BIST 9.009
DOLAR 34,25
EURO 37,29
ALTIN 3.066,60
HABER /  GÜNCEL

Angela Merkel ve Davutoğlu'ndan flaş açıklama

Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Başbakan Ahmet Davutoğlu görüşme sonrası açıklama yaptı. Davutoğlu görüşmede Ortadoğu'da yaşananlar ve mülteci sorununa değindiklerini belirtti.

Abone ol

Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Başbakan Ahmet Davutoğlu görüşme sonrası ortak basın açıklaması yaptı.

Davutoğlu, Angela Merkel ile görüşmesi hakkında, "Son aylarda Avrupa'da ve dünyada bu konuda (mülteciler) çok ciddi bir duyarlılık oluştu. Bu duyarlılık konusunda da Sayın Merkel'in yaptığı öncülüğü ve takındığı cesur tavrı takdir ediyoruz. Çünkü böyle bir sorun karşısında gözlerini kapatmadılar, mültecilerin sorunlarına bigane kalmadılar. Avrupa'da birçok ülke lideri mültecilerin kapı dışı edilmesi gerektiğini söylerken, kendisi mülteciler konusunda son derece insani bir tavır sergiledi" dedi.

"ÜMİT EDERİZ Kİ 2016'DA SCHENGEN VİZE UYGULAMASI DEVREYE GİRER"

Davutoğlu, konuşmasında 'Geri Kabul Anlaşması' ve 'Schengen Vize Uygulaması' ile ilgili de müjdeyi açıkladı. Davutoğlu açıklamasında, "Geri Kabul Anlaşması, göçün yasal ve düzenli olması için bir çerçeve çizer. Ancak Geri Kabul Anlaşması olabilmesi için aynı zamanda da Türk vatandaşlarına Schengen uygulamasının başlaması lazım. Bu, bizim Suriye krizi ortada yokken mutabık kaldığımız bir husustu. 2017 için planladığımız bu konuyu, 2016 içinde gerçekleştirebilmek için AB süreci içinde tabii, Almanya burada tek başına değil, ciddi bir çalışma yürütüyoruz. Ümit ederiz ki 2016 Temmuz itibariyle hem Geri Kabul Anlaşması hem de Schengen vize uygulaması aynı anda devreye girer." dedi.

Ahmet Davutoğlu'nun açıklamalarından satırbaşları:

(Merkel ile) Küresel ve bölgesel sorunları da kapsamlı şekilde görüştük. Özellikle Ortadoğu'da olan gelişmeler ve Suriye sorununa değindik. Suriye'de son 5 yıl içinde insani bir trajediye dönüşen soruna cevap bulunmaması hususunda her iki ülke de duyduğumuz rahatsızlığı ifade ettik. Suriye sorunu çözülmeden mülteciler sorununun çözülmesi çok zor. Nihayet Suriye'de sorun olmamış olsaydı bugün Türkiye ve Almanya ve bir bütün olarak Avrupa, mülteci akınına maruz kalmayacaktı. Bu çerçevede Suriye'deki son gelişmeleri kapsamlı şekilde ele aldık ve bütün ilgili ülkeleri Suriye'deki gelişmelerin daha da olumsuz yönde seyretmemesi konusunda duyarlı davranma çağrısı hususunda da ortak bir perspektifi dile getirdik.

"ÇALIŞMALARIMIZI HIZLANDIRMAK KONUSUNDA MUTABIK KALDIK"

Beklentimiz, ahde vefa ilkesi doğrultusunda Türkiye-AB ilişkilerini donmuş olduğu konumdan çıkartarak, yeni bir hayatiyet getirecek şekilde, katılım müzakereleri sürecinin hızlanmasıdır. 17, 23, 24, 26 ve 31. fasılların açılabilmesini biz mümkün görüyoruz. Önümüzdeki günlerde 17, 23 ve 24 öncelikli olmak üzere bu konulardaki çalışmalarımızı hızlandırmak konusunda da mutabık kaldık.

"TÜRKİYE VE ALMANYA OMUZ OMUZA BİRLİKTE ÇALIŞACAK"

Biz Türkiye olarak, yasa dışı göçle mücadelede, çaresiz insanları istismar eden insan kaçakçılarına karşı mücadelede birlikte çalışmaya hazırız. Bu konuda da Türkiye olarak her türlü iş birliğini hayata geçirmeye kararlıyız. Göç bir vaka ancak bunun düzenli ve yasal olması lazım. Düzenli ve yasal göç sağlanabilmesi için de Türkiye ile Almanya omuz omuza birlikte çalışacak. Göçü kaynağında engellemek için de Suriye sorununa çözüm bulma konusunda da iş birliğimiz şarttır.

"TÜRKİYE VE ALMANYA SAYIN BARZANİ'YE DESTEK VERİYOR"

Şu konuda da memnuniyetimi ifade etmek isterim. Sayın Merkel'in özellikle Suriye'de ve Ortadoğu'daki gelişmeler konusunda Türkiye ile birlikte hareket etme hususunda geniş bir perspektife sahip olması. Mesela Kuzey Irak'ta da Kürt Bölgesel Yönetimi'ne destek bağlamında da Türkiye de Almanya da destek veriyor Sayın Barzani'ye. Bu anlamda DAEŞ'e karşı verilen bu desteklerde de koordinasyon yapılması hepimizin ortak gayreti, niyeti. Bunları geniş kapsamlı şekilde ele aldık.

