Zaman gazetesi köprüleri attı
Abone olDoğan Grubu dışında bir tek Zaman kalmıştı. Ancak Yazıcıoğlu kazası bardağı taşıran son damla oldu.
Zaman gazetesi Basın Konseyi'nden ayrıldığını açıkladı.
Haberi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı köşesinden
duyurdu.
Gerekçe ise Yazıcıoğlu kazasında dağ başında helikoptere alınmayan
CHA muhabirine karşı Basın Konseyi'nin tepki vermemiş olması..
Zaman grubu dışında konseyde kalan başka bir grup yoktu. Bu
istifayla birlikte Basın Konseyi tamamen Doğan Grubu gazetelerinden
oluştu..
Dumanlı diyerek son noktayı koyduğu
yazısında meteorolojinin açıkladığı hava raporları karşısında
konseyin özür dilememesine fena halde içerlemiş.
Dumanlı'yı dinliyoruz:
"(...)İplerin kopmasına sebep olan son olay, herkesin malumu.
Muhsin Yazıcıoğlu'nun hazin vefatı sırasında dağ başında bırakılan
CİHAN muhabiri ile ilgili bütün meslek örgütleri harekete geçtiği
halde Basın Konseyi Başkanı ve yöneticileri anlamsız bir savunma
psikolojisi geliştirdi. Hiçbir insaf ölçüsüne sığmayacak bir
muameleyi içine sindirebilen Konsey, bu konudaki eleştirileri bir
türlü hazmedemedi.
HAVA SICAKLIĞI 13 DERECE DEĞİLDİ
Basın Konseyi dağ başındaki akreditasyon olayının altında
ezildi. Ezilmenin getirdiği mahcubiyet, zamanla hırçınlığa dönüştü
ve yanlışlığı savunacağım derken cerbeze yapmaya kalktılar. Mesela
Basın Konseyi olay gününde hava durumunun 13 derece olduğunu
rivayet etti. Yanlış bir bilgiydi bu. Genelkurmay Başkanı İlker
Başbuğ'a verilmiş şaşırtmaca bir bilgiydi. Hava
sıcaklığının 13 derece olduğu yer K.Maraş'ın Göksun
ilçesiydi. Halbuki hadise Göksun'da değil; insanların
donarak hayatlarını kaybettiği bir yerde yaşanıyordu.
Meteoroloji'nin resmî raporuna göre gazetecinin bir kurmay albay
tarafından terk edildiği yerdeki hava sıcaklığı -5 ile -8
arasındaydı.
BİR DE HAKARETE KALKTILAR
Bu rapor açıklanınca Basın Konseyi yetkililerinden birinin ya özür dilemesi gerekiyordu ya da istifa etmesi. Defalarca istifa şansını heder edenler, bu sefer de vurdumduymazlığı tercih etti. Daha kötüsü polemik yapmaya kalkarak hakaret etmeyi denediler. Sebep? Size hakaret eden mi var? Sizi aşağılayan mı var? Tek bir şey bekleniyordu sizden: Dağ başında bir gazeteciye reva görülen kötü muameleye itiraz etmeniz. Bu kadarını da yapamıyorsanız bir meslek örgütü olduğunuzu nasıl iddia edebilirsiniz?