Zehirlenme ve ishale dikkat
Abone olBulantı, kusma ve ishal gibi şikayetlerle insanlar, genellikle yaz aylarında hastanelere başvuruyor.
Besin yoluyla gelen rahatsızlıkların 'mikropların sıcakta daha
hızlı üremesi nedeniyle' yazın artığını belirten uzmanlar,
alınabilecek önlemleri; "Kabuğu soyulabilen gıdaların kabuklarının
soyularak, soyulmayanların ise iyice yıkanarak yenmesi, çiğ veya az
pişmiş et yememek, çiğ süt içmemek, genel temizlik kurallarına
uymak ve sineklerle savaş" şeklinde sıralıyor.
İshal, kusma ve bazen de yüksek ateş ile ortaya çıkan, insanlara
ağız yoluyla bulaşan bazı mikroplar; 'Gastro Enterit' denilen
hastalıklara yol açıyor. Bu hastalıkların daha sıklıkla görüldüğü
dönem ise yaz ayları. Besinlerle bulaşan en önemli hastalıklar;
tifo, dizanteri, kolera, brucella ile bazı salmonella ve E.Coli
türleriyle oluşan Gastro Enterit'ler. Özellikle yaz ayları
yaklaşınca bu tür şikayetlerin artma nedeni bu mikropların bilhassa
sıcaklarda daha hızlı çoğalıyor olması. Besinlerin üreticiden
tüketiciye ulaştırılması esnasında soğuk zincirinin kırılması
halinde mikroplar hızla üremeye başlıyor. Mikropların sayısı
arttıkça hastalık riski de artıyor.
Uzmanlar; ayrıca yazın insanların denize ve havuza girmesinin ağız
yoluyla bu pis suları yutmalarına ve gastro enteritlerin artmasına
neden olduğunu belirtiyor. Çok önemli bir başka neden de sineklerin
yaz aylarında ortaya çıkması. Bilindiği gibi sinekler, çöple
yiyecekler arasında mikrop taşıyan bir köprü oluşturuyor.
Besinlerin üreticiden tüketiciye kadar ulaşmasındaki her safhayı
denetlemek gerektiğini vurgulayan uzmanlar, alınabilecek önlemleri;
"Kabuğu soyulabilen gıdaların kabuklarını soyarak soyulmayanlarda
ise iyice yıkayarak yemek, çiğ veya az pişmiş et yememek, çiğ süt
içmemek, genel temizlik kurallarına uymak ve sineklerle savaş"
şeklinde sıralıyor.
Uzmanların verdiği bilgiye göre fıstık, ceviz gibi yağlı
tohumlarda; mısır, pirinç gibi besinlerde üreyebilen küf
toksinleri, pastörize edilmemiş sütte bulunan Brucella ve en
tehlikelilerden biri olan Salmonella Türkiye'de de insan sağlığını
tehdit eden patojenler arasında yer alıyor. Patateste filizlenme
nedeniyle artan solaninin toksini, 20-30 zehirli türü olabilen
mantardaki doğal toksinler ve midye, istiridye ve kabuklu deniz
hayvanlarından geçen salmonella ve benzeri bakteri toksinleri en
sık görülenler arasında. Bunların dışında, uzak durulması gereken
yiyecekler ise şöyle;
"Elde hazırlandığı için hijyen konusunda özel önem gerektiren ve iç
sıcaklıkları zararlı mikropların ölmesini sağlayacak kadar
yükselmeyen ızgara köfteler, havasız ortamda mikropların toksin
üretme riski olması nedeniyle bütün olarak çevrilmiş tavuk,
pastörize edilmemiş sütten yapıldığında Malta hummasına
(Brusellozis) neden olabilecek peynir, vakumlu paketi açılıp kısa
sürede tüketilmeyen sosis ve salam. Hazırlandıktan sonra soğutucuda
tutulmayan sütlaç, kazandibi, muhallebi, dondurma gibi sütlü
tatlılar, çiğ yumurtadan yapılan mayonez; iyi yıkanmamış marul,
salata, maydanoz gibi sebzeler"
Türkiye'de her yerde en güvenilir yiyeceğin yoğurt olduğunu
belirten uzmanlar, ızgara ete kıyasla pişmiş tencere et yemekleri;
sebze, sarma ve dolma gibi zeytinyağlı yemeklerin de güvenilir
olduğunu ifade ediyor.
Herhangi bir zehirlenme durumunda ishal ve kusma ile kaybedilen
sıvı ve elektrolitlerin serumla yerine konması ve eğer etken bir
mikropsa antibiyotik tedavisi gerekiyor. Uzmanlar, ev koşullarında,
ağızdan sıvı ve elektrolitler kusma ve mide bulantısı nedeniyle
yerine konamıyorsa veya ateş yükselmişse, hemen bir sağlık
kuruluşuna başvurulması konusunda uyarıyor.