Antalya'da seks kölelerinin geceliği 750 dolar ile 2 bin dolar arasında değişiyor!
Abone ol Antalya Emniyet Müdürlüğü'nün 'Batı Hattı' adını verdiği fuhuş operasyonunda 2'si kadın, 36 kişi, 'fuhuşa aracılık ve yer temin etmek' suçlamasıyla gözaltına alındı. Operasyonda, fuhuş yaptırılan Rusya, Ukrayna, Moldova, Türkmenistan ve Fas uyruklu 24 kadın da gözaltına alındı. Kadınların, geceliği 750 dolar ile 2 bin dolar arasında değişen paraya ilişkiye girdiği, çetenin her fantezi için müşteriye ayrı kadın gönderildiği belirlendi.
Antalya Emniyeti Asayiş Şube Müdürlüğü Ahlak Büro Amirliği ekipleri 6 ay süren teknik ve fiziki takibin ardından bu sabah saatlerinde bir fuhuş çetesine yönelik operasyon düzenledi. Antalya'nın Muratpaşa, Konyaaltı, Kemer ve Kaş ilçeleri ile Beldibi, Tekirova ve Kalkan beldelerinde yapılan ve 'Batı Hattı' adı verilen operasyonda 45 adrese, 300 polisin katılımıyla eş zamanlı operasyon düzenlendi. Operasyonda, 2'si kadın, 36 kişi, 'suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve örgüt faaliyetleri çerçevesinde fuhuşa aracılık ve yer temin etmek' suçlamasıyla gözaltına alındı. Fuhuş yaptırılan 24 yabancı uyruklu kadının da gözaltına alındığı operasyonda bazı kadınların kucaklarında çocuklarının olması dikkat çekti.
Yaşları 18 ile 25 arasında değişen yabancı uyruklu kadınları erkeklere pazarlayan çete üyelerinin lüks minibüslerle Konyaaltı'dan Kaş'a kadar servis yaptıkları ve kadınların geceliği 750 dolar ile 2 bin dolar arasında değişen paraya pazarlandığı belirlendi. Polisin düzenlediği operasyonda ayrıca 4 bin prezervatif ve bazı seks oyuncakları ele geçirildi. Bilgisayarlar ve evlerde ele geçirilen bazı CD ve flash belleklere el konuldu.
HER FANTEZİ İÇİN AYRI KADIN
Çetenin özel müşterilerine her fantezi için ayrı kadın gönderdiği ortaya çıktı. Müşterilerinin istekleri doğrultusunda giyinen ve lüks minibüslerle istenilen adres ve otellere götürülen kadınların grup seks için gecelik 3 bin 500 dolar para aldığı belirlendi. Liderliğini halen cezaevinde bulunan Hakan A.'nın yaptığı ileri sürülen çetenin gözaltına alınan kadın yöneticisi ve liderin eşi olan Nuray A.'nın evlerine baskın haberini alır almaz telefonlarını kapatarak kaçmak üzereyken kendisini takip eden polisler tarafından otomobil içerisinde yakalandığı bildirildi.
Polisin yakaladığı kadınların müşterilerinin isteklerine göre dansçı, pileli etek giyen kolejli veya seksi hemşire kıyafetleriyle hizmet verdiği belirtildi.
Soruşturmanın çok yönlü olarak sürdüğünü açıklayan emniyet yetkilileri, gözaltı sayısının artabileceğini bildirdi.
DEVLETİN KORUMASINDAKİ KIZA
ONLARCA KİŞİ TECAVÜZ ETTİ... [PAGE]
Aydın Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü Çocuk Esirgeme Kurumu Yurdu’nda kalan S.Ü., iki hafta önce kaçtı. S.Ü.’nün, çok sevdiği bir erkek tarafından uyuşturucuya alıştırılıp, başka erkeklere pazarlandığını ve hamile olduğunu anlattığı arkadaşı M.A., durumu jandarmaya bildirdi. Bunun üzerine soruşturma başlatan jandarma, yurtan kaçan S.Ü.’yü dört gün sonra Karpuzlu İlçesi’ndeki bir evde buldu. Genç kızın, üç yıldır çok sayıda kişinin tecavüzüne uğradığı, uyuşturucaya alıştırıldığı ve dövüldüğü belirlendi. Aydın Devlet Hastanesi’nde sağlık kontrolünden geçirilen S.Ü., devlet korumasına alındı. S.Ü.’nun barındığı yer gizli tutuluyor.
