İZMİR'de özel bir bakımevinden Tülin Enbiyaoğlu'nun (86) eski erkek bakıcısı M.N.A. (62) tarafından kaçırıldığını öne süren torunu Bige Altıparmak, 23 Kasım'da Bodrum'da bulunan anneannesinin iddialarını yalanladı.
Abone olİzmir'de özel bir bakımevinde kalan gayrimenkul zengini Tülin Enbiyaoğlu, 19 Kasım'da ortadan kayboldu. İsviçreliler ve Türkler arasında sosyal, kültürel, ekonomik, bilimsel ilişkileri geliştirmek amacıyla kurulan dostluk derneği Assocıatıon Suısse- Turquıe'nin kurucuları arasında yer alan ve bir süre önce hayatını kaybeden Nezih Enbiyağoğlu'nun eşi olan Tülin Enbiyaoğlu'ndan haber alamayan Muğla'nın Bodrum ilçesinde yaşayan kızı Hanzade Altıparmak (59) ve torunu mimar Bige Altıparmak, kayıp başvurusunda bulundu. Bige Altıparmak, anneannesinin varlıklı bir kadın olduğunu için eski bakıcısı M.N.A. tarafından kaçırıldığını ileri sürdü. Altıparmak, eski bakıcının anneannesine daha önce de zorla 200 bin TL'lik senet imzalattığını, bu konuda savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını söyledi. Tülin Enbiyaoğlu, 23 Kasım'da Bodrum İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri tarafından M.N.A.'nın yanında bulundu. Olayın ardından konuşan Tülin Enbiyaoğlu, torunu ve kızının kendisinin paralarını alabilmek için huzurevine attığını ileri sürdü. İddialara cevap veren torunu Bige Altıparmak, para almadığını ve anneannesinin söylediklerinin doğru olmadığını belirtti.
'Bunlar tamamen iddia'
Kaçırılma olayı ile ilgili konuşan Bige Altıparmak, "İddia ettiğim, merak ettiğim hatta şüphe duyduğum konuda haklı çıktım. Anneannemi gerçekten eski bakıcısı kaçırmış. Bununla ilgili bütün belgeleri hem hukuki anlamda hem de kamuoyuyla paylaşıyorum. Bu adam anneanneme daha önce zorla senet imzalatmış, kötü davranmış. Hepsinin davası sürerken, bana karşı bu tür açıklamaları kabul etmiyorum. Yaşlı insanların dönemsel değişkenliklerinden oluyor. Yakın zamanda bu olaylar değişir, birlikte anneannemle yine yan yana oluruz, sizi de davet ederiz. Hep birlikte mutluluk mesajını vereceğiz tekrardan. Bakımevinde çok iyi bakılıyor, perhizleri yapılıyor, yanında sürekli bir hemşiresi var. Bizim evde yatalak olup da kanepede tansiyonu düşüp, ağzından takma dişlerinin fırladığı, kötü duruma düştüğü zamanlar oluyordu. O zaman onu kaldıramıyoruz, bakımını gerçekleştiremiyorduk. Damar yolunu açmayı bilmiyorum. Yardımcım da bilmiyor ama kişisel temizliğini tabii ki de yapıyordu. Anneannemin daha iyi bakılabilmesi için bize gerçekten destek verecek profesyonel bir kurumla anlaştık. Orada iyileşiyor. Görüntüleri var izlediğinizde göreceksiniz, orada çok mutlu. Anneannem, öyle bir yere kapatılmış huzurevi köşesine atılmış değil. Bunlar tamamen iddia. Bu iddiaları çürütüyorum" dedi.
'Bana atılan iftiraları kabul etmiyorum'
Üzerine atılan iftiraları da kabul etmediğini belirten Altıparmak, şöyle konuştu:
"Eğer para çektiysem, anneannemin vekaletini kötüye kullandıysam, bunlar kanıtlanabilir. Benim hesabıma para mı gelmiş ya da ben mi çekmişim; bankadan bunların hepsi belli olur. Tüm bunları anneannemin yaşlılığına veriyorum. Burası Bodrum ve sevilen bir aileyiz. Burada bilinen bir mimarım, böyle şeylere tenezzül etmem. M.N.A.'nın bazı bankalara çok yüksek borcu var. O nedenle anneannemin parasıyla geçinmek zorunda, bunlar araştırılsın. Muhtarda bile kaydı yok. Kendini göstermiyor, bunu herkes biliyor. Ben de buradan söylemiş olayım ki; bankalar bulsun. Anneannemin arkasına takılıp, geçinmek öyle kolay değil. Anneannemin kredi kartını kullanmaktan vazgeçsin. Kredi kartıyla oyun konsolları, erkek spor kıyafetleri, avukatlarına hediyeler alıyor" diye konuştu.