Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 2012 yılından bu yana aile içi şiddet konusunda yapılan başvuruları mercek altına alarak detaylı bir anket ç...
Abone olAnkara Cumhuriyet Başsavcılığı, 2012 yılından bu yana aile içi şiddet konusunda yapılan başvuruları mercek altına alarak detaylı bir anket çalışması gerçekleştirdi. Araştırmaya göre 2013 yılında 160 kadın şiddet nedeniyle evden uzaklaştırma cezası aldı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcısı İbrahim Ethem Kuriş, Başsavcı Vekilleri Nuri Yiğit, Zeki Bayrak ve Hüseyin Görüşen’le birlikte gazete ve televizyonların Ankara Temsilcilerini Ankara Adliyesinde ağırladı. Kuriş, ilk kez bir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kapsamlı bir dergi çıkartıldığını hatırlatarak, uzun süren çalışmaların ürünü olan ’Başkent Bakışı’ isimli derginin ilk sayısını tamamladıklarını söyledi. Derginin ilk sayısında aile içi şiddetle alakalı detaylı bir anket çalışmasına yer verildiğini belirten Kuriş, bundan sonra aile içi şiddet konusunda ellerinde somut bir veri olacağını ifade etti. Kuriş, bu anket çalışmasının ilginç sonuçlar ortaya çıkardığını belirterek, eğitimin şiddeti engelleyen hiçbir yönü olmadığının da bu çalışmayla açığa çıktığını söyledi.
Dergide Tüketici Mahkemeleriyle ilgili bir bölümün de bulunduğunu ifade eden Kuriş, Tüketici Mahkemelerine müracaatlarda patlama yaşandığını ifade ederek, Ankara’da 2 tane Tüketici Mahkemesi bulunduğunu ancak gelen müracaatlar göz önüne alındığında 20 tane mahkemeye ihtiyaç olduğunu söyledi.
ANKARA ADLİYESİ, HALİN BULUNDUĞU 220 DÖNÜMLÜK ARAZİYE TAŞINIYOR
Ankara Adliyesinin başka bir alana taşınması yönündeki çalışmalarda sona gelindiğini ifade eden Kuriş, buna ilişkin işlemlerin tamamlandığını, adliyenin, Ankara halinin bulunduğu 220 dönümlük araziye taşınacağını söyledi. Adliye binasının yanında bulunan Eti Maden binasının da satın alındığını belirten Kuriş, yeni binaya taşınıncaya kadar, ihtiyacın karşılanması amacıyla bu binanın da kullanılacağını belirtti.
Aile içi şiddet araştırmasına ilişkin sunum yapan Başsavcı Vekili Zeki Bayrak ise Ankara adliyesinde 2011 yılında Aile İçi Şiddet Bürosu’nu kurduklarını hatırlatarak, bu oluşumun Türkiye’deki diğer adliyeler için de örnek oluşturduğunu söyledi. Aile İçi Şiddet Bürosu’na yapılan başvuruların 2012 yılından itibaren işlenmeye başlandığını belirten Bayrak, geçen yıl aile içi şiddet konusunda 8 bin 500 soruşturma yürütüldüğünü ifade etti. Bu soruşturmaların içinde ilk üç sırayı kasten yaralama, hakaret ve tehdit suçlarının aldığını belirten Bayrak, geçen yıl 12 ölüm vakası yaşandığını belirtti. Bayrak, 2013 yılında ise Nisan ayı itibarıyla 3 bin 258 soruşturma yürütüldüğünü bildirdi. Eşlerine şiddet uygulayan kocaların mahkemelerce serbest bırakıldıkları yönündeki eleştirilere de cevap veren Bayrak, soruşturulan suçların yüzde 98’inin tutuklama yasağı olan konular olduğunu belirterek, 2 yıldan az cezası olan suçlarda tutuklama yasağı bulunduğunu hatırlattı.
Yaptıkları araştırmanın, 3.5 milyon olan Ankara’nın merkezine ait nüfusu kapsadığını belirten Bayrak, araştırmaya konu olan verilerin, 7 bin 221 soruşturma dosyasına ait olduğunu ifade etti. Böyle bir araştırmanın bugüne kadar yapılmadığına işaret eden Bayrak, verilerin, araştırılması gereken sosyolojik gerçekleri de orta çıkardığını kaydetti.
