Zaman 2006 yılında iddialı

Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı, yeni yılda yapılacak gazetede ne tür yenilikler yapılacağını yılın ilk yazısı dile getirdi.

Yazı: Ekrem Dumanlı
Kaynak:

Her senenin ilk günleri “Bu yıl neler olacak?” sorusuna vesiledir. Gazeteler için de öyle. Çünkü gazeteler hayatın dinamizminden alır gücünü. Her şey değişirken, gazetelerin -çok iyi bir başarı yakalasa ya da öyle görünse bile- geldiği noktada çakılı kalması mümkün değil.

O da yenilenecek, gelişecek, mükemmellik yolunda mesafeler alacak; ve bütün bunlar yaşanırken öz kimliğini ve bu kimlik etrafında oluşan okur zarafetini asla unutmayacak. 2006, Zaman için önemli bir dönüm noktası. Takvimler 3 Kasım’ı gösterdiğinde Zaman 20. yaşın mutluluğuna erişecek. Bu, sıradan bir övünme temayülüyse hiçbir önem taşımıyor; ancak yeni hamleler için iyi bir sebep rolü oynayacaksa üzerinde düşünmek gerekiyor. Size bu köşede ilk defa bu kadar çok remizlerle dolu bilgi vermek istiyorum. Sebebi açık: 2006’da yapılacak hamleleri bir paket olarak düşünmek zorunda hissediyoruz. Özellikle yayını renklendirecek konular üzerinde yayın heyetimiz uzun bir zamandan beri çalışıyor. Onların kesinleşmemiş bazı gayretlerine gölge düşmemesi için rumuzlarla bazı bilgiler vermek zorundayım. Bir ay içinde karşılaşacağınız yenilikler de var, altı ay sonra tanışacaklarınız da.

Önemli bir Yorum yazarı geliyor

Çok yakında yeni bir yazar ile karşı karşıya geleceksiniz. Düşünen bir beyin, velut bir kaleme sahip o. Sadece bir üniversitenin profesörü değil; Türkiye’nin yetiştirdiği önemli bir siyaset bilimciden bahsediyorum. Zaman zaman Yorum sayfamızda yazılarını okudunuz, onun fikrî derinliğine bu sayfalarda şahit oldunuz. Tarihçi özelliğinin yanında bir zamanlar aktif siyasetin beyin gücüne de katılmış yeni bir yazar var karşımızda. Çok yakında yazılarıyla daha yakından tanıştığımızda “iyi ki Zaman’da periyodik yazmaya başladı” diyeceğinizden eminiz; çünkü aktüel konulara kuşatıcı bir nazarla bakabilecek ender isimlerden birisidir o...

Reklamları bir de onun analiziyle izleyin

Son yıllarda reklam dünyasının temel disiplinlerini iyi bilen kişilerin gazetelere yansıyan analiz ve yorumlarına rastlıyoruz. İlgi de çekiyor bu yazılar. Zaman, her geçen gün hem aldığı reklam hem de kendini reklam etmesiyle bu camiada da merak edilen bir gazete haline geldi. Okur profilinin bir hayli zenginleştiği de ortada. O yüzden Zaman’ın da reklam-mesaj-tanıtım-propaganda-pazarlama gibi birçok ayrı kalemin kesiştiği dünyaya dair söyleyecek sözleri olmalı. Yakında yeni bir isimle karşılaşacaksınız. O, reklam dünyasının çok yakından tanıdığı bir isim. Yayıncılığa da yabancı değil. Reklam ve tanıtım adına hayatımıza yansıyan görüntüleri zarif bir kalemden okuyacaksınız. Yakında başlayacak yazıların pek çok insana soğuk gelen bazı teknik sayfalara yeni bir renk katacağı aşikar...

Ekonomiyi bir de hocasından okuyun

Onu aslında iyi tanıyorsunuz. Belki yazarlığını bilmiyorsunuz. Türkiye’nin değişim sürecinde bir dönem ona ait önemli roller var. O, siyasetin hep yakınında oldu, saygın yerini hep korudu. Türk ekonomisinin en kritik dönemeçlerinde onun tahlil ve tespitleri önemli bir yer tuttu. Çünkü o siyasetteki rolü kadar, ekonomideki hocalığı ile bilindi, tanındı, takdir edildi. Zaten ekonomi konusunda doğru sonuca varmak için derinlemesine analiz yapacak bir bilgi gerekiyor. İşte bu bilginin künhüne vakıf bir hoca, yakında sizlerle bir araya gelecek, Türk ekonomisinin seyrini sizlere yorumlayacak. Onu sayfalarımızda gördüğünüzde “Hocam nerelerdeydiniz, niçin bunca zamandır ekonominin dilini bizim için şerh etmediniz?” diyecek, hocayı bağrınıza basacaksınız... Bugün ayrıca Ekonomi’de yeni bir sütun açtık. Bundan sonra vergiyle ilgili konuları uzman bir ismin, Ahmet Yavuz’un kaleminden takip edeceksiniz.

