Antalya'da fişleme skandalı

Fişleme skandalı tartışmaları bitti sanılırken Antalya'da hortladı. Elmalı ilçesine bağlı köylerde köy imamlarını Jandarma karakola çağırarak sorguya çekiyor.

Antalya'nın Elmalı ilçesine bağlı köylerde görev yapan din görevlilerinin jandarma tarafından sicil bilgileri toplanıyor. Karakola çağırdığı imamları sorgudan geçiren jandarmanın din görevlilerine ‘Hangi siyasi görüşü taşıyorsunuz?' sorusunu yöneltmesi 'fişlenme' iddialarını yeniden gündeme getirdi. Antalya Müftüsü Kadir Çetin, "Bir devlet memuruna böyle bir şey sorulmaz." dedi. Jandarmanın il ve ilçe müftülüklerinden habersiz bir şekilde imamlara yönelik bilgi toplanması 'tedirginlik' uyandırdı. Yetkililer, bu şekilde bilgi toplama işleminin yıllardır yapıldığını savunurken, 'neden yapıldığı' konusunda kimse net bir bilgi veremiyor. Diyanet-Sen ise uygulamayı ‘açık bir fişleme' olarak değerlendiriyor. Edinilen bilgiye göre Antalya'nın Elmalı ilçesine bağlı köylerde imam hatip olarak görev yapan din görevlileri, karakola çağrılarak sicil bilgileri alınıyor. Yuva beldesindeki jandarma karakoluna çağrılan imamların nüfus cüzdan fotokopileri ve vesikalık fotoğraflarının yanı sıra eşinin çocuklarının adları, anne ve babasının mesleğinden kardeşleri hakkındaki bilgilere kadar detaylı bir arşivleme yapılıyor. Anne ve babanın yanı sıra diğer aile bireylerinin meslekleri, eğitim durumları ve ne ile geçindikleri soruluyor. Din görevlilerine ayrıca çeşitli soruların yer aldığı bir de form doldurtuluyor. Ayrıca görevlilerin memurluk sicil numaraları alınıyor. Bu durumdan rahatsız olan ve adlarını açıklamak istemeyen din görevlileri, zaten devlet memuru olduklarını hatırlatarak, "Jandarma bizimle ilgili her türlü bilgiyi müftülükten alabilir. Ama resmi olmayan bir yolla bu şekilde bilgi toplanması, bizi endişelendiriyor. Eğer devletin bu noktada bir çalışması varsa, resmi yazı ile bu bilgiler müftülüklerden alınabilir. Ancak resmi bir çalışma yoksa, o zaman yasal olmayan bu çalışma neden yapılıyor?" dedi. Ayrıca karakolun haber göndermesi ile gelemeyen din görevlileri, gönderilen bir asker aracılığı ile karakola getirtilerek bilgilerin alındığı öğrenildi. Öte yandan konudan haberi olmadığını, bu çalışmanın bilgisi dışında yapıldığını ifade eden Elmalı Kaymakamı Atakan Atasoy, "Konuyu buradaki askerî yetkililere sordum. Bu, yıllardan beri yapılan bir uygulama. Sadece din görevlileri değil, köylerde çalışan diğer kamu çalışanları hakkında da aynı bilgiler toplanıyor. Eskiden beri yapıldığı için adeta gelenek haline gelmiş. Kimse de neden yapıldığını bilmiyor." dedi. Atasoy, bunun art niyetli bir işlem olmadığını, ancak doğru bir yöntemle de yapılmadığını söyledi. Antalya Müftüsü Kadir Çetin, kendilerine bu yönde bilgiler gelmesi üzerine bölgedeki askerî yetkilerle görüştüğünü ifade etti. Ancak bazı yerlerde imamların asker vasıtasıyla karakola getirtilmesinin yakışıksız olduğunu kaydeden Çetin, “Ayrıca orada din görevlilerine doldurtulan formda siyasi görüşünün sorulmasının da doğru olmadığını bildirdik.” dedi. Diyanet-Sen Genel Başkanı Ahmet Yıldız, bir hukuk devletinde böyle bir şeyin olamayacağını belirterek, bunun insan haklarına aykırı bir uygulama olduğunu söyledi. "Bunu bir müdahale olarak görüyoruz." diyen Yıldız, kimsenin yetkisi olamayan bir konuda yetkisini aşarak böyle bir uygulama yapamayacağını ifade etti. Konuyu araştıracaklarını ve ilgili mercilerle görüşeceklerini ifade eden Yıldız'a göre bu apaçık bir fişleme. Yılmaz, Genelkurmay'ın yapmadığı bir uygulamayı Elmalı'da bir karakolun yapmasının kesinlikle yanlış olduğunu belirterek, “İnanıyorum Genelkurmay Başkanı da bu olayı tasvip etmez." şeklinde konuştu. Böyle bir uygulamanın “İkamet bilgilerini topluyoruz." mazereti ile yapılamayacağının altını çizen Yıldız, özellikle 17 Aralık'tan sonra bu çalışmanın yapılmasının çok yakışıksız olduğunu söyledi. Zaman