'Zalimler kudurdu' diyen Devlet Bahçeli: Siviller ve masumlar barbar saldırıların canlı hedefi oldu
Abone olMHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu. Bahçeli, İsrail'in Gazze saldırılarına tepki göstererek "Kıyamet günü senaryoları tedavüle sokuldu. Zalimler kudurdu" dedi. Bahçeli, "Gazze'de kundaktaki bebeler, kadınlar, yaşlılar; tüm sivil ve masumlar barbar saldırıların, bombaların hedefidir" diye konuştu. Kılıçdaroğlu'na bazı sorular soran Bahçeli ayrıca, AYM'ye de tepki gösterdi. İşte detaylar...
MHP Grup Toplantısı'nda açıklamalarda bulunan MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin gündeminde 11 gündür süren İsrail-Hamas çatışmaları vardı. Bahçeli, Hamas'a karşılık olarak Gazze'yi günlerdir bombalayan İsrail'e sert tepki gösterdi.
Bahçeli, "Kıyamet günü senaryoları tedavüle sokulmuştur. Zalimler kudurmuştur. Savaş suçu kabul edilen beyaz fosfor bombası kullanıldığına ilişkin kanıtlar bir bir ortaya dökülmüştür. Gazze'de kundaktaki bebeler, kadınlar, yaşlılar; tüm sivil ve masumlar barbar saldırıların, bombaların hedefidir. Bebeklerin ağzında emzik değil yara izi, süt değil kan lekesi vardır." ifadelerini kullandı.
İnsanlığın gözü önünde toplu katliam yapıldığını ifade eden Bahçeli, "Sözde medeni ülkeler sırayla İsrail'in arkasında toplanmıştır. İnsan hakları savunucularına soruyorum: Alayınız neredesiniz?" diye konuştu.
ABD Dışişleri Bakanı Blinken'ın 'İsrail'e Yahudi olarak geldim' lafının yankıları halen sürerken Bahçeli de sözlerinde bu lafa değindi. Bahçeli, "Peki Müslüman Türk milleti oraya giderse olacakları hesap eden bir akıl, mantık ve izan sahibi acaba karşımıza çıkacak mıdır?" diye konuştu.
Bahçeli aynı zamanda Kılıçdaroğlu'na sorular sordu. Anayasa Mahkemesi'ne de (AYM) 'HDP' nedeniyle tepki gösterdi. İşte Bahçeli'nin açıklamaları...
"Bugüne kadar ne zaferlerle şımardık ne de yenilgiyle şaşkınlığa kapıldık. Merhum Cemil Meriç'in, 'Hiçbir zafer umulanı getirmez, hiçbir bozgun mutlak değildir' sözünü ise hafıza kayıtlarımıza nakşettik. Geçmişini bilmeyen bir insanın, kendini tanımayan bir toplumun, mazisine sırt dönmüş bir milletin kurumuş dal parçası gibi olduğunu gayet iyi biliyoruz."
"Başkaları gibi çıkarların peşinde koşmadık, koşmayız"
Biz, siyaseti yaptık mı adam gibi yaparız, şevkle yaparız, omuz omuza yaparız. Her birimiz bayrak olur, vatan olur, birbirimizin kefili ve can beraberi oluruz. Dava arkadaşlarıyla kader de keder de paylaşılır. Kefen de paylaşılır. Başkaları gibi çıkarların peşinde koşmadık, koşmayız. 2024'e doğru Diyar Diyar Anadolu temasıyla, 31 Mart 2024'e hazırlık içerisindeyiz.
"İttifak olarak yeni Türk mucizesine imza atacağız"
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin sonuçlarını 31 Mart zaferiyle perçinleyeceğiz. İttifak olarak yeni Türk mucizesine imza atacağız. Türkiye Cumhuriyeti'ni çağın ötesine sıçratacağız. Statükocu bir yapı stratejik bir düğümdür. Tam 54 yıldır çırpındık. Tam 54 yıldır dik baş, tok karın için çabaladık. Tarihimize inanıyoruz, tarihimize güveniyoruz. Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı olarak milletimizle iç içeyiz.
"Kılıçdaroğlu ve diğerleri, bakın Mehmet Akif ne diyor"
Kılıçdaroğlu ve diğerleri, bakın Mehmet Akif ne diyor: Aslını gizleyemez insan giydiği kaftanlarla / Bilmez ama kendini kandırır söylediği yalanlarla.
81 ilde aday çıkarma iddiaları sadece tantanadır. Tarih bunları bir gün mutlaka yazacaktır. Şayet bir millet, bir dava ilk zorlukta hakkından vazgeçmiş olsaydı tarih diye bir şey asla olmazdı. Biz, arkamıza değil, önümüze bakıyoruz.
Yanlış ve yalan davaları parlatmaya niyetlenenler beyhude yere oyalanan, kendilerini ve yakın çevrelerini kandıran karanlıklardır. Asıl parlayan, Türk-İslam ufkuna ışıklar salan hak davasıdır, millet davasıdır. Nihayet, bizim davamızdır. Davamız, asla karanlıkta kalmayacak; aldatanları, satanları, kaçanları, korkakları ezip geçecektir.
"İnsanımızı kazanmaktan başka bir emelimiz olmadı"
Bizim kim olursa olsun temel ilke ve ülkülerimizle çelişmeyen, ahlaki, insani ve vicdanı vasıflarını kaybetmemiş her insanımızı kazanmaktan başka bir emelimiz olmamıştır.
"Kudüs İslam'dır"
Kudüs İslam'dır. Aynı zamanda Türklüğün derin izlerini taşımaktadır. Kudüs, mukaddesatımızın namus kilididir. Gitti demekle gitmez, düştü demekle düşmez. İsrail'in demekle bu tartı bu sikleti çekmez, çekemez, çekemeyecektir. Sanmasınlar sadece Kudüs, sadece Gazze İslam'dır. Buraların taşı, kuşu, kurdu, havası, toprağı İslam'dır ve koruyucusu Allah'tır.