Sosyal gelişmelere yeni bir analizci

Aslında onu yakından tanıyorsunuz. Sosyoloji alanında yaptığı çalışmalar herkesin malumu. Babası, Türk tefekkür sarayının sultanlarından. Kendisi de öyle dolu, öyle kuşatıcı bir entelektüel. Son yıllardaki inzivayı hatırlatır tarzı onu daha derin analizler yapmaya sevk etti. Şimdi bu düşünceleri paylaşma zamanı geldi. Ve Zaman okuru onu öteden beri tanıyor, okuyor, seviyor. Yeni açılım söz konusu olur da Türk düşünce hayatının hanımefendisi unutulur mu hiç?

Tanıdığınız bir kalem Kültür’de

Onu da çok yakından tanıyorsunuz. Turkuaz’daki yazılarında insan sıcaklığını dupduru bir Türkçeyle hissediyorsunuz. O aslında Türk edebiyatının dünya edebiyatına açılan yeni bir marka ismi. Şimdi onun sadece pazar tadındaki yazılarını değil, edebiyat, sanat ve sosyal hayat ile ilgili düşüncelerini de okuma fırsatı yakalayacağız. Bu tarzı da seveceğinize yürekten inanıyoruz...

Hilmi Hoca tarihin bir kesitine ışık tutacak

Aslında bugün Hilmi Yavuz’un yeni yazılarını da remizlerle ifade edecektim; ancak Hilmi Hoca, köşesinde hatıralarını Turkuaz için yazacağını açıkladı. Ne yalan söyleyeyim; Hoca’ya hatıra meselesini açarken biraz endişeliydim. Ancak o, her zamanki büyüklüğü ile çok sıcak yaklaştı teklifimize, ayrıca bunu köşesinde de açıkladı. Son görüşmemizde “Bir sonraki sefere bir tomar kâğıtla gelebilirim.” demişti Hilmi Hoca. 10 yıllık bir zaman diliminde yaşadıklarını merakla bekliyoruz. Eminim, Hilmi Yavuz’un o güzel üslubuyla bir dönemin sanattan siyasete, sosyal hayattan ferdî hikâyelere kadar pek çok karesine yeniden bakma fırsatı yakalayacağız...

Turkuaz’a dikkat!

Söz Turkuaz’dan açılınca hemen söylemek zorundayım ki Turkuaz kadar hummalı bir değişim planı yapan pazar yayını yoktur. Bu yıl Turkuaz yılı olacak adeta. Görsel Yönetmenimiz Fevzi Yazıcı birinci sayfa düzeni için kollarını şimdiden sıvadı bile. İç sayfalarda da bazı tasarımlar düşünülüyor. Çok yakında yeni bir vitrin kazanacak pazar ekiniz. Ayrıca muhtevaya da yeni bir heyecan gelecek...

Tanıdığınız bir yazar hiç bilinmeyen bir üslupla karşınızda

Entelektüel kimliğiyle tanıyorsunuz onu. En zor zamanlarda en cesur yazıları o kaleme aldı. Kimsenin cesaret edemediği konulara sığ düşüncelerin kolaycılığı ile yaklaşmadı hiç. Dolayısıyla geçiştirmedi hiçbir konuyu. O yüzden kimi zaman ağır eleştiriler aldı, yerden yere vuruldu. Bazı düşüncelerine katılmamanız normal; ancak o bir düşünce adamı ve unutmamak gerekiyor ki hiçbir fikir adamı koro halinde köşe yazılarının yayınlandığı gazetelerde çalışmaz. Onu bugüne kadar ciddi konuların teorik alanlarında kalem oynatan bir entelektüel olarak tanıdınız. Şimdi Turkuaz’da yeni bir sayfa açıyor. Pazar yazılarında hayatın sıcaklığını taşıyor bize. Şehir kültüründen, modern zamanların hayata yansıyan cilvelerinden bahsediyor Turkuaz’da. Eminim bayılacaksınız. Şimdiden iki yazı göndermiş. Turkuaz kurmayları (özellikle Nihal Bengisu) öve öve bitiremiyor. Okurun da aynı sempatiyle bu yazılara yaklaşacağına inanıyorum...

