Zana: Bize rehin muamelesi yapılıyor
Abone olBundan sonrakı duruşmalara katılmama kararı alan Leyla Zana "Bizi siyasi rehine muamelesi yaptılar" dedi.
Ankara 1 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde (DGM) görülen
davanın bugünkü duruşmasına sanıklar katılmazken, duruşmaya
katımayacaklarına dair dilekçenin gelmesi beklendiği için, davanın
görülmesine bir buçuk saat gecikmeyle başlandı. Duruşmada, Mahkeme
Başkanı Orhan Karadeniz, eski milelvekillerinin mahkemeye faks ile
gönderdikleri, duruşmaya gelmeme nedenini açıklayan dilekçeyi
okudu. Zana ve arkadaşları mahkeme gönderdikleri dilekçede Adalet
Bakanlığı'nın kendileriyle ilgili basına yaptığı açıklamalar ve
hükümetin AB ekseninde yürüttüğü politikalar nedeniyle duruşmalara
katılmayacaklarını ve savunma yapmayacaklarını belirttiler.
Duruşmada tanık Ali Dursun'un talimatla alınan ifadesi okundu.
Dursun ifadesinde, PKK'ya kendi isteğiyle katıldığını ve Zana'yı
tanımadığı belirtti. Babasının Zana'yı 'Oğlumu kandırarak dağa
çıkardı' sözlerinin kabul etmeyen Dursun, babasının durumu
kabullenmediği için böyle bir ifade verdiğini belirtti. Duruşmada
söz alan eski imilletvekillerinin avukatı Yusuf Alataş.
müvekkilerinin bundan sonraki duruşmalara katımayacaklarını ve
savunma yapmayacaklarını bildirdi. Davanın hukuki zeminde görülmesi
ve siyasi şova dönüştürülmemesi için çalıştıklarının belirten
Alataş, "Bu nedenle davayı kitlesel zemin yapmadık" dedi. Hükümetin
dava ile ilgili tavrını eleştiren Alataş, " Bu dava ile ilgili
devlet ve hükümet temsilcilerinin verdiği cevap, 'Efendim biz AB
uyum çerçevesinde yasaları çıkardık, AİMH verdiği karar
doğrultusunda yeniden yargılama yaptık. Bizim bundan sonra
yapacağımız birşey yok. Biz yargı üzerine baskı yapamayız'
şeklinde. Bu açıklamayı yapan hükümet diğer taraftan yaptığı
açıklamalarda, 'Onlar siyasi suçlu değil, terör suçlulardır diyor.
Bu mesajı dava ile ilgilenen yurtdışındaki kuruluşlara, topluma ve
mahkemeye veriyor. Bu açıklamalarla yargı üzerine baskı yapılmıyor
mu?" diye konuştu. Hükümeti eleştirmeye devam eden Alataş,
"Hürriyet Gazetesi'nde 'KADEK'e karşı Zana' haberiyle ilgili
hükümetten hiçbir tepki gelmedi. Bu davayla ilgili yabancı bir kişi
ve kurum birşey söylese bizim yetkililer iğne batmış gibi refleks
veriyor. Ama bu haberi yalanlamadılar. Müvekkillerime siyasi rehine
muamelesi yaptılar" dedi. Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in 'Zana ve
arkadaşları mahkemeye hakaret ediyor', 'Siz ilgi gösterdiğiniz için
dışarı çıkmak istemiyor' yönünüdeki açıklamlarını da eleştiren
Alataş, "Mahkeme Heyetine hakaret edildiğine dair, ne basında ne de
her davayı izleyen yabancı parlamenterlerin, her duruşmaya bir
üyesini gönderen TBMM İnsan Hakları Komisyonu'nun tek bir
açıklaması yok. Buraya gelmeleri mahkemeye hakaret olarak
algılanıyor. Bu nedenle müvekkilerim bundan sonra duruşmalara
katılmama ve savunma yapmama kararı aldı" dedi. Müvekkilerinin 10
yıldır hukuk mücadelesini verdiğini dile getiren Alataş,
"Müvekkilerim yargıya olan ininçlarını kaybetmişlerdir. Bu ülkeyi
yöneten siyasetçiler başlarının ellerinin arasını koyup
düşünmelidirler. Hiç kimse sorumluluğunu başkasının üzerine atarak
sorumluluktan kaçamaz" dedi. Müvekkilerinin cezalarının dolmasına
15 ay kaldığını belirten Alataş, halen müvekkilerinin tutuklu
yargılanmasına bir anlam veremediklerini söyledi.