Yunan emekliler: Sonunda drahmiye geri dönmek zorunda kalacağız
Abone olYunanistan Maliye Bakanlığı, emeklilere maaş ödemesi yapabilmek için 1000 banka şubesini açtı. Nakit ihtiyacı içindeki emekliler sabah erken saatlerden itibaren kuyruklardaydı. BBC Türkçe'den Aylin Yazan, Atina'dan gözlemlerini aktarıyor.
Yunanistan Maliye Bakanlığı, emeklilere maaş ödemesi yapabilmek için 1000 banka şubesini açtı. Nakit ihtiyacı içindeki emekliler sabah erken saatlerden itibaren kuyruklardaydı.
Yunanistan'da emekli nüfus 2 milyondan fazla, yani ülke nüfusunun yaklaşık beşte biri. Sıra bekleyenlerin çoğu bankamatik kartı kullanmayan emekliler.
Bazı banka şubeleri alfabetik sıraya göre emeklileri günlere
böldü. Piraeus Bankası ise kuyrukta bekleyen herkese, sırayla ödeme
yapmaya başladı.
Şimdilik maaşlarından haftalık en fazla 120 euro çekebiliyorlar.
Her bankanın önünde görevli var. Müşteriler içeriden sıra aldıktan sonra banka dışında kuyruğa giriyor ve sırası geldiğinde içeri alınıyor. Bankaların önü çok kalabalık olsa da, bekleyiş genel olarak sakin…
Gözlemlediğimiz 7-8 bankada da görevliler banka müşterilerine olabildiğince kibar ve sabırlı davranıyordu.
Bankalar hafta sonuna kadar açık kalacak. Pazar günü referandum var, sonrasında ne olacağını henüz kimse bilmiyor.
Emeklilerin de tek emin oldukları şey paralarını çekmek istedikleri…
Uluslararası kreditörlerin ülkeye borç vermeye devam için sunduğu koşulları oylayacakları referandum konusunda ise kafaları karışık.
"Eninde sonunda drahmiye döneceğiz"
Savunma Bakanlığı'ndan emekli 58 yaşındaki Yorgo, çok değil, 5 dakikadır sırada beklediğini söylüyor.
35 yıl çalıştıktan sonra, emeklilik yaşı gelince ekonomik krizden ötürü emekliye sevkedilmiş. Cebinde 60 euro olduğunu söylüyor. Aslında birkaç günlük ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli ama, sonrası için endişeli.
"Daha az parayla yaşamaya alışmak zorundayız. Şu anda aldığımız maaşın uzun süre yetmesi çok zor" diyor.
Günlük hayatında tüketim alışkanlıklarının değişip değişmediğini sorduğumuzda ise, sadece "daha dikkatli harcıyoruz" diyor.
Doğrudan euro ve Avrupa Birliği ile ilişkili olmasa da birçok kişiye göre, referandumda evet demek, "Avrupa'da kalmaya evet demek" anlamına geliyor.
Yorgo da böyle düşünenlerden.
"Evet diyeceğim, Yunanistan'ın Avrupa'dan çıkması ihtimalini düşünmek bile istemiyorum. Ama IMF'nin de, Yunanistan'ın şartlarını kabul edeceğini düşünmüyorum. Anlaşma sağlanması çok zor. Sonunda drahmiye geri dönmek zorunda kalacağız" diyor.
Konuşmak istediklerimizin hemen hepsi memur emeklisi. Bazılarının mutsuzluğu yüzlerinden okunuyor. Sorularımızı cevaplamayı reddedenler de oluyor.
Thanasis ve eşi de sırada.
"Sorun 120 euronun yetip yetmeyeceği değil. Sorun, bu durumun ne kadar devam edeceği. Çok endişeliyiz. Ailecek evet diyeceğiz. Acil bir çözüm bulamadığı için hükümeti suçlu görüyorum. Tahmin etmiştik böyle olacağını"
O konuşurken eşinin gözleri doluyor, yanımızdan uzaklaşıyor; "Utanıyorum ülkemin bu hale düşmüş olmasından, ama sorumlu hükümet yetkilileri" diyor.
"Günlük yaşamımız değişmedi"
Maaşlarını çekenlerden bir kısmı çevredeki kafelere oturuyor. Yunanistan'ın günlük yaşamında kahvenin yeri büyük.
Kahve keyfinden taviz veren şimdilik pek yok gibi…
30 yıl çalıştıktan sonra emekli olmuş ve 18 yıldır emekli maaşıyla geçinen Maria da, çektiği paranın şimdilik yeteceğini düşünüyor. Ama Pazar gününden sonra neler olur, bilmiyor.
"Günlük harcamalarım için çok fazla paraya ihtiyacım yok, ama sık sık dışarda yiyorum, o zaman da yetmiyor." diyor.
"Umutsuz ama sakiniz"
Referandumda "evet" de diyecek olsalar, "hayır" da diyecek olsalar, emeklilerin birleştikleri nokta, gelecek konusunda pek de umutlu olmamaları.
Geçen yıl emekli olan 61 yaşındaki Niko, "Emekli maaşı problem değil, asıl endişelendiğim mevduat hesabındaki paramız, yani birikimleriz. Onları geri alabilecek miyiz, bilmiyorum" diyor.
Niko, basında mevcut durumun olduğundan kötü yansıtıldığını düşünüyor: "Günlük hayatımızda henüz birşey değişmedi, medyanın söylediğine inanmayın. Genel olarak Yunan kanalları da, durumu olduğundan kötü göstermek istiyor, sakiniz."
Bankalar arasında gidip gelirken, "normal" günlerde çok kalabalık olan, toptancı ve perakendecilerin olduğu Aiolou sokağından geçiyoruz. Sokağın geçmiş haftalara göre daha sakin olduğunu söyleyen satıcılar şikayetçi.
"Referandumda hayır diyeceğim. Yunanistan'da birşeylerin değişmesi gerek. Yıllardır herkes kolay para kazanmak için, memur oldu, erkenden de emekliye ayrıldı." diyor bir satıcı.
O sırada yanımızdan 60-70 yaşlarında görünen bir piyango satıcısı geçiyor.
Tablasında tek tük bilet kalmış, ama yine de "işler kesat" diyor.
Ona göre insanlar "Piyangonun birgün onlara vurbileceğinden de" umutlu değil...