Zentürk'ün belgesel projeleri
Abone olGazeteci ve televizyoncu Ardan Zentürk, şu sıralar maddi destek bulursa çok güzel belgeseller çekecek. Zentürk'ün işlemek istediği konuları Halit Kakınç anlattı...
Gazeteci ve televizyoncu Ardan Zentürk, oğlunu da yanına alarak
belgesel çekmeye soyunmuş. Halit Kakınç, yakın arkadaşının
belgeselleştirmek istediği konuları adlı yazısında anlatmış...
Gazeteci ve televizyoncu dostum Ardan Zentürk ve oğlu Özgür, müthiş
bir baba-oğul. Maddi destek bulurlarsa, belgeselini çekmek
istedikleri öyle öyküleri var ki, olağanüstü. Siz de okuyun. Bu
keyfi paylaşalım:
‘Herşey 19. Yüzyıl Amerikası’nda, Florida’daki Seminole
Savaşları’nda görev alan Teğmen George H. Crosman’ın, develerin
Osmanlı Ordusu’nda olduğu gibi, lojistik destek sınıfında
görevlendirilmeleri fikri ile başladı.
Crosman’a göre, develer, çöl şartları altındaki Teksas, New Mexico,
Kaliforniya ve Florida gibi eyaletlerde taşıma için o güne kadar
kullanılan katır ve öküzlere göre daha dayanıklı hayvanlardı.
Crosman, Binbaşı Henry C. Wayne’i Washington’da bulup ikna edene
kadar pek ciddiye alınmadı. Wayne, Missisipi Senatörü Jefferson
Davis’i bilgilendirdi ve senatör sayesinde, 3 Mart 1855 tarihinde
proje için Amerikan Kongresi’nden 30 bin Dolarlık bir karar
çıkarttı.
3 Haziran 1855’te, Amerikan Ordusu’na ait Supply nakliyat gemisi,
Teğmen David Dixon Porter komutasında ve proje sorumlusu Henry C.
Wayne’in de katılımıyla demir aldı.
Tunus, Malta, Yunanistan ve Türkiye’yi ziyaret eden gemi, Osmanlı
yönetiminin özel izniyle, Mısır’dan temin edilen 33 deve ve
bakıcılarıyla birlikte Amerika’ya geri döndü.
Develere karşılıkmartini tüfekleri
ABD, o sıralarda, develerin imparatorluk sınırları dışına
çıkartılmasını yasaklamış olan Osmanlı yönetimini, gelişmiş Martini
tüfeklerinden vererek ikna edebilmişti. Böylelikle, Türkler’le
Amerikalılar arasındaki ilk savunma amaçlı ilişkinin de adımı
atılmış oluyordu.
Edward Fitzgerald Beale’nin Haziran 1857 tarihinde, El Paso ile
Kolorado Nehri arasında kalan ve henüz keşfedilmemiş olan
topraklara, 25 deve, 44 asker, 2 deve bakıcısı ile gerçekleştirdiği
başarılı keşif gezisi, ABD’nin güney eyaletlerinde bugün bile
anlatılıyor.
1857’de Beyazsaray’a başkan seçilen James Buchanan’ın yeni atadığı
Savaş Bakanı John B. Floyd’un projeye sıcak bakmaması, develerle
birlikte yaşamak istemeyen Amerikalı askerlerin şikayetleri,
zamanla develeri gözden düşürdü. 1855 yılında kurulan Amerikan
Ordusu Deve Birliği’nin kısa tarihi, böylece 1865 yılında
noktalandı.
Develerin bir bölümü hayvanat bahçelerine, sirklere ve maden
ocaklarına satıldı. Geri kalanı ise çölde doğal yaşamlarını
sürdürdü.
Porter-Wayne ikilisi, 33 deveyle birlikte Yeni Dünya’ya ayak
bastıklarında, yanlarında, develerin bakımından sorumlu iki de
Osmanlı vardı: Bunlardan Hoca Ali (veya Hacı Ali) (Daha sonra bölge
halkı tarafından Hi Jolly diye adlandırıldı) uzun yıllar, orduda,
Philip Tedro adıyla görev yaptı. Hoca Ali, 1902 yılında Arizona’da
öldü. Bölge halkı, Hoca Ali’ye duyulan saygının nişanesi olarak,
Arizona Quartzsite bölgesindeki mezarına, üzerinde deve heykeli
olan bir piramit mezar diktirdi.
Türk İlyas Bey’in oğlu Meksika’nın Atatürk’ü
Hoca Ali ile birlikte, Amerika’ya giden diğer şahıs da Rum kökenli
Yorgo idi. Daha sonra George Allen adını alan ve yaşamının geri
kalanını Los Angeles County’de geçiren Yorgo da 1906 yılında
öldü.
Hoca Ali ve Yorgo’nun yanısıra, ABD’ye başka deve bakıcısı Osmanlı
tebası insanlar da geldi. Bunlardan İlyas Bey, Amerikan Deve
Birliği’nin lağvından sonra, Meksika’da Kızılderili bir kızla
evlendi ve hayatını bu ülkede sürdürdü. Elias Plutarco Calles adını
verdiği bir de oğlu oldu.
İyi eğitim gören Elias Plutarco Calles, 1924-28 arasında, halk
tarafından Meksika’nın, ruhban sınıfından gelmeyen ilk devlet
başkanı seçildi.
Babası nedeniyle, ülkesinde El Turco olarak adlandırılan Calles,
tıpkı, aynı dönemde, Mustafa Kemal’in Anadolu’da yaptığı gibi, koyu
katolik ülkesine laikliği getirdi. Meksika’nın çağdaş bir devlet
anlayışına kavuşmasında tarihi önemi olan reformları
gerçekleştirdi.
Sıkı durun, Camel sigaralarının üzerindeki deve amblemi de bu anıya
saygı yüzünden kondu.
Amerikan Ordusu’na yardımda bulunduk. Meksika’ya da bizden biri
devlet başkanı oldu. Eh, benden bu kadar. Bu hafta sonunu, sayemde
başınız dik geçirin.
YAZI:Halit KAKINÇ