TECAVÜZ EDEN 12 KİŞİ GÖZALTINDA
Jandarma S.Ü.’nün ifadesi doğrultusunda tecavüz ettikleri ileri sürülen yaşları 18 ile 25 arasında değişen 12 kişiyi Aydın merkez ile Çine, Karpuzlu ve Yatağan ilçelerinde yakaladı. Olayla ilgili S.Ü.’nün akrabalarının da arasında bulunduğu 40 kişinin de ifadelerine başvuruldu.
Adliyeye sevk edilen şüphelilerden S.Ü.’yü uyuşturucuya alıştırıp erkeklere pazarladığı iddia edilen erkek arkadaşı S.E. ile F.A. tutuklandı. Diğer 10 şüpheli ise serbest kaldı. Genç kıza tecavüz ettikleri iddiasıyla aranan M.A.’nın Aydın Cezaevi’nde başka biri suçtan tutuklu olduğu, Ö.U.’nun ise askerde olduğu belirlendi.
ÜVEY ANNESİ, S.Ü.’NÜN DRAMANI ANLATTI
Çine’ye bağlı Çatlı Köyü’nde yaşayan Müşerref Ü., üvey kızı S.Ü.’nün yaşadıklarını gözyaşları içinde DHA muhabirene anlattı. Müşerref Ü., çiftçilik yapan S.T. ve S.T. çiftinin bakamadıkları çocukları S.Ü.’nün nüfusunu 1 yaşındayken üzerine geçirttiğini belirterek şunları söyledi:
"Doğurmam şart değil, o bana öz çocuğumdan daha yakındı. Okuyup öğretmen olmak istiyordu. Çok zekiydi. Ancak üç-dört yıl önce aşık olduğu bir genç tarafından kullanıldı. Uyuşturucuya alıştırılıp, erkeklere satılmaya başlandı. Kaymakamlık, jandarma, emniyet müracaat etmediğim yer kalmadı. Son olarak bir yıl önce, benden alıp yetiştirme yurda yerleştirdiler. Ama orada da rahat bırakmadılar. Tehditle yurttan çıkmasını sağlayıp, uyuşturucu verip, erkeklere pazarmaya devam ettiler. S.Ü., yaşadıklarını bana anlatıyordu. Erkeklerle yatmak istemediği için üç kez bıçakladılar, bir kez de kaçmasın diye bacağını kırdılar. Çaresizdi. Devlet ona sahip çıkamadı."
S.Ü.’nün iki hafta önce yine yurttan kaçıp yanına geldiğini belirten Müşerref Ü., "Yorgundu. Gece uyurken eve gelen bazı kişiler kızı zorla götürdü. Sonra jandarma götürüldüğü Karpuzlu’da buldu. Sorumluların cezalandırılmasını istiyorum. Kıza tecavüz edenler beni de ölümle tehdit ediyor. Evimi taş yağmuruna tuttular, korkudan kimse bir şey yapamıyor" diye konuştu.
"ÜSTEME GELMEYİN KEFEN GİYMEYE HAZIRIM"
S.Ü., geçen 16 Nisan gecesi günlüğüne yazdıkları çaresizliğini gözler önüne serdi. S.Ü.’nün günlüğünde, "Ya sen ya ölüm. Yapamam, yaşayamam sen olmazsan nefes alamam. Azraile bile madara ettin beni. Canımı almaya geldiğinde vazgeçti. Yavaşça yanıma sokulup, kulağıma şunu fısıldadı: ’Sen zaten ölmüşsün kızım’ dedi ve gitti" yazması dikkati çekti.
S.Ü.’nün günlüğün bir başka safasına da "Üstüme gelmeyin kefen giymeye hazırım. Kısa bir mezar ziyareti gibiydi, yüreğime girişi. Geldi canıma okudu ve gitti" yazdığı görüldü.
"BU HEPİMİZİN AYIBI"
Çatlı Köyü Muhtarı 67 yaşındaki Cavit T., S.Ü.’nün yeğeni olduğunu belirterek, "Babası öldükten sonra akrabası bakmaya başladı. Çok hareketli bir kızdı. 14 yaşından itibaren başına gelenleri, ilçedeki tüm yetkili kişiler biliyordu. Çare bulamadık. Onu bu hayattan kurtarmak için bir yıl önce devletin yurduna yerleştirdim" diye konuştu.
Yeğeni S.Ü.’ye devletin de sahip çıkmadığını ileri süren Vacit T., "Bu suç, ben dahil hepimizin. Bir çocuğa sahip çıkamadık. Bu ayıp hepimizin. Bu konu yüzüden ölümle tehdit ediliyorum. Bu nedenle daha fazla konuşamam" dedi.