Yunanın GİZLİ SAVAŞ planı!
Abone olYunanistan'ın gizli savaş planı ortaya çıktı. Trakya üzerinden Türkiye'ye girecekti.
ABD Dışişleri Bakanlığı, Kıbrıs krizini de içeren
1973-76 dönemine ait Kıbrıs, Türkiye ve Yunanistan arşivlerini
kamuoyunun bilgisine açtı. Arşivlerde yer alan resmi bir
istihbarat raporunda, Türkiye’nin Kıbrıs’taki 1’inci Barış
Harekatı’nın ardından Yunanistan’ın, Trakya üzerinden Türkiye’ye
saldırmayı düşündüğü belirtildi.
70’li yıllardan itibaren dünya siyasetinin gündemine oturan
Kıbrıs
krizi, ABD’yi büyük ölçüde sarsan Watergate skandalının sonucunda
Başkan Richard Nixon’ın istifa ettiği ve yerine yardımcısı Gerald
Ford’un geçtiği çok kritik bir döneme rastladı.
YUNAN CUNTASI ÖNCEDEN BELİRLENEMEDİ
Raporda, Kıbrıs’ta Yunan cuntası tarafından desteklenen darbenin
hazırlıklarının yapıldığı 3-15 Temmuz 1974 tarihleri arasında
Amerikan istihbaratının, bu darbenin geleceğini göremediği,
dolayısıyla da Kıbrıs’ta o dönem Devlet Başkanı olan Başpiskopos
Makarios’un devrilmesinin önlenemediği ve Washington’ın bu duruma
tamamen hazırlıksız yakalandığı yazıldı.
TÜRK HAREKATINI BİLİYORLARDI
Raporda, hazırlıkları 15-20 Temmuz arasında yapılan Türkiye’nin
1’inci Barış Harekatı’nin ise ABD istihbaratı tarafından
"günü bile belirlenerek" Dışişleri Bakanlığı’a
iletildiği, ancak bu bilginin kendisine ulaşmadığını ileri süren
Dışişleri Bakanlığının önlem almaması yüzünden Türkiye’nin
müdahalesinin engellenemediği kaydedildi.
YUNANİSTAN'IN TÜRKİYE'YE SALDIRISINI ABD
ÖNLEDİ
Değerlendirme raporunda, 20-25 Temmuz arasında ise Atina’nın,
Kıbrıs’a mukabele olarak Türkiye’ye Trakya üzerinden saldırmayı
düşündüğü, ancak ABD istihbaratının, bu gelişmeyi ayrıntılarıyla
önceden belirlediği anlatıldı. Bu bölümde, ABD’nin ne önlem
aldığına ilişkin hane ise "gizliliği hala kaldırılmadığı
için" sansürlendi.
Raporda, Türkiye’nin 1-15 Ağustos arasında sürdürdüğü 2’nci Barış
Harekatı’nın hazırlıklarının ise ABD istihbaratı tarafından tespit
edilemediği, dolayısıyla bunun da önlenemediği ifade edildi.
"DARBECİ SAMPSON, GORİL TİPLİ BİR GANGSTER"
Arşivlerdeki belgelerde, Kıbrıs krizi döneminde
tarihlerine göre şu ilginç gelişmeler ve açıklamalar yer aldı:
15 Temmuz 1974: Kıbrıs’taki Rum darbesinin hemen
ardından ABD’nin Atina Büyükelçisi Joseph Tasca, Dışişleri
Bakanlığına gönderdiği telgrafta, "Darbeyi (Yunan cuntası lideri
Dimitrios) Yoannides’in yaptırdığı açık" ifadesini kullandı.
16 Temmuz 1974: Yine ABD’nin Atina büyükelçiliği
tarafından bakanlığa
gönderilen telgrafa göre, Kissinger tarafından Atina’nın niyetini
öğrenmesi için görevlendirilen Tasca, Yoannides ile görüştüğünde
cunta lideri "küplere bindi", masayı yumrukladı, yere bardaklar
atıp kırdı, "15 Temmuz’da Kıbrıs, komünistlerin eline
düşmekten kurtarıldı" diye bağırdı ve bu konuyu Türkiye
ile hiç görüşmediğini söyledi.
