Zehir tacirlerinin pandemi sürecinde yöntemi ortaya çıktı: Kurye kılığına girdiler

Türkiye’de son dönemde yaygınlaşan motokuryelik, pandemi sürecinde uyuşturucu tacirlerinin de yeni satış yöntemi haline geldi. Motosikletli Kuryeler Derneği (Motkurder) Başkanı Mustafa Özdemir, “Özellikle pandemi döneminde sokağa çıkma kısıtlamasını delmek için kendilerini motosikletli kurye gibi gösteren uyuşturucu tacirlerinin sayısı çok arttı” dedi.

Kovid-19 döneminde bazı e-ticaret firmaları ile sanal yemek alışverişi uygulamalarının motokurye sayısını artırması ile birlikte kontrolsüz şekilde büyüyen motokurye sistemi, uyuşturucu tacirlerinin de yeni transfer yöntemine dönüştü.

Bekçilere yakalandılar
Uyuşturucu tacirleri son olarak İstanbul’da çarşı ve mahalle bekçilerince yakalandı. Bir e-ticaret şirketinin çantasını taşıyan bir motokuryeyi çeviren bekçiler, çantada çok miktarda uyuşturucu yakaladı. Şüphe üzerine durdurulan paket servis aracındaki şahsın da, “evime götürüyorum” dediği market malzemeleri kontrol edildiğinde, yağ tenekesine çok miktarda uyuşturucu gizlendiği tespit edildi.

"Aramızdaki çürükleri ihbar ediyoruz"
Özdemir, bir grup gazeteciye yaptığı değerlendirmede, özellikle Kovid-19 ile mücadele döneminde motokuryelerin sokağa çıkma yasağından muaf olması nedeniyle uyuşturucu tacirlerinin bu yönteme yöneldiklerini belirterek, “Biz motokurye arkadaşlarımızın nasıl giyinmesi ve çalışması gerektiğini biliyoruz, bu nedenle aramızdaki çürükleri ayırt ederek emniyete bildirmemiz de kolaylaşıyor. Maalesef son dönemde bu tarz olayla çok karşılaştık ve bu kişilerin hepsini emniyete ihbar ettik” dedi.

Bu ihbarlar neticesinde emniyet güçlerinin motokuryeleri daha sıkı takip altına aldığını ve bu şekilde hizmet veren şirketleri de denetlediğini anlatan Özdemir, şunları söyledi:

"Bu sektörü bitirdiler"
“Bazı firmaların sektöre getirdikleri esnaf kurye modeli, yani kuryelere şahıs şirketi kurdurularak çalıştırıldıkları yöntem, sektörü adeta bitirdi. Bu yöntemle bu şirketler kendileri ile çalışacakları insanlara önce gidip bir şahıs şirketi kurmalarını söylüyor ve ardından da bu şahısları ikili sözleşme ile çalıştırıyor. Böylece çalışanlara karşı da hiçbir sorumluluk taşımıyorlar. Yani paketlerinde bir uyuşturucu maddesi dahi çıksa ‘bu kişi benim çalışanım değil’ diyerek kenara çekilebiliyorlar.

Bizim önerimiz biran önce Mesleki Yeterlilik Kurumu tarafından verilecek meslek belgelerinin sektörde zorunlu kılınması ve sektörün denetime kavuşmasıdır.”