Mısır'da güvenlik güçlerinin Mursi yanlısı göstericilere müdahalesine tepki gösteren Türkiye ile Mısır yönetimi arasındaki ilişkiler geriliyor. Serkan Demirtaş iki ülke arasında gelinen noktayı yazdı.
Abone olMısır’da geçici yönetimin Çarşamba günü başlattığı ve yüzlerce Muhammed Mursi yanlısı protestocunun yaşamını yitirmesine neden olan müdahale, 3 Temmuz darbesiyle sarsılan Ankara-Kahire ilişkilerini kopma noktasına getirdi.
İki ülkenin karşılıklı olarak büyükelçilerini geri çekmeleri siyasi ilişkilerdeki tahribatı gösterirken, bu sürecin son yıllarda gelişme gösteren ekonomik ve ticari ilişkileri olumsuz etkilemesinden kaygı duyuluyor.
Mısır’da ordunun demokratik seçimlerle işbaşına gelen Müslüman Kardeşler hareketinden Muhammed Mursi’yi darbeyle görevden uzaklaştırmasına en sert tepkiyi veren Ankara, bir süredir yumuşattığı tonunu güvenlik güçlerinin protestocuları dağıtmak için başlattığı müdahaleyle birlikte yeniden sertleştirdi.
Yaşananları “katliam” olarak nitelendiren ve geçici yönetimi çok sert bir dille kınayan Ankara, ilk somut tepki olarak Kahire Büyükelçisi Hüseyin Avni Botsalı’yı danışmalarda bulunmak için Türkiye’ye çağırdı.
Türkiye’nin açıklamasından sadece birkaç saat sonra Kahire de benzer bir adım atarak Ankara Büyükelçisi Abdelrahman Salahaldin’i geri çektiğini duyurdu.
Her iki büyükelçi de bugün görev yaptıkları ülkeleri terk ettiler ve böylece diplomatik temsil maslahatgüzar seviyesine inmiş oldu.
Ankara’dan ayrılmadan önce NTV’ye konuşan Büyükelçi Salahaldin, Türkiye-Mısır ilişkilerinin stratejik özelliğine dikkat çekerken, bu güçlü ilişkinin yeniden tesis edileceğine ilişkin umudunu dile getirdi.
"Hala ümitliyim. Retorik gittiğinde, mantıklı insanlar galip geldiğinde, ilişkileri eskiye döndürebileceğiz. Benim geri çağrılmamdaki amaç bu." diye konuşan Salahaldin, Türk hükümetinin Mısır’da sadece bir tek grupla, yani Müslüman Kardeşler ile ilişki içinde olmasını da açıkca eleştirdi.
İlişkilerin onarılması zaman alacak
Botsalı ve Salahaldin’in görev yapacakları başkentlere ne zaman dönecekleri bilinmiyor ancak diplomatik kaynaklara göre dönüş uzunca bir süre alabilir.
Ankara’da diplomatik kaynaklar, bu süreçle ilgili olarak, "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da dediği gibi bu geri çağırma geçici yönetimin yaptıklarına bir tepki. Bu tepkinin geri alınması için Mısır yönetiminin attığı adımların görünmesi gerek." değerlendirmesinde bulundular.
Ankara’nın beklentilerinin başında Mursi ve diğer yetkililerin bir an önce serbest bırakılması ve ülkedeki tüm grupların adil ve şeffaf şekilde yarışabileceği seçimlerin ilan edilmesi geliyor.
Ancak bu adımların ne zaman ve nasıl atılacağına ilişkin belirsizliğin sürmesi, seçimleri yapılsa bile sonucunda nasıl bir yapının işbaşına geleceğinin öngörülememesi, zarar gören Türkiye-Mısır ilişkilerinin uzun vadede onarılmasında bile zorluklar olduğunu gösteriyor.
Buna ek olarak, Türkiye’deki Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) hükümetinin Mısır’da muhatap olarak sadece Müslüman Kardeşler grubunu görmesi ve diğer siyasi gruplarla arasına mesafe koyması ilişkilerin geleceği açısından önemli bir engel oluşturuyor.
Ekonomik ilişkiler ne olacak?
Ankara-Kahire ilişkilerindeki soğumanın, özellikle Mursi’nin işbaşında kaldığı bir senelik süre içinde gelişen ve derinleşen ekonomik ve ticari ilişkileri olumsuz etkilemesinden kaygı duyuluyor.
İlk somut adım ise Mısır’da önemli yatırımları olan Ülker Grubu’ndan geldi.
Mısır’da Hi Food adında bir bisküvi fabrikası işleten ve buradan Ortadoğu ve Afrika pazarlarına dönük üretim yapan Ülker Grubu, yaşananların ardından çalışanlarını korumak için üretime ara verdiklerini açıkladı.
Mısır’da yaklaşık 250 Türk şirketi faaliyet halinde. Yaklaşık 50 bin Mısırlı'ya istihdam sağlayan Türk şirketlerinin Mısır ekonomisine ve karşılıklı ticaret hacmine önemli katkısı bulunuyor.
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Cuma günü yaptığı değerlendirmelerde Ülker Grubu dışında Mısır’da falliyet gösteren Türk şirketleri açısından bir sıkıntı olmadığını belirtirken, Mısır yönetimini uyarmayı ihmal etmedi.
"Mısırla gerek ikili, gerekse transit ticaretimizde herhangi bir sorun görünmüyor. Dilerim ve temenni ederim ki, firmalarımızı gocundurmasınlar, yıldırmasınlar." diye konuşan Çağlayan, Mısır yönetimini aklıselime davet etti.
"5,2 milyar dolarlık ticaretimiz var. Oradaki firmalarımız 50 binden fazla kişiyi istihdam ediyor, vergi ödüyor, ihracat yapıyor." diyen ekonomi bakanı, Mısır’daki Türk firmalarıyla sürekli temas içinde olduklarını da bildirdi.
Yaşanan tüm gelişmelere ve olumsuzluklara karşın Mısır'la ekonomik ilişkilerin askıya alınması gibi bir kararın olmadığını kaydeden Çağlayan, "Şu anda orada bir kargaşa yaşanıyor. Bir yandan da hayat devam ediyor" dedi.
Daha önce yapılan anlaşmalar kapsamında Mısır’ın Eximbank üzerinden 1 milyar dolarlık kaynak kullanımı yapabileceğini de anımsatan Çağlayan, bu konuda şu ana kadar gelmiş bir talep bulunmadığını söyledi.