Yeni çizgilerden ibretâmiz hikâyeler

Öteden beri pazar ekinde bir çizgi olsun, uzun makale ve mülakatlara ferîh-fahûr bir köşe nefes aldırsın istiyorduk. Ancak Zaman’ın ağırlığını kaldıracak çizer bulmak zor. Zaman’ın çok yetenekli çizerleri var, her biri birbirinden usta; ancak hepsinin omuzlarında büyük yük var. Yeni bir çizer ile anlaştı Turkuaz. Çizgi kaliteli, düşünce sağlam, estetik yerinde. Yakında bu güzel çizgilerle çağları aşan hikâyeler yeniden hayat bulacak. Mesnevi’den derlenen hikâyeleri bulacaksınız karşınızda. A’mak-ı Hayal gibi, sözlerdeki temsilî hikâyecikler gibi kıssalar bu çizgilerle bizi yeniden tefekküre davet edecek. Pazar eki dendiğinde çok insanın aklına eften püften konuların işlendiği, bir türlü kalite çıtasının belli bir seviyeye taşınamadığı ekler geliyor. Turkuaz bu yılki hamleleriyle çıtasını biraz daha yükseltecek; üstelik bunu yaparken insan sıcaklığını daha derinden hissettirecek...

Değişiklik sadece yayında değil

Aslında 2006’da Zaman okurunu bekleyen çok önemli gelişmeler var; ancak hepsini bugün söylemek ve bu köşeye tamamını sığdırmak mümkün değil. Üstelik bazı çalışmalar devam ediyor; sonuç alındıkça onları açıklamak gerekiyor. Ayrıca, yayını destekleyecek alanlarda da büyük hamleler bizi bekliyor. Adana ve Ankara’ya yeni matbaalarımız kurulmaya başlandı mesela. Birkaç ay içinde İzmir ve İstanbul’a da yepyeni matbaalar geliyor. KBA firması tarafından imal edilen matbaaların her biri modern teknolojinin son ürünleri. Saatte 75 bin basabilecek olan gazetemiz hem sayfa sayısını, hem renkli sayfa basma kapasitesini artırıyor. Ayrıca Zaman, Türk basınında yeni bir dönem başlatarak İstanbul ve Ankara baskı kalitesini tüm Türkiye’ye taşıyor. Yeni matbaaların devreye girmesiyle elleri boyamayan, resim ve yazıların birbirine girmediği, tertemiz bir baskı kalitesine ulaşıyor gazetemiz. Her şey daha iyi bir gazete, daha kaliteli bir ürün için. Yeni matbaaların sunacağı önemli bir imkân da ekler yapma fırsatını vermesi. Gazete boyutlarına sığdırılamayan açılımlar için teknik sıkıntıların giderilmesi gerekiyordu. Yeni matbaalar şu ana kadar yapılamayan ekler için inanılmaz bir kolaylık sağlayacak. Zaman okuru her gün daha kaliteli, daha dolu bir gazete bulacak karşısında...

İnterneti unutmadık

Gazetenin kâğıda yansıyan halinden bu kadar çok bahsedince internet meraklıları bazen alınganlık gösterebiliyor. Böyle bir şeye gerek yok; çünkü Türk basınının en kaliteli Bilgi Teknolojileri (B.T.) birimini kurmak gibi bir ideal için çırpınıyoruz. Talip Öztürk başkanlığında süper bir ekip kuruldu; gece gündüz çalışılıyor. Dünya çapında faaliyet gösteren büyük şirketlerde BT adına ne varsa Zaman’da da o olacak. Ve bu güzel kadro Zaman’ın internet sitesi için seferber olmuş durumda. Biraz sabır gerekiyor; çünkü mesele basit bir web tasarımı değil. Türkiye’de internete giren ilk Türk gazetesi olan Zaman’ın çok daha özgün bir web sitesi yapması, pek çok konuda öncülük görevini üstlenmesi gerekiyor...

Zaman okuruna sonsuz teşekkür

2006 hareketli bir yıl olacak. Umuyorum ki Zaman için unutulmaz güzellikte bir seneye giriyoruz. Bizi en çok cesaretlendiren Zaman okurunun inancı, şevki, gayreti, sevgisi. Bu teşvik sürdükçe bu gazete Türkiye sınırlarını aşan bir marka haline gelecek. Nice güzel yıllara!