Zirve’de 74. duruşma
Abone olZirve Yayınevi davasının 74. duruşması başladı. Davanın aynı zamanda sanığı da olan gizli tanık İlker Çınar, çok önemli iddialarda bulundu.<...
Zirve Yayınevi davasının 74. duruşması başladı. Davanın aynı
zamanda sanığı da olan gizli tanık İlker Çınar, çok önemli
iddialarda bulundu.
Duruşmada, İlker Çınar’ın çapraz sorgusuna devam edildi. Çapraz
sorguda Hurşit Tolon’un avukatları İlkay Sezer ve Dilek Helvacı ile
Mehmet Ülger’in avukatı Saim Tuğrul, gizli tanık İlker Çınar’a soru
yöneltti.
Av. İlkay Sezer: Saygı Öztürk arkadaşımdır dediniz. Arkadaşlığınızı
tanımlar mısınız?
İlker Çınar: TUSHAD’dan arkadaşım değil. Özel konularda telefonla
konuşuyorduk.
Av. Sezer: Ben Saygı Öztürk’e sordum. Sizinle birkaç telefon
konuşması dışında bir görüşmesi olmamış. ’Misyonerlik konusunda ben
tek başına eğitim aldım. Levent Ersöz ise tek eğitmenimdi. Bir
hücre yapılanması var’ diyorsun. Bu bir hücre yapılanması ise
Hurşit Tolon’un bu işin başında olduğunu nasıl biliyorsun?
Çınar: Ben sadece adalete yardımcı olmak istiyorum. Atatürk,
Türkiye Cumhuriyeti devletini kurmuştu. Benim Atatürk ile bir
diyalogumun olması gerekiyor mu? Hurşit Tolon’u kendisini
koordinasyon başkanı olmasından dolayı tanıyor, kendisine biat
ediyorduk.
Av. İlkay Sezer: Senin bulunduğun hücre hangisi, tek kişilik bir
hücre mi?
İlker Çınar: Hayır. Abdullah Atılgan da vardı. Kuryeler de
vardı.
Av. Sezer: Şifre çözüldü kitabını senin yazmadığına dair bir belgen
var mı?
Çınar: Onu siz ispatlayın.
ÖRGÜT ARKADAŞLARIN KİMLER?
Avukat Dilek Helvacı: 1993 ile Temmuz 2006 dönemleri arasında hücre
yapılanmasında örgüt arkadaşların kim?
İlker Çınar: Ben gelen kuryeleri örnek vermiştim.
Av. Helvacı: Beyanlarınıza baktığımızda 1993 ile 2006 yılları
arasında hiçbir isim açıklamamışsınız.
Çınar: Ahmet Erdoğan, Levent Ersöz
Av. Helvacı: 1993’den beri kimler var?
Çınar: Benim beyanlarımda var.
"ÇOBAN İLE ORGENERAL, HUKUK ÖNÜNDE EŞİTTİR"
Bu arada, Av. Dilek Helvacı, gizli tanığın sorulara net cevap
vermemesi nedeniyle, “Orgeneral olan bir insan, gizli tanığın
verdiği 14 çelişkili ifadesi üzerine tutukludur” demesi üzerine
mahkeme başkanı Hayrettin Kısa ise, “Avukat hanım, dağdaki çoban
ile orgeneral hukuk önünde eşittir” cevabını verdi.
Avukat Saim Tuğrul: Askeri mahkemede yargılanmadığınızı, ceza
almadığınızı, askeri mahkeme ile ilgili Malatya’ya gönderilen
dosyalardaki tüm evrakları reddettiniz. Dediniz ki; ’ilişiğim
kesilirken bana boş kağıda imza attırıldı.’ Ben yıllarca askeri
hakemlik yaptım. Reddettiğiniz askeri mahkeme dosyalarını
inceledim. Boş kağıda imza atılması ile askeri mahkeme dosyasındaki
evraklara bakıldığında, sahte olarak düzenlenmesi mümkün değil.
Attığınız imzaların boş kağıda atıldığını söylüyorsunuz ancak,
yazım kurallarına göre evrakların aslına uygun olarak düzenlendiği
görülüyor. Buna ne diyeceksiniz?
İlker Çınar: Ben bunun cevabını daha önce vermiştim. Boş sayfalar
imzaladım. Önüme ne getirdiyseler imzaladım.
Av. Tuğrul: Kaç tane boş kağıda imza attınız?
Çınar: Bana ne getirdiyseler imzaladım. Bana bir sürü boş kağıt
imzalattılar. Çoğunlukla boştu.
"SAHTE DEDİĞİN EVRAKLARIN ALTINDA KİMLERİN İMZASI VAR, BİLİYOR
MUSUN?"
Av. Saim Tuğrul: Askeri mahkeme dosyasındaki evrakların hepsinin
sahte olduğunu söyledin. Ancak askeri mahkeme kararıyla ilgili
dosyaya baktığımızda, şu anda Anayasa Mahkemesi Üyesi Nuri
Necipoğlu, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başsavcısı Hakim Albay
Hasan Mutlu, Askeri Yargıtay Üyesi ve Uyuşmazlık Mahkemesi Üyesi
Hakim Albay Haluk Zeybel, kararı veren o zamanki hakim asteğmen
olan ve şu anda Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nde
tetkik hakimi olarak görev yapan hakimi ve iddianameyi hazırlayan
ve şu anda İzmir Barosu’nda avukat olan Aydoğan Yolyapan’ın
imzaları var. Bu isimleri sahte evrak hazırlamakla mı
suçluyorsun?
Çınar: Ben onların tamamını tanımıyorum.
Mahkeme, duruşmaya ara verdi.
(İHA)