Zemzem suyunun çıktığı yeri biliyor musunuz? Zemzem kuyusu ,Kâbe-i muazzamanın Hacer-i esved köşesi karşısında bulunan, mübârek suyun çıktığı kuyu... Yeryüzünde bulunan kuyuların en hayırlısı, Zemzem suyunun mübârek kuyusudur. (Hadîs-i şerîf-Ahbâru Mekke) Allahü teâlânın İsmâil aleyhisselâma bir ihsânı olan Zemzem'in etrâfını ilk önce hazret-i Hâcer kum ile çevirdi. Sonradan hazret-i İbrâhim tarafından kazılarak kuyu hâline getirildi. İhmaller netîcesinde zamanla zemzem kuyusu kapanıp belirsiz hâle geldi. Resûlullah Efendimizin (SAV) dedesi Abdülmuttalib rüyâsındaki târife göre zemzem kuyusunu kazıp tekrar ortaya çıkardı. Kendisi ve oğulları hacılara zemzem suyu dağıttılar. Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) zamânında Abdülmuttalib'in oğlu Abbâs (radıyallahü anh) hacılara su dağıtmakla vazîfeli idi. (Eyyûb Sabri Paşa) Zemzem kuyusu Mescid-i harâm içinde Hacer-i esved köşesi karşısında ve köşeden on dört buçuk metre uzakta bir odada olup, 1,9 metre yüsek olan taş bileziği vardır. İki buçuk metre çapında ve otuz metre derinliğindedir. Bu odayı İstanbul'daki Beylerbeyi Câmii'ni yaptırmış olan Birinci Sultân Abdülhamîd Han yaptırmış olup, zemîni mermer döşeli ve duvarlara doğru meyillidir. Kuyu ağzı bu hizâdan bir buçuk metre kadar yüksektir. Târihin kıymetli yâdigârı olan bu güzel san'at eseri 1963 (H.1383)'de yıktırıldı. Zemzem kuyusu ağzını ve birkaç metre çevresini, yeryüzünden birkaç metre aşağı indirdiler. (Eyyûb Sabri Paşa, M. Sıddîk Gümüş) Bu kısa bilgiden sonra gelelim konumuzun asıl sebebine. Bu kuyu, anlaşıldığı üzere ilk zamanlar, etrafı taşlarla örülü basit bir kuyu şeklinde iken Osmanlı zamanında mermerden ve üzeri çıkrıklı bir mekanizma ile donatılmıştır. İşte ilk resimler… Bu resim, suyun ilk çıktığı kaynağın görüntüsüdür. Tabi artık bu şekilde görmenin imkânı kalmamıştır. Bu resimlerde, ceddimizin kuyu için yaptırdığı ilk mermer muhafazayı görüyoruz. Bu resimler de, kuyu üzerine sonradan yaptırılan dış binayı görüyorsunuz. Binayı yaptıran 1. Abdülhamid Han’ dır. Ne yazık bu muhteşem sanat eseri yakın bir tarihte (1963’ te) yıktırılmıştır. İçindeki Osmanlı yapımı kuyuyu da söküp kaldırmışlar ve zemini komple mermerle kaplamışlardır. Zemzem kuyusuna ulaşmak artık bundan böyle alttaki resimlerdeki gibi olacaktır. Peki kaldırıldıktan sonra uzun süre kendisinden haber alınamayan mermer kuyu muhafazası ne olmuş bileniniz var mı? Yakın zamana kadar emin olun kimse bilmiyordu. Allah’ tan Suud hükümeti insafa gelmiş de, daha önce akıbetleri kötü olan Osmanlı eserleri gibi, bu kuyu da yok olmaktan son anda kurtulmuş ve yeni yapılan bir müzeye yerleştirilmiş. Emeği geçenlerden Allah razı olsun. İşte kuyunun emekliliğinin tadını çıkarttığı yeni yeri. Şimdi, gelelim son noktaya. Bu kuyu ilk yapıldığında, sökülüp taşınmadan önce, şu anda tavaf yapılan alanda neredeydi? İşte cevap. Resimdeki yuvarlak koyu renkli mermer işaretler, kuyunun ilk yerinin işareti. Yani bir gün oralara gittiğinizde (İnşaallah, Rabbimiz tüm Hackhell ailesine genç yaşta oraları görmeyi nasib etsin) tavaf anı dışında nafile bir saatte, tavaf alanında bulunduğunuz bir sırada bu konu aklınıza gelirse, o yuvarlak işaretin önünde bir müddet durup uzun uzun bunları düşünün. Bu yuvarlak halkanın, kuyunun ilk yeri olmasından ziyade, aslında çok çok daha önemli bir olaya dikkatimizi çektiğini düşünün? Nedir o? Bu yuvarlak işaretli yer, yani kuyunun eski yeri, aslında Hz. İbrahim' in eşi Hacer' in, oğlu İsmail' e su bulmak için Safa ve Merve tepeleri arasında koşarken, oğlunu o ıssız çölde bıraktığı yerdir. Sonrasını biliyorsunuz, susuzluktan çırpındığı bir sırada, Hz. İsmail' in ayağının dibinden çıkan ilk zemzem suyu. Daha sonra üstüne yapılan kuyu.