17 Temmuz 1974: Tasca, bakanlığına gönderdiği değerlendirmede, Rum darbesinin elebaşısı Nikos Sampson’u, "goril tipli bir gangster" olarak nitelendirdi.
17 Temmuz 1974: ABD’nin Ankara Büyükelçisi
William Macomber, bakanlığına gönderdiği telgrafta, adadaki
Türklerin durumunun bariz şekilde kötüleştiğini ve Ankara’nın
birkaç gün içinde müdahale edebileceğini yazdı.
17 Temmuz 1974: Kissinger, Başkan Nixon ile
telefon görüşmesinde, aslında "komünistlere ve Doğu Bloku’na
dayanan" Makarios’un devrilmesinin "pek fena olmadığını"
belirterek, "Kıbrıs’ı ne Makarios, ne de o adam (Sampson)
yönetmeli" dedi. Nixon da Kissinger’a, çözüm yönünde "ne
uygunsa onu yapması" talimatını verdi.
18 Temmuz 1974: ABD Dışişleri Bakanlığınca
yapılan değerlendirmede, birinci önceliğin, olası bir Türk
müdahalesini ve Kıbrıs’ta iç savaşı engellemek olduğu
vurgulandı.
20 Temmuz 1974: Türkiye’nin 1’inci Barış
Harekatı’nı başlatmasının hemen ardından Savunma Bakanı James
Schlesinger, telefonda görüştüği Kissinger’a, "Türkler,
artık adanın bir bölümünü ele geçirmeden durmaz" dedi.
Kissinger ise yanıt olarak, "Hayır. Türkler, Sampson olmadan
statükoya dönmeyi kabul edeceklerini söylüyor. Eğer Türkler adanın
bir parçasını isterse ’çifte enosis’ için çalışmalıyız" diye
konuştu.
"TÜRKLER İYİ SAVAŞIR, GÜÇLÜDÜR"
20 Temmuz 1974: CIA başkanı Colby, Kissinger’a, "Artık
amaç,
Yunanistan’ı savaşa sokmamak olmalı" dedi.
21 Temmuz 1974: Nixon, Kissinger’a, "Rumlar galiba
pek savaşmıyor" dedi. Kissinger da "Türkler iyi savaşır, güçlüdür"
diye konuştu. ABD Dışişleri Bakanı, Yunanistan’ın savaşa girmemesi
durumunda, sorunun fazla büyümeyeceğini, savaş çıkması durumunda
ise ABD’nin iki ülkeye de silah vermeyi durdurması gerektiğini ve
böylece iki ülkenin uzun süre çarpışamayacağını savundu.
21 Temmuz 1974: Başbakan Bülent Ecevit, telefonla
görüştüğü Kissinger’a,
Türkiye’nin ateşkese hazır olduğunu söyledi. Kissinger da "ertesi
gün Yunanistan’da darbe olacağını ve Türk-Yunan savaşı tehlikesinin
hala sürdüğünü" anlattı.
22 Temmuz 1974: Yunanistan’da cunta devrildi ve
yönetime, sürgünde
yaşayan deneyimli politikacı Konstantin Karamanlis geldi. 23
Temmuz’da da ateşkes ilan edildi.
23 Temmuz 1974: Kissinger, kurmaylarına,
"Makarios’un geri gelmesi çıkarlarımıza uymaz. Türkleri çıkarmak
için SSCB’ye başvurabilir" dedi. Bu arada Watergate skandalından
dolayı ABD’de Nixon istifa etti, yerine Ford başkan olarak göreve
başladı.
’İNGİLİZLERİN TÜRKİYE’Yİ TEHDİDİ APTALCA"
9 Ağustos 1974: Kissinger, yeni Başkan Ford’a,
"İngilizler, Yunanistan’a tam destek veriyor ve Türklere karşı
askeri eylem tehdidinde bulunuyor. Bu hayatta duyduğum en aptalca
şeylerden biri" dedi.
15 Ağustos 1974: Türkiye’nin 2’nci Barış Harekatı
başladı. 15 Ağustos 1947: Kissinger, kurmaylarına, "Türklerden
uzaklaşmamamız gerek. Türkler, bir sonraki Orta Doğu savaşında
sorun çıkarabilir" dedi.
