BIST 9.937
DOLAR 35,19
EURO 36,63
ALTIN 2.970,66
HABER /  GÜNCEL

Ankara'dan 3 Ekim öncesi karşı atak

Türkiye ile müzakerelerin başlatılacağı 3 Ekim öncesi AB'den gelen haberler Ankara'da rahatsızlık yarattı. Ankara 3 Ekim öncesinde taktik üzerine taktik belirliyor.

Abone ol

AB ile müzakere masasına oturmaya hazırlanan Ankara, bir yandan gelişmeleri yakından takip edip girişimlerde bulunuyor, bir yandan da 3 ekim ve sonrası için strateji belirliyor.

Türkiye ile müzakerelerin başlatılacağı 3 ekim öncesinde Müzakere Çerçeve Belgesi'nde yer alması beklenen yeni unsurlar, Dışişleri Bakanlığı'nda rahatsızlık yarattı.

Yurtdışındaki Türk büyükelçilerden görüş isteyen Ankara’ya gelen yanıtlar gelişmelerden duyulan endişeyi yansıtıyordu. Ancak Ankara’nın genel tavrı 3 ekimi sabote eden taraf olmamak yönünde.

Müzakereler askıya alınabilir

Sürdürülebilir bir müzakare süreci üzerinde ısrarla duran Ankara'da karşı deklarasyon ve Çerçeve Belge'ye girmesi beklenen yeni satırlardan sonra müzakerelerin askıya alınma ihtimali, artık daha net konuşuluyor.

Bunun nedeni Türkiye'nin NATO gibi kurumlarda Kıbrıs Rum yönetimine yönelik vetosunu kaldırmasına yönelik talep. Ankara, çözüm olmadan bu talebin karşılanamayacağını net bir dille ifade ediyor. Diplomatlar Brüksel’in son dönemde takındığı tavırdan duydukları rahatsızlığı da saklamıyor.

3 ekim görüşmelerine Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ile Başmüzakereci Ali Babacan'ın katılması bekleniyor. Ancak tarih yaklaştığı halde Ankara görüşmelere kimlerin katılacağı konusunda resmi açıklama yapmadı. Bu tavır da AB'ye yönelik bir mesaj olarak değerlendiriliyor.

Bu arada Avrupa Birliği de Çerçeve Belge üzerinde çalışmalarını sürdürüyor. Ankara, belgeyi 3 ekimden önce görmek istiyor. Müzakere Çerçeve Belgesi'nin son hali ise şöyle:

AB Komisyonu, müzakere süreci boyunca birliğin Türkiye'yi 'hazmetme' kapasitesini ölçecek, AB Konseyi'ni düzenli olarak bilgilendirecek.

Türkiye'nin üçüncü ülkelere yönelik politikalarını, uluslararası kuruluşlardaki tavrını aşamalı olarak AB ile aynı çizgiye getirmesi gerektiği vurgulanacak.

Hedef tam üyelik, müzakerelerin ucu açık.

Temel özgürlükler ve insan haklarına ilişkin reformlar tam olarak uygulanmalıdır.

Serbest dolaşım, yapısal ve tarım politikalarında istisnalara gidilebilir.

AB ülkeleriyle önemli sınır sorunları barışçıl bir biçimde çözülmelidir. Bu sorunlar gerektiğinde Adalet Divanı'na götürülmelidir.

Üyelik, AB'nin 2014 sonrası dönem oluşturacağı mali çerçeveden sonra gerçekleşebilir.

İnsan haklarına veya hukuk devleti ilkelerine yönelik ciddi ihlaller yaşanması halinde müzakereler askıya alınabilir.

Türkiye'nin tam üyeliğin sorumluluklarını almaya hazır olmaması halinde, en güçlü yollarla Avrupa yapısına kenetlenmesi sağlanmalıdır.

Haber: Osman Sert
Kaynak: