BIST 9.765
DOLAR 35,22
EURO 36,81
ALTIN 2.979,33
HABER /  GÜNCEL

Anavatan'da sürpriz istifa

Anavatan MKYK Üyesi ve Diyarbakır eski milletvekili Abdülbaki Erdoğmuş, partisinin Kürt politikasını eleştirip, MKYK’daki görevinden istifa etti.

Abone ol

ANAP MKYK Üyesi ve Diyarbakır eski milletvekili Abdülbaki Erdoğmuş, MKYK’daki görevinden istifa etti. Erkan Mumcu, 09 Mart 2005 tarihinde Çankaya'daki bürosunda Abdülbaki Erdoğmuş başkanlığındaki heyeti kabul etmiş; hayet, "yeni parti kurulmasına gerek yok" diyerek, Mumcu'yu ANAP'a davet etmişti. Erdoğmuş'un o gün partisi için böyle önemli bir görevde bulunmuşken, bugün istifa etmesi sürpriz olarak karşılandı. Partisinin Kürt politikasını eleştiren Erdoğmuş, "Birinci Dünya Savaşı sonrasındaki siyasal süreçler, siyasal sınırlarla kültürel ve coğrafi sınırların örtüşmediği bir dünya haritası ortaya çıkarmıştır. O günden bu yana özellikle bölgemiz rahat yüzü görmedi" sözleriyle Misakımilli’ye değindi. TIRTIKLAMA Erdoğmuş yazılı açıklamasında istifasının temel gerekçesinin, ANAP’ın bugünkü liderliği ve bu liderlik doğrultusunda partinin aldığı siyasi konum olduğunu bildirdi. ANAP’ın Kasım 2002’de tasfiye olan köhnemiş siyaset tarzına geri döndüğünü iddia eden Erdoğmuş, "Sayın Mumcu da, ANAP’a gelirken bize ve topluma ’siyasette alternatif yaratmak’, ’toplum merkezli siyaset’, ’partilerden asla milletvekili tırtıklamama’ gibi ilkeli ve ahlaki beyan ve taahhütlerde bulunmuştu. Ancak, kısa sürede bu taahhütlerini unutmuş, toplum merkezli siyaseti bir kenara koyarak, kendisine tek siyasi faaliyet alanı olarak ’partilerden milletvekili tırtıklama’yı seçmiştir. Sadece bu faaliyeti bile, Sayın Mumcu’nun taahhütlerinin ne kadar uzağında olduğunu ortaya koymaktadır" dedi. "ŞERBET DEĞİL KAN AKTI" ANAP’ta bir başka hayal kırıklığının, Mumcu’nun "Kürd sorunu" konusunda ortaya koyduğu tavır olduğunu belirten Erdoğmuş, "Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın ’Türkiye’nin bir mozaik’ olduğu söylemine karşı, Sayın Mumcu’nun ’Mozaik değil, şerbettir’ demesi, kendisinin siyasal düşünce dünyası hakkında yeterli ipucunu vermektedir. Türkü ve Kürdü ile son 25 yılda bu ülkede ölen 40 bin insandan akan şeyin şerbet değil, kan olduğunu hatırlatmak isterim" açıklamasını yaptı. "SINIRLAR ÖRTÜŞMÜYOR" Erdoğmuş, Kürt sorununun icat edilmiş bir konu değil, özellikle 20’nci yüzyılın ilk çeyreğinin kaynayan dünyasının bir parça derine gömdüğü bir gerçekliğin, 20’nci yüzyılın sonunda farklı bir görünümle ortaya çıkması olduğunu savundu. Erdoğmuş, "Birinci Dünya Savaşı sonrasındaki siyasal süreçler, siyasal sınırlarla kültürel ve coğrafi sınırların örtüşmediği bir dünya haritası ortaya çıkarmıştır. O günden bu yana özellikle bölgemiz rahat yüzü görmedi. Bu gerçeklik, ülkemiz sınırları içinde ve dışında bir şekilde kendini gösterdikçe, ’sorun yok’ demek kendini kandırmaktır birşey değildir" dedi.