol etmeden gemiye yol vermiş olması sebebiyle kazanın meydana geldiği belirtildi. Süvari Erkan Atalay İm’in tecrübeli bir kaptan olduğunun anlatıldığı bilirkişi raporunda, kaptanın NETA aldıktan sonra önündeki ekrandan araçların binip binmediğini kontrol ettikten sonra kapağı kapatıp daha sonra gemiye yol vermesi gerektiği anlatıldı. Raporda, Erkan Atalay İm’in bunların hiçbirini yapmayarak kazanın meydana gelmesine sebep olduğu ve tam kusurlu olduğu anlatıldı.
KABUL EDİLİR BİR MAZERET DEĞİL
Erkan Atalay İm’in aynı hatta uzun zamandan beri çalışan bir kaptan olarak aynı iskeleye, aynı anda başka gemilerin yanaştığını, ayrıldığını bildiği gibi bunların düdük çalmalarının NETA olmadığını bilecek kadar tecrübe sahibi olduğu anlatıldı. Bu itibarla ifadesinde “gemi dolmak üzere iken yan tarafa yanaşan Sultanahmet isimli araba vapurunun yanaşması sırasında çıkardığı siren sesi üzerine NETA aldığını zannetmesinin” kabul edilebilir bir davranış ve mazeret olmadığı ifade edildi.