ŞİDDETİN YÜZDE 69’U EŞE, YÜZDE 8.5’İ SEVGİLİYE
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen anket çalışmasının sonuçlarına göre 2012 yılında aile içi şiddet dosyalarında şüpheli sayısı 7 bin 585, toplam mağdur sayısı ise 7 bin 612. Şüphelilerin bin 387’si kadın, 6 bin 162’si erkek, 36’sı ise çocuk. Mağdurların ise 5 bin 899’u, yani yüzde 77’si kadın, bin 364’ü yani yüzde 18’i erkek, 349’u, yani yüzde 5’i ise çocuk. Yapılan araştırmaya göre namusla ilgili olaylar genelde ölümle ya da yaralanmayla sonuçlanıyor. Erkek mağdurlarda yaş ilerledikçe mağduriyet oranı artıyor. Kadınlar ise genç yaşlarda daha çok şiddet görüyor, yaş ilerledikçe mağduriyet oranı azalıyor. Aile içi şiddet olaylarının yüzde 69’u eşe, yüzde 10’u eski eşe, yüzde 8.5’i sevgiliye, yüzde 7’si ebeveyne, yüzde 4.5’i ise çocuğa yönelik. Mağdurların yüzde 83’ü evli, yüzde 13’ü bekar. Yüzde 2.8’i ise boşanıp tekrar evlenmiş olanlar. Şiddet, evliliğin ilk yıllarında çok yoğun olarak yaşanıyor. Şiddet olaylarının yüzde 10’u evliliğin ilk yılında yaşanan olaylardan oluşuyor. Aile içi şiddet olayına karışan çiftlerin yüzde 57’si boşanma aşamasında. Şiddet olaylarının yüzde 96’sı ise ilk evlilikte yaşanıyor.
Aile içi şiddet olaylarına ilişkin araştırmada eğitim durumlarına yönelik tespitler de bulunuyor. Buna göre mağdurların yüzde 35’i ilkokul, yüzde 29’u lise, yüzde 17’si ortaokul, yüzde 14’ü üniversite mezunu. Şüphelilerin ise yüzde 36’sı ilkokul, yüzde 28’i lise, yüzde 20’si ortaokul, yüzde 14’ü üniversite mezunu.
Araştırmaya göre aile içi şiddete maruz kalanların yüzde 66.9’u evden uzaklaştırma talebinde bulunuyor. İstista olarak evden uzaklaştırılan kadınlar da oluyor. 2013 yılının ilk 4 ayında 160 kadın, aile içi şiddet nedeniyle evden uzaklatırma cezası aldı. Bunlar arasında MHP Konya Millevekili Faruk Bal’ın eşi de bulunuyor.
ŞİDDET UYGULAYANLARIN YÜZDE 81’İ ALKOL KULLANIYOR
Araştırmaya göre çocuk sayısı arttıkça şiddet vakalarında azalma oluyor. Aile içi şiddete maruz kalanların yüzde 60’ı ise ev hanımı. Şiddet uygulayanların ise yüzde 4’ünü ev hanımları oluşturuyor. Aile içi şiddet olaylarının yüzde 36’sını kasten yaralama, yüzde 30’unu tehdit, yüzde 21’ini hakaret suçları oluşturuyor. Araştırma aile içi şiddette madde bağımlılığı gerçeğini de ortaya çıkardı. Buna göre şüphelilerin yüzde 81’i düzenli olarak alkol kullanıyor, yüzde 4’ü ise uyuşturucu bağımlısı. Aile içi şiddet nedeniyle tedbir kararı verilenlerin yüzde 97’si tedbir kararına uyuyor.
Öte yandan Cumhuriyet Başsavcı Vekili Bayrak, son 3 yılda Ankara’da 207 cinayet olayı yaşandığını belirterek, 32’sinin aile içi şiddet vakası olduğunu, eşini öldüren erkeklerin sayısının ise 23 olduğunu bildirdi. 2013 yılında ise aile içi şiddet olaylarında cinayet vakasının 4 olduğunu bildirdi.
Bu arada Ankara Cumhuriye Başsavcısı Kuriş, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapsız bırakırken, bir soru üzerine 28 Şubat iddianamesinin kısa süre içinde açıklanacağını ancak bu kısa sürenin ne kadar olduğu konusunda bilgi veremeyeceğini belirtti. Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı görevine atandığını da hatırlatan Kuriş, çalışma arkadaşlarına teşekkür etti.
(İHA)