"ASKERİ YETKİLİLERİMİZ BU KONUYU GÖRÜŞECEK"

Suriye bağlamında son dönemde Türk hava sahasının ihlali ve Suriye'deki güç dengelerindeki değişim konusunu kapsamlı bir şekilde ele aldık. Her şeyden önce Sayın Merkel'e patriotlar konusunda 3 yıl Türkiye'de kalmaları sebebiyle teşekkür ettim. O da Türkiye'nin güvenliği konusunda bundan sonra iş birliği yapmaya devam edeceğimiz hususunu vurguladı. Askeri yetkililerimiz arasında bu konular görüşülecek. Türkiye-Almanya NATO sistemi içinde ortak bir güvenlik sistemine sahip ülkelerdir. Bu çerçevede askeri ve savunma iş birliği anlamında bundan sonra da daha yakın bir istişare içinde olacağız.

"ESED, RUSYA, IŞİD VE HİZBULLAH SALDIRILARI YENİ GÖÇ DALGASI YARATABİLİR"

Özellikle Rusların ihlali ve Suriye konusu ele alındı. Ben her şeyden önce patriotların Türkiye'de kalmaları dolayısıyla teşekkür ettim. Türkiye'ye Almanya NATO sistemi içinde ortak güvenliğe sahiptir. Güvenli Bölge konusunda; Halep'e yönelik artan Esed, Rus, IŞİD, Hizbullah saldırıları sebebiyle yeni göçlerin Suriye içinde tutulması için güvenli alan zaruriyettir. Özellikle Halep ile ilgili uluslararası toplumu buradan tekrar uyarmak istiyorum.

"TÜRKİYE'DEKİ SEÇİM SONUÇLARI ZİYARET İLE ETKİLENMEZ"

Türkiye demokratik bir ülke. Seçim sonuçları, şu veya bu ülkenin sayın Başbakanı'nın ziyareti ile etkilenmez. Türkiye'de kampanya doğası içerisinde devam ediyor. Ancak hangi şartlar olursa olsun, Türkiye ile Almanya arasında herhangi bir müzakere için bir zamanlama söz konusu değildir. Daha da önemlisi, bir tek mültecinin canını kurtarabileceksek, bir kez Aylan Kürdi gibi bir çocuğun sahile vurmasını engelleyebileceksek seçimin söz konusu olmamalı. Bu ziyaretin siyasi mülahazalara çekilmesini ben her şeyden önce bu insani boyuta bir ihanet olarak görürüm. O bakımdan sayın Merkel, çok doğru bir zamanlama ile Türkiye'yi ziyaret etmiştir. Bunu şu veya bu partiye destek verdiği anlamına getiremeyiz.

Angela Merkel'in konuşmasından satırbaşları:

 Ankara'da terör saldırında hayatını kaybedenlerin ailesine baş sağlığı diliyorum. Türkiye ile Almanya'nın yakın işbirliği yaparak barışçıl bir çözüm getireceğine inanıyorum. Suriye ve Irak konularını ele aldık. Savaştan kaçan insanlar için üzerimize önemli görev düşüyor. Göçmenlik konusunu ele aldık.  İlksel olarak doğru yolda olduğumuzu söylemeliyim. Vize konusunda da bazı talepler var. Bunların yerine getirilmesi gerekir, bunun için de birlikte çalışma gerekir. 

"AB OLARAK TÜRKİYE'Yİ DESTEKLEYECEĞİZ"

Türkiye'de şu anda 2 milyondan fazla Suriyeli mülteci var. Burada Türkiye gerçekten güçlü bir sorumluluk almıştır. Biz de burada destekleyici olacağız. Muafiyet ve geri kabul devreye girmelidir. Türkiye'nin pek yardım almadığını biliyoruz. Türkiye'ye yardımlarda bulunacağız. AB olarak Türkiye'yi destekleyeceğiz. Müzakerelerde 17. faslı açmak isteriz. 

"ALMANYA'DA PKK TERÖR ÖRGÜTÜ OLARAK KABUL EDİLMEKTEDİR"

Türkiye üye ülke adayı statüsündedir. Şimdi de bunu dikkate almamız gerekir. İltica konusuna baktığımız zaman hukuki bir işlemdir. Bugün özellikle bu konuyu ele almadık ancak gündemimizin içinde yer alıyor. PKK'ya karşı bir mücadele söz konusu, Almanya'da da terör örgütü kabul edilmektedir.

"PARALARIN ÖDENMEDİĞİNİ BİLİYORUM"

Fon ve maddi konularda Türkiye'nin durumunu tamamen anlıyorum. Şu ana kadar söz verilen paraların ödenmediğini biliyorum. Ek para istenmesini tamamen anlayışla karşılıyorum.

"TÜRKİYE'DE ADİL VE SERBEST BİR ORTAMDA SEÇİM YAPILACAKTIR"

Siyasi açıdan çok önemli olan husular  var, seçim dönemi olsa dahi bunları ele alabiliriz. Türkiye'ye adil ve serbest bir ortamda seçimler yapılacaktır. Bütün bunlar çalışmalarımıza engel değil. Yasa dışı göç belirli bir zorluk da getirmektedir. İnsanların kaçışı söz konusu iken görevlerin paylaşılması gerekiyor. Tüm bunları bir araya getirdiğimiz zaman uzlaşmaya gitmemiz gerekiyor.

"AVRUPA'YA DÜZENLİ GÖÇÜ KABUL EDECEĞİZ"

Türkiye'yi desteklemek istiyoruz, Avrupa'ya da düzenli ve güvenli göçü de kabul edeceğiz. İnsan kaçakçılarının para kazanmasını engellememiz gerekir. Çocukların iyi eğitimi, entegrasyonun sağlanması, sağlık hizmetleri söz konusu. Türkiye bu konuda çok büyük çabalar göstermektedir.