Türkiye Tıbbi Cihaz ve İlaç Kurumu Başkan Yardımcısı Hakkı Gürsöz, Türkiye'de antibiyotik kullanımının fazlalığından söz etti.
Abone ol
Sağlık Bakanlığı Türkiye Tıbbi Cihaz ve İlaç Kurumu Başkan Yardımcısı Hakkı Gürsöz, Türkiye’de antibiyotik kullanım sıklığının çok yüksek olduğunu belirterek, “Ülkemizde bir kişi günde 42 birim antibiyotik tüketiyor.
Bu rakam Hollanda’da 14 birim seviyesinde. Bir Türk vatandaşı günde, Hollandalı bir kişiden 3 kat fazla antibiyotik tüketiyor. Biz bu değerle, Avrupa’da kişi başına günde kullanılan antibiyotik birimi hesaplamasında 40 ülke arasında birinci sıradayız” dedi.
Gürsöz, “Antibiyotik Farkındalık Günü” dolayısıyla, yüzyılın mucizesi olan antibiyotiğin, gereksiz yere ve yüksek dozlarda kullanıma bağlı direnç kazanan bakterilerle savaşı kaybetme noktasına geldiğini belirtti.
Bilim insanlarının, dünya genelinde ciddi sağlık sorunu olarak belirtilen antibiyotik kullanım sıklığı için hızla tedbir alınması gerektiği uyarısında bulunduğunu ifade eden Gürsöz, kullanım sıklığı sonucunda hastalıkların tedavisinden olumlu yanıt alınamayacak ülkeler arasında Türkiye’nin yer aldığını dile getirdi. Gürsöz, gereksiz antibiyotik kullanımının tüm dünyada ciddi bir sorun olduğunu ve acil tedbir alınması gerektiğinin altını çizerek, mevcut antibiyotiklerin dışında yeni geliştirilen bir antibiyotik olmadığı için sorunun önemsenmesi gerektiğini vurguladı.
“TÜRKİYE’DE BİR KİŞİ GÜNDE 42 BİRİM ANTİBİYOTİK TÜKETİYOR”
Gürsöz, antibiyotik kullanım sıklığına ilişkin Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) uyguladığı metodla yapıldığını ifade ederek, “İlacın içerikleri, dozları, miligramları ile beraber formül ediliyor ve birime çevriliyor. Kişinin kaç birim ilaç tükettiğine bakılıyor. Bu bilimsel ve karşılaştırılabilir bir yöntem” dedi.
Türkiye’de verilerin artık bu yolla toplandığını anlatan Gürsöz, Türkiye’de ilk kez bu yıl antibiyotiklerde söz konusu hesaplamanın yapıldığını bildirdi. Gürsöz, çalışmadan çarpıcı sonuçlar elde edildiğine işaret ederek, şunları kaydetti:
“Ülkemizde bir kişi günde 42 birim antibiyotik tüketiyor. Bu rakam Hollanda’da 14 birim seviyesinde. Bir Türk vatandaşı günde, Hollandalı bir kişiden 3 kat fazla antibiyotik tüketiyor.
Biz bu değerle, Avrupa’da kişi başına günde kullanılan antibiyotik birimi hesaplamasında 40 ülke arasında birinci sıradayız. Bizden sonra, Yunanistan geliyor. Orada da bu rakam 35 birim. Kuzey Avrupa ülkelerinde bu rakamlar çok düşük seviyelerde. En az antibiyotik kullanımı ise 13 birimle Estonya’da.”
Gürsöz, kuzeyden güneye indikçe antibiyotik kullanımının arttığının belirlendiğini dile getirerek, “Batıdan doğuya geldikçe antibiyotik kullanımı artıyor” dedi.
TÜRKİYE’DE ANTİBİYOTİK KULLANIMINDA GÜNEY İLLER BİRİNCİ SIRADA
Bu verilerden hareketle antibiyotik kullanımının en sık ve en az olduğu illerin tespit edildiğini aktaran Gürsöz, iller içinde en fazla Güneydoğu ve Doğu Anadolu illerinde antibiyotik kullanıldığının saptandığını söyledi.
Gürsöz, antibiyotik kullanım sıklığında eğitim seviyesi, sosyal ve kültürel etkenler ile ekonomik faktörlerin etkili olduğunu söyledi. Hastaların, antibiyotik almadan iyileşemeyeceğine ilişkin tutum ve davranışlarının kırılması gerektiğinin altını çizen Gürsöz, bunun için eğitimin şart olduğunu vurguladı.
Antibiyotik kullanım sıklığı en az olan ilin Artvin olduğunu anlatan Gürsöz, Türkiye genelinde kullanım sıklığının çok yüksek olduğuna işaret etti.
“ÖNLEM ALINMAZSA, BASİT ENFEKSİYONLARDA BİLE ÇARESİZ KALINACAK”
Gürsöz, gereksiz antibiyotik kullanımının gelecekte ciddi halk sağlığı sorunu olacağını ifade ederek, şöyle devam etti:
“Türkiye’de antibiyotik sıklığı oldukça yüksek. Bu, ciddi bir sorun ve hemen tedbir alınması gerekiyor. Çünkü, basit bakterilere karşı bile direnç gelişiyor. Gelecek 5-10 yıl içinde, önlem almadığımız takdirde antibiyotikle tedavi edilebilen basit enfeksiyonlarda bile çaresiz kalınacak.
Dünyada uzun yıllardır yeni bir antibiyotik keşfi yok. Mevcut tüm antibiyotiklere dirençli bakteri formları hastalara bulaşmaya ve öldürmeye başladı. Çok ciddi bir tehdit bu. Türkiye’de antibiyotik kullanımında ciddi oranlar olduğu için bu riske maruz kalabilecek ülkelerin başında geliyor. Tedbir almazsak, 5-10 yıl gibi yakın gelecekte hiçbir şekilde tedavi edemediğimiz, hastaları kaybettiğimiz ciddi ölümcül enfeksiyonlar baş gösterecek. Yüzyıllık mucize olan ‘antibiyotikte sona gelindi’ diyebiliriz.”