Zaman İHLlileri değiştirdi
Abone olİmam Hatip Liseli'ler artık değişti. Gözyaşı gecelerinin yerini tiyatrolar, ilahilerin yerini ise Eminem'ler aldı.
İmam Hatip Liseli'ler artık değişti. Gözyaşı gecelerinin yerini
tiyatrolar, ilahilerin yerini ise Eminem'ler aldı. Türkiye gazetesi
yazarı Sabahat Emir, Tempo'nun İmam Hatip Liseleri'yle ilgili
sorularını yanıtladı.
Soru şu: İmam Hatip Liseleri’nde tam olarak ne
öğretiyorlar, hangi dersler var?
Gelin biz bu soruyu
biraz daha genişletelim. İmam Hatip’liler hangi kitapları okurlar,
nasıl giyinirler, hangi filmleri seyrederler? En önemlisi bir İmam
hatipliyi “işte bu imam hatiplidir” diye tanımak mümkün müdür?
* * *
Önce...
Bütün imam hatiplileri birbirine bağlayan bir “imam hatipli ruhu”
vardı.
İmam Hatip Liseleri, kızlar ve erkeklerin ayrı okuduğu liselerdi.
Genelde bütün imam hatipli kızların bir başörtü bağlama şekilleri
vardı. Bu bir gelenek gibiydi, herkes üst sınıflardaki ablalarından
görür ve öyle bağlardı. Okulun belirlediği bir model dayatması
değildi yani.
İmam Hatip liselerinde normal liselerde olan bütün derslerle
birlikte, Kur’an-ı Kerim, Arapça, Fıkıh, Hadis, Kelam ve Tefsir
dersleri okutulur. Bu kitaplar bildiğimiz heyetlerin hazırladığı
ders kitaplarıdır. Bu dersler temel İslam kültürünün aktarılması
açısından çok önemli bulunur ve üzerinde yoğun çalışılırdı.
İmam Hatip liselerinin kızların okuduğu bölümlerde en belirgin
özelliği elbette derslerden ziyade başörtüleriydi. Bir de diğer
lisedeki kızların formalarına nazaran etek boyları daha uzundu.
Yine o dönemlerde mutlaka okul dışındaki yaşamlarında uzun
pardösüler giyerlerdi.
* * *
Bizim dönemimizde bütün imam hatiplilerin öncelikli olarak
okudukları yazarlar ve kitapları; Ahmet Günbay Yıldız’ın Yanık
Buğdaylar, Figen ve Aynada Batan Güneş’i, Şule Yüksel Şenler’in
Huzur Sokağı, Hekimoğlu İsmail’in Minyeli Abdullah’ı, Mehmet
Zeren’in Özyurdunda Garipsin’idir. Okunan dünya klasiklerini
saymıyorum. Sonrasında ise Rasim Özdenören, Cahit Zarifoğlu, Necip
Fazıl Kısakürek, Mehmed Akif ve Sezai Karakoç, İsmet Özel ve Ali
Bulaç okunurdu. Arapça tercüme eserlerden favori yazarlar Seyyid
Kutub, Hasan el-Benna, Ali Şeriati ve Mevdudi’dir. Bu kitaplar
tavsiye ile elden ele dolaşırdı.
İmam Hatipli kızlar Eşref Ziya Terzi’nin de aralarında bulunduğu
grupların seslendirdiği Bir Güneş Doğuyor, Adı İçin Yaşamak,
Kalksam ve Dirilsem’i, Mehmet Emin Ay’ın “Selam İmam Hatiplim”i,
Ömer Karaoğlu’nun Şehit Tahtında Rabbe Gülümser, Doğ Ey Güneş,
Hesap Sor Bana, Özlem, Sızı albümlerini ezbere bilirler, genelde
spor komlekslerinde verilen konserleri ise kaçırmazlardı. Bu arada
iddialı hit albümü İlk Cemre’yi unutmamakta fayda var.
