Yunanistan'ı ırkçılık suçlaması

Abone ol

AB Konseyi Irkçılığı ve Ayrımcılığı Önleme Komitesi Yunanistan'ı ırkçılık yapmakla suçladı. Rapora göre Türk, Arnavut ve Makedonlar ırkçı tavırlara maruz kalıyor.

Yunanistan'da Batı Trakya Türk Azınlığıyla Arnavut ve Makedonların kötü muamele ve ırkçı tavırlara maruz kaldığı vurgulanarak, Atina'nın ırkçılıkla mücadelede yetersiz olduğu belirtildi. AB Konseyi Irkçılığı ve Ayrımcılığı Önleme Komitesi (ECRI), 5 Aralık 2003 tarihinde kabul ettiği Yunanistan'la ilgili üçüncü raporunu yayımladı. Yunanistan, dini ve etnik azınlıklara karşı ırkçı tavırlarla daha fazla mücadeleye davet edildi. Yunanistan'da yaşayan Arnavut, Makedon ve Türk kökenli Müslüman azınlığın kötü muamele ve ırkçı tavırlara maruz kaldığını belirten ECRI, Yunanistan'a 2002 yılında tavsiye niteliğinde bir raporla yapılması gerekenleri bildirdiğini, bunların çoğunun Yunan yetkililer tarafından yanıtsız bırakıldığını kaydetti. ECRI raporunda, dini azınlıkların, çoğunluk dinine mensup olanların önyargı ve ayrımcılığına maruz kaldığı, Batı Trakya dışında oturanların geleneklerine göre gömülebileceği mezarlıkların bulunmadığı ve Atina'da resmi bir caminin olmadığı vurgulandı. Örgütlenme hakkının ihlal edildiğini iddia ederek Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvuran bir Makedon derneğin mahkeme tarafından haklı görülmesine rağmen Yunanistan tarafından hakkın iade edilmediği, aynı ayrımcılığın Batı Trakya Türkleri için de geçerli olduğu belirtilen raporda, Yunan makamları azınlıkların örgütlenme hakkını tanımaya davet edildi. ECRI, Yunan makamlarının, ayrımcılıkla ilgili bilgi ve raporları değerlendirmesini ve gereğinde cezai önlemler almasını istedi. Batı Trakya'da yaşayan Türk asıllı Müslüman azınlığın, son zamanlarda dini özgürlükler konusunda ilerleme sağladığı kaydedilen raporda, Türkçe olarak dini yayınlar yapıldığı ve ''Batı Trakya'da eğitim kalitesinin yükseltilmesi için çalışmaların sürdürüldüğü'' belirtildi. Gelinen noktanın ''tatmin edici olmaktan uzak'' olduğu vurgulanan raporda, müftülerin atanması ve seçilmesi konusunda sorunun devam ettiği, Batı Trakya bölgesinin dağlık kesiminde ekonomik kriz olduğu ve bölge insanının iş bulamadığı kaydedildi. Raporda, daha önceki raporda Yahudi aleyhtarlığına dikkat çekildiği hatırlatılarak, Ortadoğu'da yaşananlara paralel olarak Yahudi karşıtı hareketin güçlendiği, Yahudi soykırımını anmak için dikilen anıtlar dahil mezarlık ve sinagogların zarar maksatlı saldırıya uğradığı dile getirildi. Basında Yahudi karşıtı yayınların yer aldığına dikkat çekilen raporda, Yunan makamlarından gerekli cezai önlemleri alması istendi. Başta Arnavut, Yahudi göçmen ve sığınmacılar olmak üzere diğer azınlıkların basın tarafından taciz edildiği belirtilen raporda, bazı durumlarda yargı organlarının ''ifade özgürlüğü'' kapsamında söz konusu yayınları cezalandırmadığı kaydedildi. Raporda, Yunan makamlarına, medya çalışanlarını bilinçlendirmesi ve ırkçı yayın yapanları cezalandırması çağrısında da bulunuldu. YASAL EKSİKLİKLER Önceki raporda Yunan yetkililerin Ulusal Azınlıkların Korunması Anlaşmasını, gözden geçirilmiş Avrupa Sosyal Anlaşmasını, Avrupa Göçmen İşçilerin Yasal Statüsü Anlaşmasını ve Milliyetle İlgili Avrupa Anlaşmasını mümkün olan en süratli şekilde onaylamaya davet edildiği hatırlatılan raporda, bütün bu anlaşmaların imzalandığı, ancak aradan geçen süre zarfında onaylanmadığı belirtildi. Rapor, Yunan yetkililerin UNESCO'nun, bölgesel ve azınlık dillerine ayrımcılık yapılmasını engelleyen Avrupa Eğitim Anlaşmasını imzalamak ya da onaylamak yönünde herhangi bir işaret vermediğini de ortaya koydu. Yunan yetkililerin, konuyla ilgili olarak ''iç hukuk buna yeterlidir'' savunmasını verdiği kaydedilen raporda, bu durumun anlaşmanın imzasına engel teşkil etmediği hatırlatıldı. Batı Trakya'da yaşayan azınlık dinine mensup Türk asıllı yaklaşık 60 bin kişinin Yunanistan Vatandaşlık Yasası'nın iptal edilmiş 19'uncu maddesine göre vatandaşlık hakkını kaybettiği, bu kişilerin haklarını geriye alamadığı kaydedilen raporda, vatandaşlığı geri kazanma sürecinin çok uzun sürdüğü vurgulandı. ECRI, Yunanistan'ın vatandaşlık hakkının kaybından dolayı oluşan sorunları hızlı bir şekilde çözecek adımları atması gerektiğini bildirdi. Irkçılıkla daha etkin mücadele edilmesini isteyen raporundan itibaren Yunan makamlarının, ''cezai durum gerektiren ırkçı saldırılarda düşüş oldu'' şeklinde bilgi verdiğini kaydeden ECRI, sivil toplum örgütlerinden gelen bilgilerden ve medyada yer alan ırkçı açıklamalardan anlaşıldığı kadarıyla rakamların düşmediğini, bu tür davranışlara karşı gerekli adli işlemin yapılmadığını bildirdi. ECRI, söz konusu suçlarla ilgili yasal sürecin daha yakından izlenmesini tavsiye etti. AB Konseyi Irkçılığı ve Ayrımcılığı Önleme Komitesi ECRI, Yunanistan'da ırkçılıkla mücadele edecek yasal birimlerin konu hakkında daha çok bilinçlendirilmesinin gerekliliğini de hatırlattı.

Günün Önemli Haberleri