Abdullah Öcalan'ın eski avukatı Medeni Ayhan, "Ermeniler'e soykırım yapıldı" sözünden beraat etti.
Abone olYargı ve siyasetten son 15 günde çıkan iki karar, açılım söylemlerinin devletin kurumlarındaki yerleşik algılamaları, düşünce özgürlüğünden yana değiştirdiğini gösterdi.
Yargı, Genelkurmay'ın suç duyurusuyla açılan davada Avukat Medeni Ayhan'ın "Ermenilere soykırım yapılmıştır" sözlerine beraat kararı verirken Adalet Bakanlığı da aynı avukatın başka sözleri nedeniyle yargılanmasını engelledi.
BAŞBUĞ ŞİKÂYET ETTİ
PKK'nın elebaşı Abdullah Öcalan'ın yakalanarak Türkiye'ye getirildiğinde avukatı olan Medeni Ayhan, Ankara Barosu'nun 2004'teki Genel Kurul toplantısında şu sözleri sarf etti: "Ermenilere bir soykırım yapılmıştır. Osmanlı İmparatorluğu 1915'te Hamidiye Alayları ve İttihat ve Terakki kadroları ile 1.5 milyon Ermeni'nin katliamında rol almıştır. Mazlum ve güzel Ermeni halkının acısını paylaşarak önlerinde saygıyla eğiliyorum. Türkiye'de yaşayan 30 milyon nüfusu olan Kürt halkına hiçbir hak tanınmamaktadır. Ben Kürt ulusunun bir bireyi olarak ve Kürdistanın bir vatandaşı olarak konuşuyorum ve Kürtlerin devlet kurma hakkını da bir hak olarak sonuna kadar savunuyorum."
Ayhan'ın toplantıdaki avukatların tepkisini çeken bu sözleri Genelkurmay Başkanlığı'nı da rahatsız etti. O zaman Genelkurmay 2'nci Başkanı olan Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ suç duyurusunda bulundu ve Ayhan Ankara 10'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandı. Mahkeme, 6 yıl süren dava süreci sonrasında Ayhan'ın sözlerini düşünceyi açıklama özgürlüğü kapsamında değerlendirdi ve geçen perşembe günü beraat kararı verdi. Şimdi Org. Başbuğ'un, davanın tarafı sıfatıyla bu kararı temyiz edip etmeyeceği merak konusu oldu. Ayhan, Ankara Barosu'nun 2008'deki Genel Kurulu'nda da 'Ergenekon ve Kürt sorununu' konuşurken şöyle dedi:
"Eğer Ergenekon'u, 200 yıl daha gerici olan, ittihatçı olan, bu topraklarda yeni olmayan, Ermeni'nin, Asuri'nin, Kürt'ün, Alevi'nin soykırımcısı olan bir çizgiyi eleştirmiyorsan solcu olamazsın. Bugünkü adı ya da son 20 yıldaki adı Jitem'dir, Hizbullah'tır, Ergenekon'dur, Türk İntikam Tugayı'dır. Bu değişik isimleri kullansa da Türk devletinin kontrgerillasıdır, hangi ismi kullandığı çok da önemli değildir. Bunlar Madımak'ta, Gazi'de, Çorum'da, Kahramanmaraş'ta Alevi soykırımında rol aldı..." Ayhan'ın bu sözlerini de rahatsız olan meslektaşları yargıya taşıdı.
'DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ'
Ayhan hakkında dava açılabilmesi için prosedür olarak Adalet Bakanlığı'nın izni gerekiyordu. Bakanlık bu sözleri düşünce özgürlüğü kapsamında değerlendirdi. Savcılığın soruşturma izni talebini reddeden Bakanlık bunu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin "düşüncelerin şoke edici de olsa şiddet içermediği takdirde hoş karşılanması gerektiği" görüşüne dayandırdı. Ancak suç duyurusunda bulunan avukatlar karara itiraz edebilecek.
'HUKUK MÜCADELEMİZİN SONUCU'
Ankara Barosu'na bağlı avukatlardan Medeni Ayhan, Ağır Ceza Mahkemesi'nin beraat kararı ve Adalet Bakanlığı'nın soruşturma izni vermemesinişöyle değerlendirdi: "Türkiye'de başta İsmail Beşikçi ve bizim gibi aydınlar onlarca yıl hapis cezasıyla yargılandılar. Bunların sonucunda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Türkiye'yi mahkûm etti. Böylelikte bir düşünce özgürlüğü alanı yaratıldı. Bu özgürlük alanı, on yıllardır ısrarla sürdürülen mücadelenin bir sonucudur."