Yüzde 15'imiz 3 milyona talim
Abone olSüreyya Serdengeçti, ülkenin yüzde 15'inin günlük 3 milyonla geçinmeye çalıştığının altını çizdi.
Merkez Bankası Başkanı Süreyya Serdengeçti, enflasyonun kalıcı
olarak düşürülebilmesi için siyasilerden piyasalara, sade
vatandaştan iş dünyasına kadar her çevreyi bilgilendirme
çalışmasına ağırlık verdi. "Mesaimin yarısın iletişim alıyor" diyen
Serdengeçti, siyasi parti genel merkezlerine brifing için gitmesine
yönelik eleştirilere ise, "Kendimizi anlatabildiğimiz her platformu
değerlendirmek zorundayız" yanıtını verdi. Serdengeçti, Bakanlar
Kurulu, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, AKP Merkez Karar ve Yürütme
Kurulu, DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar ve kurmaylarından sonra CHP
ekonomi takımını da bilgilendirmeye hazırlanıyor. Sosyal haklar
yetersiz Serdengeçti, "Fiyat İstikrarı", "Para Politikası Hedefler,
Gelişmeler, Riskler" başlıklı raporlarında enflasyonun ekonomi,
toplumsal ahlak ve piyasa davranışı üzerindeki olumsuz etkilerini
bir dehşet tablosu içinde siyasilere sunuyor. Raporlarda sıralanan
Türkiye'nin gerçekleri şöyle * 10 milyon yoksul Nüfusun yüzde 15'i
yani 10 milyon kişi günlük 2 doların altında (3 milyon TL) gelir
elde ediyor. * 30 milyon yoksun Nüfusun yaklaşık yüzde 45'i eğitim,
sağlık, kültür imkanlarından yararlanamıyor. Fiyat istikrarından
asla taviz verilemez * Fiyat istikrarından hiçbir şey, özellikle de
büyüme pahasına tavizde bulunulmamalı. * Fiyat istikrarı, ekonomik
kalkınmadan demokrasiye ve refaha kadar tüm hedeflerin ön
koşuludur. * Fiyat istikrarı sağlanırsa insanlarımız birden bire
yoksullaşmayacak, ekonomik ve ahlaki sorunlar azalacak. * Enflasyon
düştüğünde insanlar geleceklerine ve birbirlerine güven duyacaklar.
* Yüksek faiz dışı fazla hedefi sadece borç stoku sorununu çözme
amaçlı değil, kamu harcamalarındaki disiplin ve kontrolün
göstergesi. * Para politikasının temeli fiyat istikrarı olmalı. *
Mali politikalar kurala bağlanmalı, piyasa ekonomisi sağlam
temellere oturtulmalı. * 2003 Bütçesi'ndeki ek önlemler hayata
geçmeli. * Fiyatlarda geçmişe endeksleme alışkanlığından
vazgeçilmeli. * Özel sektörün ekonomideki rolü güçlendirilmeli. *
Ekonomide verimliliği artıracak yapısal reformlar hayata
geçirilmeli. * Sıkı maliye ve para politikaları uyumluluk ve
kararlılıkla uygulanmalı. * Doğrudan yabancı yatırımları teşvik
eden önlemler hayata geçirilmeli. * Ekonomik birimlere güven ortamı
sağlamak borç stokunun çevrilebileceğine dair bekleyişlerin
artmasını, dolayısıyla da reel faizlerin düşmesini sağlayacak
Kaynak : Sabah