Feza Sineması’nda her yıl düzenlenen Haşim Aktan’ın organize ettiği
Gözyaşı Geceleri’ne gidilirdi. Fetih Geceleri, Gençlik Geceleri’nde
boy gösterirdi İmam Hatipliler. Bu toplantıların çoğuna Recep Tayip
Erdoğan da o dönemlerde katılırdı. İbrahim Sadri, Hüseyin Goncagül,
merhum Hasan Nail Canat’ın oynadıkları Başkasının Ölümü, Bana
Mahşeri Anlat, Şeytan Üssü Haber Merkezi, Bir Avuç Ateş, Sen
Nerdesin, Bir Adam Yaratmak, Para gibi tiyatro oyunlarına mutlaka
gidilirdi.
Minyeli Abdullah, Bize Nasıl Kıydınız, Yalnız Değilsiniz, Zeynepler
Ölmesin, Birleşen Yollar, Çağrı, Çizme, Sürgün gibi filmleri o
dönemde seyretmeyen bir imam hatipli yoktur sanırım.
Siyasi içerikli dergilerden aylık olanlar Mektup, İslam, İzlenim,
Selam, Yaşar Kaplan’ın yönetiminde çıkan Bu Meydan, Mehmet Metiner
ve Hüseyin Okçu’nun Girişim dergisi, haftalık dergilerden Cuma,
Vahdet ve Yörünge dergileri, Ali Bulaç ve İbrahim Sadri’nin
birlikte çıkardığı Kitap Dergisi en çok takipçisi olan yayınlardı.
Ayrıca zaman zaman cılız denemeler halinde yayınlanan mizahi
içerikli dergilerden Cıngar, Filit, Ustura, Dinazor’un takipçileri
de az değildi. Ayrıca aileye hitap eden Gülçocuk, Kadın ve Aile,
İlim ve Sanat, Sızıntı ( Sızıntı dergisinin temel özelliği, “abone
olunur ve okunmaz”) gibi dergiler okunurdu.
* * *
Dünden bugüne imam hatiplilerde neler değişti derseniz...
Şimdi.
İmam hatip ruhu diye bir şey kalmamıştır. İmam hatipler karma
liselerdir. Başörtüsü İmam Hatip Liselerinin en belirgin özelliği
değildir.
Artık imam hatipli kızlar da pardösüler giymiyor. Yine forma
etekleri diğer liselerden uzun olmakla birlikte dışarıda illa dış
kıyafet olarak pardösüler kullanılmıyor. Kendilerine yakışan özgün
kıyafetler tercih ediliyor. Son yılların moda trendi ise yaz
aylarında sıkça göreceğimiz dizaltı etek ve renkli çoraplar.
Minyeli Abdullah filmleri, Ahmet Günbay Yıldız’ın hidayet romanları
artık rafa kalktı.
İslami içerikli müziklerden pop, hiphop, rap müziklerine geçiş
oldu.
Refah partisinin belediyelere gelmesiyle birlikte şehir
tiyatrolarına gitme geleneği başladı.
Şimdilerde imam hatip enerjisini az da olsa taşıyanlar Gerçek
Hayat, Semerkant, Anadolu Gençlik, Yeni Dünya, Altınoluk, Umran
dergilerini okusalar da bu genelin içinde küçük bir azınlığa hitap
ediyor.
Uzun lafın kısası imam hatiplerin üzerinde yoğunlaşan baskılardan
dolayı ne eski imam hatiplilik kalmıştır. Ne de imam hatiplilik
iddiası.
Dünden bugüne pek çok şey değişti. Bir imam hatipliyi, “işte şu
imam hatipli”dir diye tanımlamak eskisi kadar kolay değil. Artık
elden ele dolaşan kitaplar yok gibi, herkes kendi bildiğince
okumalar yapıyor ya da eskisi kadar okunmuyor. Kendisi imam hatipli
olan anne babalar, çocuklarını imam hatip liselerine göndermiyor.
Belki istenen, belki de istenmeyen bir şeyler oluyor. Ama
oluyor.
Tempo