Yüz yıllık problem çözüldü
Abone olRus bilimadamı Grigori Perelman yüzyıldır çözülemeyen Poincaré Conjecture problemini çözdüğünü iddia etti.
Sekiz yıldır tek başına çalışmalarını sürdüren Perelmann,
matematik alanında yeni bir çığır açtı. St. Petersburg’da bulunan
Rus Bilimler Akademisi Steklov Matematik Enstitüsü
profesörlerinden, Dr. Grigori Perelman, matematik tarihinin
“Poincaré Conjecture” olarak bilinen problemini çözdüğünü iddia
etti. Problemin kanıtının onaylanması belki de aylar alacak, ancak
kanıtın onaylanmasıyla matematik dünyasını yüzyıldır meşgul eden
3-boyutlu nesneler üzerine Poincaré yargısı kanıtlanmış olacak. Bu
buluşun sonuçları geometriden fiziğe birçok alanda değişime yol
açacak. Eğer kanıtı hakemli bir araştırma dergisinde yayımlanır ve
2 yıllık deneme süresince yanlışlanmazsa, Dr. Perelman Clay
Mathematics Institute taraından vaadedilen 1 milyon dolarlık bir
ödülün sahibi olacak, ve kanıt kendi adıyla anılacak. Dr.
Perelman’ın bu çalışmasıyla ilgili dedikodular Kasım ayından beri
bilim çevrelerinde dolaşıyordu. Nisan ayının ilk haftasında
Massachusetts Institute of Technology’de tıklım tıklım dolu salonda
ilk ciddi konferansını verdiğinde ise haberler doğrulandı. Dr.
Perelman 21 Nisan, 3 Mayıs tarihleri arası State University of New
York - Stony Brook’da Simons konferanslar serisinde konuşacak. DR.
Perelman: yorum için erken Dr. Perelman şu noktada yapılacak tüm
yorumların gereksiz olacağını ve Poincaré kanıtıyla ilgili
çalışmasının bir süre daha devam etmesi gerektiğini belirtti. Dr.
Perelman’ın bu konudaki çalışmasını yakından takip eden MIT
matematik profesörü Dr. Tomasz S. Mrowka, Dr. Perelman için bir
başka matematikçi olan Richard Hamilton’un fikirlerine dayandığını
belirterek “Şu anda kesin bir şey yok, ama olayı ciddiye alıyoruz,
belli ki kendisi bu konuda uzunca bir süre kafa yormuş, çalışmada
hata bulmak çok zor olacak” dedi. Nesnelerin geometrik özellikleri
üzerine Poincaré önermesi, 1904 yılında önermeyi ortaya atan Henri
Poincaré'in ismiyle anılıyor. 1904’de Fransız matematikçi Henri
Poincaré tarafından ortaya atılan Poincaré önermesi, gerildiğinde,
küçüldüğünde, burkulduğunda ve büküldüğünde formlarını yitirmeyen
nesnelerin geometrik özelliklerini üzerine çalışıyor. Dünya
yüzeyinin ince tabakası topolojistler “iki boyutlu” olarak
nitelendiriliyor. Poincaré önermesi üç boyutlu nesneler hakkında şu
yargıya varıyor: Üç boyutlu bir küre deliksiz olan tek üçboyutlu
alandır. University of Chicago matematik profesörlerinden Dr.
Benson Farb bu problemi şöyle özetliyor: “Tek bakış açısından
gözlemlendiğinde, global olarak bir nesnenin ne forma sahip
olduğunu kestirmek üç boyutlu nesnelerde zordur, bu nedenle
dünyanın düz olduğunu düşünmeleri mantıklıydı.” Poincaré önermesini
çözdüğünü iddia edip sonradan yanlışlanan birçok kanıt denemesi
var. Henri Poincaré’in kendisi de önermenin erken formlarının
aksaklıklarını göstermişti. Ondan beri birçok bilimadamı önermeyi
çözdüğünü iddia edip ortaya çıkmış ve hepsinde temel yanlışlıklar
bulunmuştu. Dr. Perelman’ın çalışmasını bilen bilimadamları, umutlu
olduklarını ancak kesin yargıya varmak için Dr. Perelman’ın
çalışmasını görmeleri gerektiğini söylediler. Benzer bir durum
1993’de Princeton Üniversite’sinden Andrew J. Wiles’ın başına
gelmişti. Wiles, Fermat’ın Son Teorem’inin kanıtını bulduğunu
açıklamış fakat sonra çalışmasında hatalar çıkmış ve bu hataları
eski öğrencisi Dr. Richard Taylor düzeltmişti. 8 yıldır yalnız
çalışıyor Dr. Perelman ise sadece Poincaré önermesiyle kalmadığını,
1970’lerde ortaya atılan geometri sistematiğini de sarsacak global
bir sistematik üzerinde çalıştığını ve Poincaré önermesinin bunu
sadece ufak bir parçası olduğunu söyledi. 8 yıldır kendi başına
çalışmış, bulgularını meslektaşları ile paylaşmamış ve
çalışmalarını yayınlamamış olmasından dolayı, Dr. Perelman’ın tezi
üzerinde hala şüphe duyuluyor. Şimdi 38 yaşında olan Dr.
Perelman’ın son makalesi bu kasımda SUNY-Buffalo Courant
Enstitüsü’nde yayımlandı. Bu makaleler, Dr. Perelman’ın
“Geometrization Conjecture” olarak bilinen üç boyutlu nesnelerin
geometrisinin karakterizasyonunu matematiksel olarak kanıtladığını
gösterdi. 19. yüzyıldan beri matematikçiler, “çokkatlı” (manifold)
adı verilen iki boyutlu alanların, eğilmez geometrik yapılar
kazandırılıp her yönden bakılıp özdeş görünmesinin
sağlanabileceğini biliyorlardı. 1950’lerde Rus matematikçiler, bu
tasarının üçüncü ve dördüncü boyutlara çıkıldığında umutsuzca
karmaşıklaştığını ortaya koydular. 70’lerin başlarında UC-Davis
profesörlerinden Dr. William P. Thurston üçboyutlu “manifold”
nesnelerinin önceden kestirilebilen çoklu homojen parçacıkların
sıralanmasından oluştuğunu önerdi ve bu teorem kanıtlandı. Dr.
Thurston bu çalışması için matematik alanında en prestijli ödül
olan Fields Madalyasını kazandı.