Zaman yazarına göre asıl hedef bu!

Zaman si yazarı Ali Bulaç hükümet ve cemaat kavgasına iki tarafı da eleştirerek bu defa farklı baktı! Bulaç bu olayları dışarıdan asıl organize edenlerinin amacının başka olduğunu ve bundan herkesin zararlı çıkacağını savundu.

Bulaç cemaate yakın medya grubunun operasyona sahip çıktığını ve daha düşük düzeyde yayın yapması gerektiğini söyleyerek eleştirdi. Ancak Bulaç'a göre cemaatin sahiplenme nedeni operasyonun parçası olması değil tamamın dershaneler!

Bulaç yazısının sonunda iki tarafı da etkileyecek çarpıcı iddiada bulundu. Devletin her yapısında her cemaate sempati duyanın olduğunu hükümetinse komplo olduğuna inanarak onları tasfiye ettiğini söyledi. Ancak Bulaç'a göre dikkat çekilmesi gereken nokta küresel güçlerin dindarları tasfiye etmesi. Çünkü asıl hedefleri bu!

CEMAAT OPERASYONLARI SAHİPLENDİ 

Hizmet’in medya grubunun “yolsuzluk ve rüşvet operasyonu”nu sahiplendiği doğrudur, bana göre daha düşük düzeyde yayın yapılabilirdi, ancak bu yayın hükümete karşı bir operasyonun parçası olması dolayısıyla değil, hiçbir siyasî değeri olmayan “dershanelerin kapatılmak istenmesi” ve “dershanelerin kapanmasına razı olunsa” bile Hizmet’e karşı başlatılmış yok edici bir operasyonun nerede duracağına ilişkin ürkütücü bir belirsizliğin bir türlü giderilmemesidir. Doğru veya yanlış Hizmet’in bu yönde algısı var. Başbakan bunu pekiştirmek için elinden geleni yapıyor.

DEVLETTE CEMAAT MENSUBU VARDIR 

Devlet içinde Hizmet eksenli “paralel yapı” yoksa Hizmet’in bürokraside sempatizanı, seveni yok demek değildir. Ancak bu her cemaat ve grup için geçerlidir. Başta valiler olmak üzere mülkî amirler, genel müdürler ve başka görevliler üzerinde kısa bir araştırma yapın, Şeyh Nazım Kıbrısi’ye kadar her cemaat ve tarikata mensup görevliye, hatta bakana rastlarsınız. Bu normaldir. Normal olmayan görevlinin amirlerinden değil, cemaat liderinden emir alması, sahiden meşru kamu otoritesine, hükümete karşı bir komplo içinde olması veya görevini hukuk dışı amaçlarla kullanmasıdır. 

AK PARTİ'YE HAK ETMEDİĞİ HALDE GÖLGE DÜŞÜRECEK

17 ve 25 Aralık operasyonlarına gelince! Kendiliğinden mi, planlı mı başlatıldı; bu önemli olmakla beraber asıl konu bunların adil yargı tarafından soruşturulmasıdır. Komplo amaçlı olsa bile adil yargılanmadıkça zanlılar temize çıkamaz. AK Parti camiasına da -hiç hak etmediği halde- gölge düşürecektir. 

İÇ VE DIŞ GÜÇLER DÜŞMAN HALE GETİRDİ 

Ancak bana göre paralel yapı, yolsuzluklar, TIR’lar olayı ve belki bundan sonra gündeme gelecekler, iç ve dış güçler tarafından etkili birer enstrüman olarak kullanılmaktadır. Hükümet, Hizmet ve diğer cemaatler birbirine düşman hale getirildi, herkes kendisine yöneltilen suçlamaları reddediyor. Ahmet Hakan’ın programında Aziz Yıldırım “İki taraf da ben yapmadım diyorsa, demek ki yapan biri var, Gladio mu?” diye sordu. Yıldırım’ın işaret ettiği örgüt NATO tarafından operasyonel amaçlarla kurulmuştur. Örgüt olarak “Gladio” kalmamışsa da, misyonu uykudan uyandırılmış bulunuyor.

DEVLET KURUMLARINDAKİ DİNDARLAR KENARA İTİLMESİ ASIL HEDEF

Türkiye ve Ortadoğu, köklü bir dönemden geçiyor. Dinî grupların tamamını hedef alan küresel ve bölgesel bir operasyon söz konusu. Devlet ve kamudaki dindar kesimlerin sistemin kenarına itilmesi hedeflenmektedir. Tasfiye kimi yerde darbelerle, kimi yerlerde tasfiyelerle yürütülüyor. Türkiye’de hükümet Hizmet’in kendisine komplo kurduğuna inan(dırıl)mış durumda.

HERKES ZARARLI ÇIKACAK

Bu ve başka faktörlerin etkisinde panikatak halde ateşin üzerine körükle gidiyor. Hâlbuki sürecin sonunda herkes zararlı çıkacak.