Yuvalarına kavuştular

Adıyaman’ın Kahta ilçesinde Mahmut Çoban adlı bir vatandaşın dağdan kestiği ağaçların kütükleriyle birlikte ilçe merkezine gelen ve biberonla beslediği üç yavru sincap, iki aylık bakımdan sonra doğaya bırakıldı.
Yaklaşık iki ay önce Mahmut Çoban adlı bir vatandaş, dağdan kesilen ağaçların kütükleriyle birlikte Kahta ilçe merkezine gelen üç sincap yavrusunu sahiplenmiş ve bu yavruları su şişesi ve pipetle yaptığı biberonla beslemişti. Sağlıklı bir şekilde büyüyen ve doğada tek başlarına yaşayabilecek duruma gelen sincap yavruları onları sahiplenen hayvan sever vatandaş Mahmut Çoban ve Doğa Koruma ve Milli Parklar Adıyaman Şube Müdürlüğü görevlileri tarafından doğaya bırakıldı. Kafesin içinde milli parklar bölgesine getirilen üç sincap, kafesten çıkarılarak doğaya salındı.

SİNCAPLARA GÖZÜ GİBİ BAKTI
Sincapları doğaya bırakmadan önce konuşan Çoban, "Bu sincaplar bize geldiğinde daha çok küçüktü. Ağacın kovuğunda çıkmıştı. Daha gözleri yeni açılmıştı. Anne sütüne ihtiyaçları vardı. Biz bunları elle besledik. İki aya yakın bunlara baktık. Bu iki ay zarfında her şeyi yaptık. Şu an doğaya bırakmak üzere getirdik ve doğaya bırakacağız. Artık eminiz, her şeyi kendileri yemeye başlıyor, yiyebiliyor. Doğada rahat bir yaşam sürebilirler. Bence bunlar doğanın bahçıvanıdır. Ceviz, meşe palamudu, badem, bu tür şeyleri hep ekiyorlar. Doğaya faydalı bir hayvan. Bence bunların doğada olması lazım. En güzeli de doğaya bırakmak. Gördüğünüz gibi bana da alışmışlar. Direkt yanıma da geliyorlar. İnsana da alışkınlar. Isırma da yok. Bırakacağız" dedi.
Mahmut Çoban, konuşmasının ardından sincapları teker teker doğaya bıraktı. Kafesten çıktıktan sonra kısa süre ağaca çıkmayan sincaplar, daha sonra ağaçlara tırmandı. Ağaçların yapraklarını ve meşe palamutlarını yiyen sincapların doğaya kısa sürede adapte olmaları dikkat çekti.
Sincaplar doğaya bırakıldıktan sonra onları her gün biberonla besleyen Mahmut Çoban, “Üç tane sincabımızı sağlıklı bir şekilde doğaya bıraktık. Üçü de görüldüğü gibi ağaçlara çıktı. Bunlar bana geldiğinde küçüktü. Gözleri yeni açılmıştı. Şu an üzülüyorum. Gerçekten bir baba evladından nasıl ayrılırsa benim için de öyle. Çünkü aramızda bir bağ oluştu ama sonuçta bunları yeri doğadır. Doğada da sevebiliriz, bakabiliriz. Elimden geldiği kadar bu tür hayvanlara bakarım. Elimde imkan olsa, Kahta’da bunlara bir barınak açıp bu tür bakıma muhtaç hayvanlara bakıp doğaya salabilirim. Bu işi seviyorum. Onları bıraktığım için de çok mutluyum çünkü sonuçta üç tane canı kurtardım. İnşallah herkese bu tür bir şey nasip olur. gördüğünüz gibi hepsi de şu an ağaçlara çıktı. Meşe palamudunun üstüne bıraktık. Bunlar genelde meşe palamudunda barınıyorlar. Çok rahat bir şekilde de beslenebilirler. Artık yemeklerini de yiyebiliyorlar” şeklinde konuştu.
(İHA)