Türkiye ile AB Dönem Başkanlığı, Troyka toplantısından bir hafta önce biraraya gelerek, süreçle ilgili çeşitli konular ve AB tarafından hazırlanacak belgeleri ele aldı.
Abone olDışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, AB Dönem Başkanı Lüksemburg'un Dışişleri ve Göç Delege Bakanı Nicolas Schmidt ile, Dışişleri Konutu'nda önce baş başa, ardından heyetler arası görüşmelerde biraraya geldi. Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre, heyetler arası görüşmelerde Türk tarafı, AB tarafından hazırlanmakta olan ve son dönemde bazı gecikmeler yaşanabileceğine yönelik sinyaller gelen belgelere ilişkin beklentilerini iletti. Ankara'nın beklentileri arasında, Katılım Ortaklığı Belgesi'nin teknik nitelikleri ön plana çıkarılarak kaleme alınması ve Türkiye için bazı siyasi kriterler içermemesi bulunuyor. Türk tarafı, müzakerelerin çerçevesini belirleyecek olan çerçeve belgesinin de diğer aday ülkelerinkinden farklı olmamasını ve Türkiye'ye herhangi bir ayrımcılık uygulanmamasını istiyor. Edinilen bilgiye göre, Türk tarafı görüşmede tarama sürecine her an başlanabileceğini, zira 4 yıldır AB ile pek çok alanın ele alınarak, incelendiğini bildirdi. AB Dönem Başkanlığı'nı temsilen Ankara'da bulunan Schmidt ise Türk tarafının bu beklentisine karşılık olarak, tarama sürecinin bir an önce başlaması konusunda hemfikir olduklarını, ancak konuyu AB Komisyonu'na ileteceklerini ifade etti. Gül ile yaptıkları görüşmenin yararlı olduğuna ve bu tür üst düzey görüşmelerin iki taraf arasındaki yanlış anlamaları önlediğine dikkati çeken Lüksemburglu Bakan, sürecin hızlandırılması için iki tarafa da düşen bazı sorumluluklar olduğunu söyledi. 17 Aralık'ta alınan kararın ''geri dönülemez nitelikte'' olduğunu vurgulayan Schmidt, kamuoylarının da hazırlanmasının önemine işaret etti. Bu arada, Konuk Bakanın, Türkiye'nin herhangi bir gecikme olmaksızın çıkmasını beklediği Katılım Ortaklığı ve Çerçeve Belgelerinin kendi dönem başkanlıklarına yetişmeyebileceğini söylediği öğrenildi. KTC TÜZÜKLERİ VE UYUM PROTOKOLÜ Gül ve Schmidt başkanlığındaki görüşmelerde KKTC'ye yönelik AB tarafında bekleyen iki tüzük ile Gümrük Birliği Uyum Protokolü'nün 10 yeni ülkeye uyarlanması konuları da ele alındı. Bakan Gül, Doğrudan Ticaret ve Mali Tüzüklere ilişkin Ankara ve Lefkoşa'nın beklentilerini bir kez daha dile getirerek, bu konuda AB'nin girdiği taahhüdü hatırlattı. Bu taahhüde rağmen AB'nin tüzükler konusunda hala bir adım atmadığına işaret eden Gül, bunun gerek Türkiye, gerekse KKTC için hayal kırıklığı yarattığını kaydetti. Gül, bu konuda adım atılmamasının, Annan Planı'nı referandumda reddetmesine rağmen herhangi bir yaptırımın uygulanmadığı Kıbrıs Rum Yönetimi'ni, ''Kıbrıs sorununun çözümü için bir inisiyatif almasına gerek olmadığı yönünde bir anlayışa'' sürüklediğine dikkati çekti. Gül'ün tüzükler konusunda ilettiği bir başka beklenti de, bu iki belgenin ''orijinal haliyle ve birlikte'' çıkarılması şeklinde oldu. Edinilen bilgiye göre, Schmidt ise tüzüklere ilişkin taahhütlerine bağlı olduklarını ve çalışmaların sürdüğünü söyledi. İki heyet Gümrük Birliği Uyum Protokolü'nün Rum kesimini de kapsayacak şekilde 10 yeni AB üyesine uyarlanması konusunda da karşılıklı beklenti ve görüşlerini dile getirdiler. Gül, söz konusu uyarlamayı 17 Aralık'ta verilen taahhüt çerçevesinde 3 Ekim'den önce yapacaklarını, ancak bazı konularda tereddütleri olduğunu, bunların AB tarafınca da bilindiğini belirtti. Gül, hafta içinde Brüksel'e gidecek olan Türk heyetinin bu konuyu AB yetkilileriyle ele alacağını da kaydetti.