Zamandan Çölaşana destek

Abone ol

Köşesinde sık sık Zaman gazetesini eleştiren Emin Çölaşan'a, Dumanlı'dan destek geldi.

Çölaşan"ın kitabını mutlaka okumak gerekiyor

Başlık sizi şaşırtmış, hatta kızdırmış olabilir. Bu sütunda zaman zaman ciddi biçimde atıştığımız oldu çünkü. O yüzden "Durup dururken Emin Çölaşan"ın kitabını niçin tavsiye ediyorsun?" diyebilirsiniz. Hemen baştan söyleyeyim ki durup dururken yapılan bir tavsiye değil bu. Çölaşan, uzun yıllar önce yaptığı röportajları “Unutulmayan Söyleşiler” başlığı altında geçen ay yeniden neşretti. İlk baskısı altı yıl önce yapılan kitap, piyasada bulunamıyordu. Geçen ay kitabın 4. baskısı yapıldı. Doğan Kitap tarafından yayınlanan kitap gerçekten de “tarihe düşülen notlar”dan oluşuyor. Eğriye eğri; doğruya doğru; Çölaşan"ın bu kitabı gerçekten okunmaya değer bir eser. 1984-89 yılları arasında Hürriyet ve Milliyet"te yayınlanan röportajlardan güzel bir seçki yapılmış. Söyleşiler bugün yapılmışçasına yeni ve sıcak.

En uzun mülakat, Hürriyet"in eski sahibi Erol Simavi ile yapılmış. O meşhur röportajı, orada geçen “basın birinci kuvvettir” iddiasını; daha doğrusu o iddianın psikolojik arka planını hatırlamakta fayda var. Simavi"nin masonluk üzerine -bu arada kendi masonluğu üzerine de- söyledikleri ilginç. “Mason biraderler”i ile ilgili açık yüreklilikle söylediği sözler kadar, darbeci subaylar ile ilgili ifade ettikleri de bir tarihî vesika oldu. Simavi"nin anlattıklarından basının son çeyrek yüzyılda aldığı mesafeyi de görebiliyorsunuz.

Bazı röportajlar yürek burkuyor. Mesela Yassıada Komutanı Tarık Güryay"ın bazı itirafları darbe döneminde insana duyulan saygının nasıl ortadan kalktığını bütün dehşetiyle gözler önüne seriyor. Aynı duygu yoğunluğunu “emekli ihtilalci” Turgut Alpagut"un söyleşisini okurken de yaşıyorsunuz. Hatta darbeciler ile bugün hâlâ aktif gazetecilik yapan bazı kişiler arasındaki ilişkiye şaşırıp kalacaksınız. Ali Elverdi Paşa"nın 21 Mayıs 1963 gecesi yaşadıkları ve o röportaja gösterilen tepkiler de tarihî değer taşıyor.

En yürek burkan söyleşiler son kısma saklanmış. Kıbrıs Barış Harekâtı sırasında yanlışlıkla vurulan kendi gemilerimiz olayın birinci şahitlerinin ağzından anlatılmış. Tam bir trajedi aslında... Kitap neşeli söyleşilere de yer vermiş. Mesela Öztürk Serengil röportajı ilginç hatıraları gündeme getiriyor...

Başta da dediğim gibi; hakkını teslim etmek lazım: Emin Çölaşan"ın Unutulmayan Söyleşiler adlı kitabı herkesin kitaplığını süsleyebilecek kalitede önemli bir eser. Çünkü kitap sadece geçmişe, geçmişin muhasebesine çağırmıyor insanı; bugüne, bugünün doğru anlaşılmasına da yardım ediyor...

Yazı: Ekrem Dumanlı
Kaynak:

Günün Önemli Haberleri