Anayasa Mahkemesi eski Başkanı Tuğcu, Anayasa mahkemesinin siyasallaştığını belirterek basına da fırça çekti...
Abone olAnayasa Mahkemesi eski Başkanı Tülay Tuğcu, Anayasa Mahkemesi'nin verdiği türban kararıyla ilgili olarak da, “Anayasa Mahkemesi önerinin usule uygun olmadığını söyledi. Esasa falan girip de bir şey söylemedi ki” diye konuştu.
Erzincan Üniversitesi Eğitim Fakültesi Başöğretmen Salonu'nda düzenlenen, ‘Anayasa ile Alakalı Güncel Tartışmalar’ konulu konferansta konuşan Anayasa Mahkemesi eski Başkanı Tülay Tuğcu, katılımcıların çeşitli konulara ilişkin sorularını yanıtladı.
BASININ ERGENEKONA MÜDAHALESİ YANLIŞ
Ergenekon davasıyla ilgili olarak Tülay Tuğcu, “Basının Ergenekon davasına müdahalesi yanlıştır. Bunlar yargıyı etkileyen tavırlardır. Aslında bu tür yayınların yapılmaması gerekiyor. Herhangi bir önlem almak, ilgili kurumların görevidir. Yazılı basının da yanlış bilgilendirdiği, yanlış yönlendirdiği oluyor. Basının da bu bilince ulaşması gerekiyor” diye konuştu.
ANAYASA MAHKEMESİ DE SİYASALLAŞTI
Tülay Tuğcu, yargının siyasallaşmasıyla ilgili bir soruya ise, “Rahat verseler yargı siyasallaşmaktan kurtulacak. Ama o huzura kavuşamıyor. Bugün Anayasa Mahkemesinde bir ölçüde siyasallaşma mümkündür. Bir siyasi partiyi kapatacaksınız, bir kanunu iptal edeceksiniz ve bu siyasallaşma olmayacak. Mümkün değil. Ama bu siyasallaşma, belli bir siyasi partiye yaklaşım anlamında değil, işin gereğidir. Rahatsızlık duyduğum bir şey var. Nasıl bir tavırdır? Eğer işinize geliyorsa savcı ‘gereğini yapmıştır’, işinize gelmiyorsa ‘savcı siyasallaşmıştır’ diyorsonuz. Böyle bir isnat olur mu? Böyle bir isnat olursa, tabi vatandaşın da zihninde ‘yargı siyasallaşıyor’ zihniyeti oluşur. Bu daha çok yargının dışındakilerin çok daha özenli ve dikkatli olmasına bağlıdır. Bana vermişsiniz parti kapatma görevini, ben siyasallaşmayacağım, nasıl olacak bu, mümkün mü? Değil. Mesela Anayasa Mahkemesinin verdiği birçok karar eleştirildi. Çok gerekli olmadıkça yargının konuşması doğru değildir. Hukuka güvenmediğimiz zaman ülkede huzur kalmaz. Hukuk huzurun, devlet varlığının asli unsurudur” dedi.
TÜRBANI DA DEĞERLENDİRDİ
Anayasa Mahkemesi eski Başkanı Tuğcu, türbanla ilgili olarak da, “Türban olayı, 18- 25 yaşındaki kızlarımız için tanınan bir özgürlüktü. Eğer özgürlükse bu herkes için geçerli olmalıdır. Ama özgürlük anlamında değildi türban. Eğitim özgürlüğünün sınırları vardır. Din ve inanç özgürlüğü de değil. Eğer bunu din ve inanç özgürlüğü diye kabul ederseniz, bunun ucu laikliğe kadar gider. Doğrudan kamuda çalışan hanımların da başlarını örtmesine izin vermeniz lazım. Çünkü onun da inanç özgürlüğü var. Belirli bir yaşa ve belirli bir cinse tanınan özgürlük olabilir mi? Özgürlük geneldir. Laikliğe aykırı düzenleme, önerilemez. Anayasa Mahkemesi önerinin usule uygun olmadığını söyledi. Esasa falan girip de bir şey söylemedi ki” diye konuştu.