BIST 9.885
DOLAR 35,08
EURO 36,64
ALTIN 2.956,84
HABER /  DÜNYA

Andımız geri gelecek

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, iktidara gelmeleri halinde Andımız’ı geri getireceklerini söyledi.<br/>MHP Genel Başkanı Bahçeli, partisin...

Abone ol

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, iktidara gelmeleri halinde Andımız’ı geri getireceklerini söyledi.
MHP Genel Başkanı Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda konuşma yaptı. Bahçeli, Başbakan Erdoğan’ın bölücülüğü cesaretlendirmekle meşgul olduğunu ileri sürerek, “Sayın Erdoğan, maktulle katilin, caniyle kahramanın, şehitle cesedin birbirine karışması halinde milli bir felaketin doğacağını biliyor musun? İmralı’yı mesken tutan, Kandil’i ayakyoluna çeviren, teslimiyeti çözüm ve barış olarak formüle eden Sayın Başbakan, son yurdumuzun çatısına nişan alındığını görüyor musun? Bitlis merkeze bağlı Kayalıbağ Köyü Karaca Mahallesinde balık tutmaya giden iki vatandaşımızın teröristlerce dövülmesini flaş haber gibi anında duyuranlara da soruyorum; alenileşen ihanet görüntüleriyle ilgili son dakika bilgilerini ve gelişmelerini yayınlamayı düşünüyor musunuz?” sorularını sordu.

PAKETE SERT ELEŞTİRİLER
Başbakan’ın açıkladığı ‘Demokratikleşme Paketi’nin bölücüleri ve teröristleri ikna etmediğini bilakis daha da şımarttığını ve tahrik ettiğini de ileri süren Bahçeli, konuşmasına şöyle devam etti:
“’Bugünlere silahlarla geldik, söz biterse silahlar konuşur, dört parçayı birleştireceğiz’ açıklamaları barış diyen, çözüm diyerek haykıran, özgürlük sözleriyle mangalda kül bırakmayan Meclis’teki PKK’lılar tarafından kısa süre önce ifade edilmiştir. Başbakan Erdoğan çözülmeyi çabuklaştırmak, dağılmayı oldu bittiye getirmek için selin akışına kendisini bırakmıştır. Görüyoruz ki, PKK’nın tüm talepleri paket paket, kısım kısım, parça parça karşılanmaktadır. Yerleşim yerlerinin ismini değiştirmeye kadar işi götüren AK Parti hükümeti için geri dönüş yolları çoktan kapanmıştır. Göroymak’a Norşin, Aydınlar’a Tillo, Tunceli’ye Dersim isimlerini vermenin arifesinde olan Başbakan ve etrafındaki bazı zevat, acaba kendi isimlerini de değiştirerek asıllarına rücu edecekler midir? Yedi yaşında Türkçe öğrendiğini her fırsatta ifade eden, ama Türk Dili ve Edebiyatı alanında Doçent unvanı alarak bugünkü seviyesine ulaşan AK Parti’nin kapı gıcırtısı ve akorttu bozuk sözcüsü acaba ismini değiştirmek için neyi beklemektedir?Bunun yanında, Başbakan Erdoğan’ın gündeminde kendi ilçesi olan Güneysu’nun adını Potamya olarak değiştirmek var mıdır?”
Bugün geldiğimiz noktada artık herkesin tarafını ve safını belirlemesi gerektiğine dikkati çeken Bahçeli, “Kimse karambolden fayda devşirmeye, belirsizlikten nemalanmaya çalışmamalıdır. AK Parti’nin politikaları etnik fitneyi körüklemektedir. AK Parti’nin yeni Türkiye tasarımı bu gidişle yeni nüfuz cüzdanlarının hazırlanmasına da kapı aralayacaktır. Gelişmeler bize, Başbakan ve hükümetinin, nüfuz cüzdanlarına 36 etnik kimliğin yazılmasını ve Türkiye’nin Babil kulesine dönüşmesini sağlayacak her sinsi adımı atmaktan sakınmayacağına işaret etmektedir. Mademki demokratikleşme adım adım yürümektedir, mademki Türkiye yüklerinden ve ayak bağlarından kurtulmaktadır, o halde Başbakan’ın nüfuz cüzdanlarında etnik menşe düzenlemesi ve tanımı yapması imkansız olmayacaktır. Böylelikle kimin ne olduğunu, neyin peşinde koştuğunu Türk milleti açıkça görecek, netleşerek bütünleşmenin yolları sonuna kadar açılacaktır” ifadesini kullandı.

