Zehirli mantarda 48 saat uyarısına dikkat!
Abone olDoç. Dr. Savaş Öztürk, zehirli mantarın esas ölümcül etkisinin 48-72 saatten sonra başlayabildiğini belirterek "Ciddi organ harabiyetiyle karşılaşıyoruz. Bunların o aşamadan sonraki tedavileri çok güç" dedi.
Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Savaş
Öztürk, mantar zehirlenmelerinin özellikle ilk ve sonbahar
aylarında, yağışların bol olduğu dönemlerde daha fazla görülen bir
durum olduğunu belirterek, Türkiye için bu konunun özel bir öneme
sahip olduğunu söyledi.
Türkiye'nin belli bölgelerinin daha çok yağış alması nedeniyle
mantar zehirlenmelerine mevsimsel olarak çok sık rastlandığını dile
getiren Öztürk, dünya üzerinde binlerce çeşit mantar bulunduğunu
ancak bunların hepsinin zehirli olmadığını aktardı.
Öztürk, her mantar zehirlenmesinin de çok şiddetli olmadığını
vurgulayarak, bu türlerin önemli bir kısmında pişirmenin ardından
zehrin kaybolduğunu, dolayısıyla insan bünyesinde oluşacak herhangi
bir olumsuzluğa sebep olmayabileceğini kaydetti.
Türkiye'de özellikle Karadeniz bölgesinde olmakla birlikte,
yeşillik alanlarda görülebilen, kaynatma, pişirme gibi işlemlere de
dirençli olan zehirli mantarlar bulunduğuna dikkati çeken Öztürk,
şöyle devam etti:
"Mantar zehirlenmelerinin hepsi çok ölümcül değildir.
Bazıları basit gıda zehirlenmesi gibi de görülebilir. Normal bir
gıda zehirlenmesinde gördüğümüz gibi mantar zehirlenmesi de
bulantı, kusma, karın ağrısı, ishal gibi bulgularla kendini
gösterebilir. Bunlara hafif zehirlenmeler diyoruz. Bu belirtiler,
mantarın kendisi üzerinde taşıdığı mikroplardan veya hazırlanma
koşullarına uygun olmamasından kaynaklanan bir süreçle de
görülebiliyor. Bu en tehlikeli durum değil. Genelde basit tedbir ve
tedavilerle atlatılabilir. Ancak ölümcül olabilen mantarlar,
ülkemizde halk arasında 'Köygöçüren' şeklinde bilinen bir mantar
türüdür. Bunun zehri hem kaynatma ve pişirmeye dirençlidir hem de
etkisi geç çıkıyor. En çok aldatıcı tarafı da
bu."
Öztürk, mantar zehirlenmesinin, kurutulmuş ya da konserve olarak da
tüketildiğinde görülebildiğini anlatarak, konuşmasını şöyle
sürdürdü:
"Mantar yendikten sonraki 8-10 saatten sonra şikayetler
çıkıyorsa bu bizim en tehlikeli gördüğümüz mantarlara benzer. Bu
mantarların tipik özelliği şikayetlerin geç dönemde ortaya
çıkmasıdır. İlk birkaç saatte şikayetler ortaya çıkıyorsa biz daha
az tehlikeli gördüğümüz mantarlara benzetiriz. Yani besin
zehirlenmesi gibi kabul edebileceğimiz bir durumdur. Ama geç
çıkıyorsa bunu tehlikeli, ölümcül olabilen mantarlar lehine
yorumluyoruz.
İlk 6-8 saatten sonra çıkan bulantı, kusmalar genelde
ilk 24 saatte tedaviyle ya da kendiliğinden geçebiliyor. Ondan
sonra bir iyileşme safhası görülüyor. İyileşme safhasında kişi
kendini iyi hissedip sağlık kuruluşuna başvurmuyor ya da sağlık
kuruluşu bazen mantar yenildiğinden emin değilse hastanın evine
gitmesine izin verebiliyor. Ancak zehirli mantarın esas ölümcül
etkisi özellikle 48-72 saatten sonra
başlayabiliyor.
Karaciğer başta olmak üzere ciddi organ harabiyeti ve
komaya giden bir süreçle karşılaşıyoruz. Bunların o aşamadan
sonraki tedavileri çok güç. Çok geç kalınıyor ve maalesef ölümcül
olabiliyor. Yüzde 30'un üzerinde bir ölüm riski istatiksel olarak
var. Bu nedenle bizim bu tür hastalarda dikkatli olmamız gerekiyor.
Kişinin sağlık kuruluşuna gittiğinde beyanı çok iyi ve net olaması
gerekiyor."