Zekeriya Öz'ün annesinden olay sözler
Abone olSavcı Zekeriya Öz'den sonra annesi Kamil Öz'de AK Parti'ye yüklenmeye başladı. Kamil Öz, iktidarın Allah'tan korkmadığını öne sürdü.
HSYK'nın açığa aldığı savcı Zekeriya Öz'ün annes Kamil
Öz, AK Parti'ye "Ergenekon’u soruştururken de biz bu iktidarın
mağdur olduğunu düşündük. Allah’tan korkuyorlar, vicdanları
insanları var zannettik" sözleriyle yüklendi.
BU VİCDANSIZLARA...
Kamil Öz T24’ten Arzu Yıldız'a konuştu. “Alınan karara
üzülmüyorum. Üzülecek bir şey yok. Benim oğlum ziyan olmaz” diyen
Kamile Öz, “Ben yine de Allah'tan korktuğum için bu vicdansızlara
hakkımı hepsine helal ediyorum” dedi.
OĞLUM ZİYAN OLMAYACAK
Kamile Öz şunları söyledi: “Ben 10 yaşına kadar Bulgaristan’da kaldım. Daha sonra Bulgarlar bizim her şeyimizi aldı. Üzerimizdeki yorganımızdan koyunlarımıza kadar. Buraya vatanımız dedik, geldik. Allah rızkı verir. Burada da verdi. Her karışını vatanımız bildik. Ben oğluma üzülmüyorum. Çünkü inanıyorum ki benim oglum ziyan olmayacak. Bugün oğlumla ilgili birçok konu ortaya atıyorlar. Ben çocukluğumdan beri siyaseti takip ederim. Şu an 74 yaşındayım. Günlük gazeteleri mutlaka okurum. Kitap da çok okurum. Yazılanları çizilenleri hepsini okuyorum. Polislere yapılanlara çok üzülüyorum. Bu memlekete, millete hizmet ederken bunlar iyiydi, kahramandı ne oldu şimdi? Haksızlıklar sonsuza kadar sürmez. Ben polislerin ailelerine, annelerine üzülüyorum. Komşumun canı yansa benim de canım yanar. Biz böyle gördük. Memleketin geldiği duruma üzülüyorum."
ALLAH'TAN KORKUYORLAR ZANNETTİK
"Ergenekon’u soruştururken de biz bu iktidarın mağdur olduğunu
düşündük. Allah’tan korkuyorlar, vicdanları insanları var
zannettik. Yaşananlara, yaptıkları zulümlere bakınca vicdanlarının
olmadığını, insanlıktan nasiplenemediklerini de gördük. Bunlar hiç
kitap okumuyorlar bence. Bunlar ilme, kitaba değil, nasıl soyacağız
ona kafa yormuşlar. Her şeye rağmen yaşananlara, uğradığımız
haksızlıklara rağmen Allah’a şükür ediyorum. Benim oğlum hırsızlık
mı, uğursuzluk mu yapmış? Elbette bir anne olarak bunlar ona
yaşatılanlar beni üzüyor. Onların linç kampanyalarından beri
hastanelerden çıkmadım. Ölümlerden döndüğüm oldu üzüntüden. 7
çocuğumu da tertemiz yetiştirdim. Ben 6 kızım var o benim tek
oğlum. Bunları ne o ne de aile olarak biz hak etmedik. Hepimiz onun
yanındayız."
POLİSLERE DUA EDİYORUM
“Herkesin götürdüğü on metre kefen. İnsanlık, mutluluk, karakter, haysiyet satın alınamaz. Biz mutluyuz. Mutluluk da satın alınamaz. İnsana insanca davranma erdemdir. Hele adalet, adaletli olmak herkesin harcı değildir. İnsanlık yok. Vicdansızlık var. Bunun kimseye faydası yok. Biz ne kavga falan bilmeyiz. Size bir şey anlatmak istiyorum. Oğlum Bigadiç’te savcılık yapıyordu. Ben de onu ziyarete gittim. Ben gittiğimde orada çalışan kızlar pide yiyordu. Pide bitince odadaki A4 kağıdına ellerini sildiler. Oğlum birden bağırdı, 'O devletin malı, gidin marketten kağıt alın, yerine koyun' dedi.
Kızlar gitti, marketten kağıt alıp yerine koydular. İçim rahatlamıştı. Oğlum beni hiç yanıltmadı. Kimsenin bir şeyine tenezzül etmedik, etmeyiz. İstedikleri lekeyi atmaya çalışsınlar bizi tanıyanlar, onu tanıyanlar her şeyi biliyor. Gittiğimde de bana o iddiaları sormuyorlar dahi. Napalım? Memleketimiz inşallah düzelir. Ben o cezaevine koydukları polislerin aileleri için her gün dua ediyorum. Açığa almışlar oğlumu üzülecek bir şey yok. Ziyan olmayacak benim oğlum biliyorum. Ben yine de Allah'tan korktuğum için bu vicdansızlara hakkımı hepsine helal ediyorum.”