Anne adayları savaş seyretmeyin

Dramatik savaş görüntülerini izleyen hamile kadınların düşük yapma riski bulunduğu bildirildi.

Ekranlardan evlere taşınan dramatik savaş görüntülerini izleyen anne adaylarının girdikleri psikolojik travmanın düşük riskini arttırabileceği bildirildi. Prof. Dr. Mehmet Çolakoğlu, özellikle bebeğin iç organlarının geliştiği hamileliğin ilk dönemlerinde, annenin yaşayacağı psikolojik travmanın, bebek üzerinde kalıcı etkiler bırakacağına dikkat çekerek, en azından anne karnındaki bebeklerin savaşın yıkıcı etkisinden korunması gerektiğini vurguladı. Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Çolakoğlu, televizyonlarda çok geniş yer alan Irak Savaşı ile ilgili haberlerin, sadece küçük yaştaki çocuklar değil, hamile kadınlar üzerinde de zararlı etkileri olabileceğini söyledi. Türkiye’nin yanıbaşında, sivillerin de hayatını kaybettiği ve son teknoloji ürünü silahlarla bir savaş yapıldığını belirten Çolakoğlu, medyanın birinci gündemi olan savaşın, adeta canlı olarak dakika dakika televizyon ekranlarından evlere taşındığını ifade etti. Gün boyu süren haber yarışında, tüm görsel unsurların bulunduğu savaş haberlerinin, izleyicileri duygusal anlamda etkisi altına aldığını vurgulayan Çolakoğlu, “Saatlerce aralıksız yayınlanan dramatik savaş görüntüleri, özelikle hamilelerde psikolojik travmaya neden olarak düşük yapmaları sonucunu doğurabilir” dedi. Kalıcı etkiler bırakabilir Özellikle bebeğin iç organlarının geliştiği hamileliğin ilk dönemlerinde, annenin bu nedenlerle yaşayacağı psikolojik travmanın bebek üzerinde daha kalıcı etkiler bırakacağını vurgulayan Prof. Dr. Çolakoğlu, savaşın yıkıcı etkisinden, en azından anne karnındaki bebeklerin korunması gerektiğini ifade etti. Anne adayının bu dönemde yaşadığı üzüntü ve psikolojik gerilimin, düşüğün yanı sıra bebeğin ilerde ruhsal gelişimine bile olumsuz etkileri olabileceğini kaydeden Çolakoğlu, “Hamile kadınların üzülmesi ve stres altında kalmasına neden olacak savaş görüntüleri, aynı zamanda menopoz dönemindeki hassas kadınlar için de, yaratacağı üzüntü nedeniyle sakıncalı olur” dedi.