Mısır'da ölenler için gıyabi cenaze namazı çağırısı yapan Antikapitalist Müslümanlar, Antikapitalist Müslümanlar, bir basın açıklaması ile bölgede yaşanan iç savaşları protesto ettiler.
Abone olAntikapitalist Müslümanlar, bugün Ankara'da buluşacak ve Mısır ve bölgedeki iç savaşlarda hayatını kaybeden masum halklar için Kocatepe Camiinde gıyabi cenaze namazı kılacak.
Gıyabi cenaze namazı sonrasında saat 21.30'da ise Kudüs günü dolayısıyla Keçiören Çiçekli parkındaki foruma katılacak olan Antikapitalist Müslümanlar, bir basın açıklaması ile bölgede yaşanan iç savaşları protesto ettiler.
İşte Antikapitalist Müslümanlar adına yapılan o açıklamadan satır başları:
KUDÜS GÜNÜ'NÜ YAŞATANLARA SELAM OLSUN
"1979’dan bu yana 34 yıldır, Ramazan ayının son Cuma günü bir çok ülkede Kudüs günü olarak anılıyor. Böyle bir günü dünya literatürüne katan devrimci liderlere selam olsun! Ülkemizde de Filistin’de yaşanan zulüm konusunda ilk kez bir bilinç oluşturan, onlarla ittifak yapıp, omuz omuza çarpışan yine devrimcilerdir! Onlara da buradan bin selam olsun! Bugün İsrail’le milyarlarca dolarlık antlaşmalar yapan iktidarın suistimal etmeye çalıştığı Filistin yarasını gerçekten sarmaya çalışanlar, kimlik sormadan, bütün ezilen halkların kardeşliğini savunanlardır!
Biz de zalime ve mazluma kimlik sorulmaz ilkesini benimsemiş insanlar olarak büyük bir insanlık ayıbının ve facianın yaşandığı Filistin’i bugün hep beraber bir kez daha analım ve oradaki mazlumların hakkı için sesimizi duyuralım istedik.
Yarım asırdan fazla bir süredir yaşam alanları gaspedilen, dünyayla irtibatları koparılmak istenen, bir insani yardım gemisinin bile ulaşmasına tahammül edilmeyen, her yanı güvenlik şeritleriyle çevrili bir bölgenin çocuklarıdır Filistin halkı!
İŞBİRLİKÇİ İKTİDARLARIN ZULME SESSİZ KALMASI ACILARI ARTTIRIYOR
1946'da kurulmasından bu yana, İsrail devleti birbirinden beter zulümlerle Filistin halkının topraklarını ele geçirmiş, arkasına Amerika’nın finansal ve askeri desteğini alarak bölge halklarına kan kusturmuştur. Bölgedeki işbirlikçi iktidarların bu zulme sessiz kalması da Filistin halkının acılarını bir kat daha artırmıştır.
Biz Antikapitalist Müslümanlar olarak yaşadığımız yeryüzünde cenneti istiyoruz; sınırsız, sınıfsız bir adalet ve barış yurdu istiyoruz. Bu idealin gerçekleşmesi için önemli bir adımdır Filistin halkına yapılan zulmün sona ermesi!
Biz zalime ve mazluma kimlik sormamayı şiar edindik. Mazlumun vatanını, dinini, dilini, cinsiyetini sormadan zalime karşı onunla saf edinmeyi ibadet bildik. Dahası zulüm yalnızca Filistin’de de değildir. Günlerdir Mısır’da ve Rojava’da yaşanan katliamlara tanık oluyoruz. Yüzlerce insan hepimizin gözü önünde katledildi. Elimizin uzanamadığı yerler olsa bile bu asla dilimizin de susacağı anlamına gelmez. Haksızlık karşısında susarsak, hakkımızla beraber şerefimizi de kaybederiz.
Bugün Libya, Irak, Suriye ve Afganistan gibi bu coğrafyanın ülkelerinde yaşanan iç savaş durumlarının temel sorumlusu da ekonomik krizlerine tek çare olarak bu bölgede çıkaracakları savaşları gören insanlık vicdanına karşı ihanet içinde olan emperyalist ve kapitalist güçler, diktatörler ve despot yönetimlerdir. Savaş planları yapıp ülkeleri işgal ederek kendilerine yeni pazarlar açmak istiyorlar. Allah’ın tüm insanlar eşitçe paylaşsın diye yarattığı yeryüzü nimetlerine, doğal kaynaklarına, rızık ve rızık kaynaklarına iştahla, hırsla, kibirle, hasetle saldırıyorlar. İnsanlık tümüyle onlara köle olana kadar da bu hırslarından vazgeçmeyecekler.
KAPİTALİZM ALLAH'IN DÜŞMANIDIR
Kapitalizm Allah’ın düşmanıdır. İnsanlığın, doğanın, yoksulun, açın, mahrumun düşmanıdır. Bu düşmanlık onun varlık nedenidir. Dolayısıyla parçacı bakış ile değil ancak ve ancak emperyalist ve kapitalist zihniyete karşı durmakla bu zulümlere bir son verilebilir.
Ülkemizdeki iktidar da bu emperyalist ve kapitalist güçlerle işbirliği içindedir ve bu zulümlere bazen dolaylı bazen de direk katkı sunduğu için katillerle beraber elleri kana bulanmıştır. Emperyalizme ve kapitalizme karşı doğrudan tavır almak yerine bu durumun "one minute" ile geçiştirilmesine itiraz ediyoruz. Patriotlar, füze kalkanları, Amerikan üsleri ve NATO üyeliğiyle antiemperyalist bir tavır mümkün değildir.
"ZULÜM BİZDESE BEN BİZDEN DEĞİLİM" DEMELİYİZ
Biz siyasi ikballeri uğruna halkların mücadelelerini suistimal eden liderler değil, kendisine karşı savaşanların bile saygısını kazanmış olan Selahaddin Eyyubileri selamlıyoruz! Biz böyle bir durumda konforlu hayatını terkedip, Filistin’de evleri yıkılan insanların yanında onlarla beraber hayatını kaybeden Rachel Corrie gibi “zulüm bizdense, ben bizden değilim” diyebilmeliyiz. Biz tüm ezilen insanlarla birlikte Allah'ın bizlere bahşettiği haklarımızı almak için, zincirleri kırmak ve 'kölelere özgürlük!' demek için mücadeleye devam etmeliyiz!
YÜREĞİMİZDE BAŞKA BİR DÜNYA VAR!
“Size ne oluyor da Allah yolunda o ezilen erkekler, kadınlar ve yavrular uğruna savaşmıyorsunuz?” (Nisa 75) diyen Kur’an’dan ilham alarak emperyalist kuşatmaya karşı, halkların birliğini ve ezilenlerin devrimci mücadelesini savunuyoruz. “Ne mutlu barışı sağlayanlara! Çünkü onlara Allah kulları denecek. Ne mutlu salâh(barış) uğruna zulüm görenlere! Çünkü göklerin krallığı onlarındır.” (Matta 5:9-10) müjdesini veren İsa peygamberin, bu müjdeyi insanlara ulaştırdığı toprakların da artık barışa kavuşmasını istiyoruz!
Yüreğimizde başka bir dünya var. Adalet ve barış yurdu var. Kalpsiz dünyanın kalbi var. Yaşasın halkların özgürlük mücadelesi!"