15 Ağustos 1974: Ecevit, Kissinger’a, ertesi gün
New York saatiye 12.00’da ateşkes ilan edileceğini bildirdi.
15 Ağustos 1974: Yunanistan’ın yeni lideri
Karamanlis, telefonla görüştüğü Kissinger’dan Türkleri Kıbrıs’tan
çıkarmalarını istedi.
15 Ağustos 1974: Kissinger, kurmaylarına,
"Yunanlıların tarafına kaymamalıyız. Amerikan karşıtı olan bu
ülkeyi (Yunanistan’ı) profesyonel şekilde desteklememeliyiz. Biz,
askeri gücümüzü bir NATO müttefikine karşı kullanmayız" dedi.
19 Ağustos 1974: ABD’nin Lefkoşa büyükelçiliği
önündeki bir Rum gösterisi sırasında ABD Büyükelçisi Rodger Davies,
dışarıdan açılan ateş sonucu öldürüldü.
KIBRIS KRİZİNDEN YUNANİSTAN SORUMLU
ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından kamuoyuna açıklanan, bakanlığın
1973-76 dönemine ait arşivlerinde yer alan belgelerde, dönemin
Başkanı Gerald Ford’un, Kıbrıs krizinin patlak vermesinden tamamen
Yunanistan’daki cunta yönetimini sorumlu tuttuğu görüldü.
Belgelere göre Ford, 20 Ağustos 1974’te dönemin Dışişleri Bakanı
Henry Kissinger ile yaptığı görüşmede, "Hatırla, bu duruma Yunan
hükümeti sebebiyet verdi ve bu, ABD ve dünya tarafından
onaylanmadı. Yunanlılar, bunu yaptığında avantajlarını kullanamadı.
Türkler ise bunu başardı" dedi.
Kıbrıs krizinin sonrasındaki dönemlere ait ilgili belgelerde de şu
bilgiler yer aldı:
2 Ekim 1974: Kissinger, New York’ta görüştüğü
sürgündeki Rum lideri
Başpiskopos Makarios’a, Başkan Ford yönetiminin, Türkiye’ye karşı
silah ambargosu ilan edilmesine karşı olduğunu bildirdi.
13 Kasım 1974: Makarios, Kissinger’a,
"Kıbrıs’taki Türk askerlerinin
sayısının azaltılması aslında bizim lehimize değil. Fazla asker,
Türkiye’nın ekonomik problemlerini daha da artırdığı için daha
iyi" dedi. Kissinger, "Bunu televizyon kameraları önünde
de söyler misiniz?" diye sorunca Makarios, "Hayır" dedi.
7 Ocak 1975: ABD’nin Ankara Büyükelçisi William
Macomber, Başkan Ford’un başkanlık ettiği bir toplantıda, ABD
Kongresinin Türkiye’ye silah ambargosu ilan edilmesine yönelik
adımlarından dolayı Türklerin çok kızgın olduğunu iletti.
Kissinger, "Bunun (ambargonun) bedelini yıllarca
ödeyeceğiz" diye konuştu.
Ocak 1975 tarihli, ABD istihbaratı tarafından hazırlanarak CIA
Başkanı William Colby’ye sunulan raporda, ABD istihbaratının, Rum
darbesini önceden kestiremediği, Türkiye’nin ilk müdahalesinin ise
günüyle belirlenmesine karşın ABD’nin buna karşı önlem alamadığı
kaydedildi. Belgelerde şu bilgiler yer
aldı:
1 Şubat 1975: Kissinger, silah ambargosu yanlısı
ve Türkiye karşıtı Kongre üyelerine hitaben, "Bu adım, bir dış
politika felaketi olur" dedi. Ancak Rum asıllı Kongre üyesi John
Sarbanes, ambargonun 5 Şubat’ta uygulamaya girmesinde kararlı
olduklarını anlattı.
5 Şubat 1975: Başkan Ford, Kongre kararı uyarınca
ambargoyu uygulamaya koydu, ancak dile getirdiği muhalefet
şerhinde, Türkiye’nin ABD’nin güvenliği için kilit önem taşıdığını
ve bu adımın Orta Doğu’da durumu olumsuz etkileyeceğini belirterek,
Kongre’den kararı yeniden gözden geçirmesini istedi.
Kaynak: Milliyet