İsrail- Filistin çatışması: Kıyamet günü senaryoları tedavüle sokuldu
Kıyamet günü senaryoları tedavüle sokulmuştur. Zalimler kudurmuştur. Savaş suçu kabul edilen beyaz fosfor bombası kullanıldığına ilişkin kanıtlar bir bir ortaya dökülmüştür. Gazze'de kundaktaki bebeler, kadınlar, yaşlılar; tüm sivil ve masumlar barbar saldırıların, bombaların hedefidir. Bebeklerin ağzında emzik değil yara izi, süt değil kan lekesi vardır.
"Cinayete ses çıkarmayan, caninin suç ortağıdır"
Cinayete ses çıkarmayan, caninin suç ortağıdır. İsrail hunhar saldırılarına hız kesmeden devam etmektedir. Adeta toplama kampına dönen Gazze'de dökülen kanlardan, yıkılan binalardan ve gasp edilen haklardan başka bir şey neredeyse kalmamıştır. Ne hazin bir gerçektir ki insanlığın gözü önünde toplu katliam yapılmaktadır.
"İnsan hakları savunucuları, alayınız neredesiniz?"
Sözde medeni ülkeler sırayla İsrail'in arkasında toplanmıştır. İnsan hakları savunucularına soruyorum: Alayınız neredesiniz? Avrupa ülkelerinin Filistin lehine yapılan gösterileri yasaklaması utanç duyulacak bir ilkellik değil midir?
Hür ve uygar dünyanın iki yüzlü demokratları, mayası karmakarışık olan özgürlük şakşakçıları nereye sindiniz, nereye gittiniz? Ne zaman Gazze'deki bebeklerin kefenlendiğini göreceksiniz?"
ABD'li bakanın 'İsrail'e Yahudi olarak geldim' çıkışına cevap: Müslüman Türk milleti oraya giderse...
Peki Müslüman Türk milleti oraya giderse olacakları hesap eden bir akıl, mantık ve izan sahibi acaba karşımıza çıkacak mıdır? Gazze'ye insani yardımların önü kesilmemelidir. Refah Sınır Kapısı ile Gazzelilere el uzatılmalıdır. Türkiye, tarihi ve vicdani sorumluluğuyla üç uçak dolusu yardımı göndermiştir.
İsrail, saldırılara derhal son verilmelidir. İki devletli çözüm mutlaka oluşturulmalıdır. 18 Ekim 2023 tarihinde toplanacak İslam İşbirliği Teşkilatı top çevirmekten çok daha fazlasını yapacak kararlılık içinde olmalıdır.
"Hafife alınamayacak tehdit ve sorumsuzluk"
Sayın Cumhurbaşkanımızın akılcı, ahlaklı ve aktif diplomasisi desteklenmelidir. Ayrıca ABD’nin uçak gemilerini Doğu Akdeniz’e sevk etmesi hafife alınamayacak tehdit ve sorumsuzluktur. Buna misilleme olarak Türkiye'nin tatbikat kararı alması doğru ve cesur bir tavırdır. Tatbikat, meydanın boş olmadığına dair çok güçlü bir mesajdır."
Kılıçdaroğlu'na sorular sordu
CHP Genel Başkanı sorduğu soruların isabetinden çok laf olsun torba dolsun derdindedir. Geçen haftaki grup toplantısında bize sorular yöneltmiş. Pek ciddiye almadım, sorular pek iyi hazırlanmamış. Hepsi baştan savma. Sayın Kılıçdaroğlu onu bırak, Irak-Suriye tezkeresine ne diyeceksin onu söyle. Türkiye'nin milli güvenliğine yönelik ayrılıkçı hareketlere destek misin, değil misin? Söyle de duyalım. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin gerektiği takdirde sınır ötesi harekat ve müdahale için yabancı ülkelere gönderilmesine destek misin, değil misin?
Geçen hafta YSP isimli bölücü yapının dördüncü büyük kongresi yapıldı. Bu terör gösterisinin yapıldığı salonda İstiklal Marşı okunmadı, Türk Bayrağı asılmadı. Bebek katilinin posteri sahneye taşındı. Ne Kılıçdaroğlu'ndan ne de diğer kaprisli, kafaları gidip gelen ortaklarından hiç ses çıkmadı. Devlete çürümüş diyen Kılıçdaroğlu, asıl çürümüşlerin nedense üzerini örtüyor.
AYM'ye 'HDP' tepkisi
Anayasa Mahkemesi ne yapmaktadır? 2021 yılından beri HDP'nin kapatılmasına dair iddianameye ne hakla, kimlere şirin görünmek için sümen altı bekletmektedir? Bölücülüğün siyaset ayağını kırmak için daha hangi belge ve delillerin olmasına ihtiyaç vardır? Yarın Mahkeme-i Kübra'da Anayasa Mahkemesinden de davacı olacağımızı cümle aleme ilan ediyorum.
"Olan biten rezaletleri ne zaman görmeyi aklınızdan geçiriyorsunuz?"
Anayasa Mahkemesi Başkanı ve üyeleri direkt size soruyorum: Olan biten rezaletleri ne zaman görmeyi aklınızdan geçiriyorsunuz? Anayasa Mahkemesinin Kandil'le köprü kurması, teröristleri arkalaması hukuk onuruyla, demokrasiyle kesinlikle bağdaşmayacaktır. HDP ve devamında kurulan hangi parti varsa derhal kapatılmalı, bir daha da bölücü bir organizasyona ruhsat verilmemelidir."