Ankaralıya her şey Melih Gökçek'i hatırlatacak
Hürriyet gazetesi yazarı Deniz Zeyrek, Ankara içinde 30 kilometre yol yaptı... 24 yıllık Melih Gökçek döneminden akılda kalanları ve gördüklerini yazdı...
Ankara’da 27 Mart 1994’te başlayan bir dönem sona erdi. Başkenti yaklaşık 24 yıl yöneten Melih Gökçek, ardında pek çok iz bıraktı. O, istifasını bile Twitter’dan açıklayan bir sosyal medya fenomeni, AnkaPark’ın mimarı. ODTÜ’yle yıldızı hiç barışmayan, arazisinden yol geçiren Başkan. “Böyle sanatın içine tükürürüm” sözünü siyasi literatüre kazandırmış bir isim. Dinozor ve robot heykellerinin hamisi. Hürriyet gazetesi yazarı Deniz Zeyrek, Ankara’da 30 kilometre yol yaptı, yol boyu Melih Gökçek’in hatırlattıklarını yazdı.
İstanbul’dan Ankara’ya arabayla dönüyordum. Ankara’nın beş ana girişine kurulan beş kapıdan birinin altından geçtikten sonra biraz ilerledim ve sağ taraftaki göletten gelen duman ve et kokusunu hissettim. Belli ki vatandaşlar, yazdan kalma havanın tadını çıkarıyordu. Aklıma Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in kapıları yaptırırken söylediği şu sözler geldi: “Büyüyen, gelişen ve yapıtlarıyla örnek olmaya başlayan Ankaramıza gelen ziyaretçileri bu kapılarda karşılayacağız. Ziyaretçiler, kapılardaki ihtişam, şehrimizde yaptığımız birbirinden önemli projelerimizle bütünlük sağlayacağı için de Ankara’daki estetik ve modernliğin güzelliğini daha kapıda anlayacaklar.” Beş milyon liraya mal olan kapıdan geçerken, bahsi geçen estetik ve modernliğin güzelliğini hissetmem, et kokusu ve duman nedeniyle biraz gecikti.
GÖL OLABİLEN BATTI ÇIKTILAR Şaşmaz kavşağına varınca ilk ‘battı çıktı’dan geçmeye başladım. Melih Başkan, İstanbul’dan, Çankırı’dan, Yozgat’tan, Konya’dan ve Eskişehir’den gelen insanların ihtişamlı kapılardan geçtikten sonra ihtişamlı yollardan da geçerek kırmızı ışığa takılmadan şehir merkezine geçmesini bir ‘ideal’ haline getirmişti. İşte ‘battı çıktı’ denilen bu geçitler, otomobiller için yapılan altgeçitlere deniyordu. Ankara’da onlarca ‘battı çıktı’ yaptı Gökçek. Hem de inşaat süresinde rekorlara imza atarak. Biz Ankaralılar bu rekorları unutmayalım diye de köprülere isim olarak inşaat gün sayısını verdi; ‘50 gün geçidi’ gibi. Battı çıktıların bir özelliği daha vardı. Çok yağmur yağdığında göle dönüşüyordu. Gökçek son seçim kampanyasında ortaya koyduğu ‘Ankara’ya deniz getirme’ vaadini artık gerçekleştiremeyecek belki ama biz battı çıktılar sayesinde şehrin göbeğinde dalgıç görme şansını yakaladık.
Bir süre sonra Anadolu Bulvarı’na döndüm. Öğrenciliğimde, o yolun soluna baktığımızda, uçsuz bucaksız AOÇ arazilerini görürdük. Oysa şimdi Melih Gökçek’in ‘en büyük eseri’ diye bilinen AnkaPark’ın oyun alanları görünüyor. AnkaPark’taki Transformers heykelleri.