"TÜM HAK VE KAZANIMLAR ESKİ İTİBARLARINI ELDE EDECEK"
Türk milletinin dualı olduğunu ve kendisini feda etmeye hazır sevdalıları açısından ziyadesiyle de talihli olduğunu söyleyen Bahçeli, “Milliyetçi Hareket’in iktidarında yıkımdan, çözülmeden ve parçalanma rüyası görenlerden bir bir hesap sorulacak, Başbakan ve hükümeti anında Yüce Divanı boylayacaktır. Sayın Erdoğan, ne yaptıysan çekeceksin, ne ektiysen onu biçeceksin. Allah nasip eder, milletimiz destek olursa, iktidarımızın ilk aylarında Andımız geri getirilecek, milli bayramların asıl anlamına uygun kutlanması sağlanacak, tüm milli hak ve kazanımlar eski itibarlarını elde edecektir” şeklinde konuştu.
Başbakan Erdoğan’ın bir ara yedirmem dediği, uğruna kanunlar değiştirdiği MİT Müsteşarı’nın son günlerde gündemin üst sıralarına yerleştiğine de değinen Bahçeli, ”ABD’de yayımlanan tirajı yüksek iki gazetede yapılan bazı yorum ve değerlendirmeler bu bürokratı ister istemez ön plana çıkarmış, polemiklerin içine çekmiştir. Bu kapsamda Türkiye’nin Suriyeli muhaliflere verdiği desteğin ABD’nin çıkarlarına ters düştüğü, bu stratejinin mimarının da MİT Müsteşarı olduğu, Türkiye’nin izlediği Ortadoğu ve güvenlik stratejisinin ABD ve müttefiklerin menfaatleriyle çeliştiği, Üç yıl evvel İsrail ve ABD tarafından toplanan ve hassasiyet düzeyi yüksek bir istihbarat bilgisinin İran’a bu şahıs tarafından sızdırıldığı belirtilmiştir. MİT’in, İsrail istihbarat örgütüne çalışan on İranlı ajanın kimliklerini Tahran’a bildirdiği de deşifre edilmiştir. Şurasını açık yüreklilikle ve tam bir inanmışlıkla söylemek isterim ki, Türkiye Cumhuriyeti’nin herhangi bir milli kuruluşunu dış basında çıkan haberlere bakarak test etmeyiz, bunlara dayanarak eleştiri yağmuruna tutmayız. Bizim milliyetçilik anlayışımızda yabancıların, kendi ülkelerinde kapalı devre gibi çalışan, psikolojik hareket üssü gibi faaliyet gösteren gazetecilere ve ısmarlama kalemlere itibar etmek yoktur ve olmayacaktır. Türkiye Cumhuriyeti’nde devlet ya da siyaset sorumluluğu taşıyan hiç kimse zaten yabancıların çıkarını gözetmemelidir ki, aksi halde bunun ismi hainlik, yapan da hain olacaktır” değerlendirmesini yaptı.

ASKERLİK SÜRESİNİN KISALTILMASI
Konuşmasının sonunda , askerlik süresinin kısalmasıyla ilgili de bir değerlendirmede bulunan Bahçeli, şunları söyledi:
“Bakanlar Kurulu, 1 Ocak 2014’ten itibaren geçerli olmak üzere, silah altındaki yükümlüleri de kapsayacak şekilde askerlik süresinin, er ve erbaşlar için 15 aydan 12 aya indirilmesini kararlaştırmıştır. Genelkurmay Başkanlığının da olumlu görüşü olması nedeniyle yeni düzenlemenin halen vatani görevini yapan evlatlarımıza ve ailelerine hayır olmasını diliyorum. Askeri ihtiyaçlar bakımından bir mesele olmadıkça, konunun bizim açımızdan itiraz edilecek herhangi bir tarafı da bulunmayacaktır. Bu düzenlemenin 30 Mart 2014 tarihinde yapılacak Mahalli İdareler Seçimlerinin öncesinde hayata geçecek olması aklımıza başka şeyleri de getirmektedir. Ancak terhisi gündemde olan Mehmetçiklerimizin ve ailelerinin siyasi rant ve rüşvet arayışlarına izin vermeyeceklerine canı gönülde inanıyor, bu düşüncelerle hepinizi saygılarımla selamlıyorum.”
(İHA)