Çandır köyü yakınlarında, Dalyan kanalı kıyısında yer alan 2 bin 400 yıllık eski liman şehirlerinden Kaunos'ta kazı çalışmaları devam ediyor.
Abone olGeçen mayıs başından bu yana tarihi günyüzüne çıkarmak için arkeolog, asistan ve diğer işçilerle birlikte Dalaman Yarı Açık Tarım Cezaevi'nde kalan 13 mahkum da ter döküyor.
Restorasyon çalışmaları yapılan çeşmede, antik kentin en yüksek tepesinde ve liman kıyısında yer alan kutsal alan Demeter tapınağındaki kazıların beden işçilikleri, "Mahkumların Topluma Kazandırılması Projesi" kapsamında mahkumlar tarafından yapılıyor.
Demeter tapınağındaki kazılarda son olarak pişmiş topraktan yapılmış küçük sunak kapları ve küçük sikke parçaları bulundu. Antik kentin hamamı içindeki restorasyon ve eksik parçaların pantograf yardımıyla taş ustaları tarafından yapılarak yerine takılması hakkında bilgi veren Mimar Sinan Üniversitesi Öğretim Üyesi Arkeolog Konservatör Selahattin Küçük, "Bu yılki çalışma kapsamında, önceki yıllarda kazısı tamamlanmış yerin eksik parçalarının tamamlanması ve sergilenecek hale gelmesi şeklinde programımız var. Bu kapsamda eksik bölümler önce alçıyla modellenmekte, daha sonra pantograf sistemi içinde modellenmekte ve içerideki eksik bölümlere monte edilmekte." dedi.
Kazı Heyeti Başkanı, Başkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cengiz Işık ise Dalyan kanalı kenarındaki kaya mezarlarının erimesini, nanoteknoloji kullanarak önleyecek projeyle ilgili bilgiler verdi. Işık, "Kaya mezarlarının konservasyonuna yönelik proje, TÜBİTAK'a sunum aşamasında. Çok büyük, disipliner bir çalışma bu. Belki nanoteknolojinin kültür varlıkları üzerindeki ilk uygulaması olacak. Bu çalışma, Anadolu toprakları üzerinde ve her köşesinde, doğaya açık tüm kültür varlıklarımızın konservasyonuna yönelik pilot çalışma olacaktır." ifadelerini kullandı. Prof. Dr. Işık, mahkumların çalışmalarından son derece memnun olduğunu ve gelecek günlerde sayılarının arttırılmasını isteyeceğini de belirterek, "En büyük teri onlar akıtıyor. Haklarını hiçbir zaman ödeyemeyiz." dedi.
Cezalarını bu şekilde doldurmaktan son derece memnun olduklarını söyleyen mahkumlardan Bekir Akbulut da, "Cezamı çekerken, Türkiye'nin tarihî mirasına katkıda bulunmak mutluluk verici." diye konuştu.