Yüksek yerler beyni genç tutuyor
Abone olYaşlanırken akıl sağlığını korumak için temiz dağ havasını ilaç gibi kullanın. Bulmaca çözmek yerine stresten arınmaya çalışın
Aklı fikri yerinde yaşlanmanın yolu yüksek yerlerde yaşamaktan
geçiyor. Hareketli yaşam sürüp, bol oksijen alanlar; sürekli
bulmaca çözüp, çok okuyanlardan daha uzun süre akıl sağlıklarını
koruyor.Sağlıklıyaşlanmanın önündeki en büyük problem alzheimer ve
parkinson gibi görünüyor. Türkiye'deki yaşlıların yüzde 44'ünde
Alzheimer bulunuyor. Kronik hasta sayısı yüzde 7, yatalakların
oranı yüzde 22. İşte bu engelleri aşarak kendi başına yetecek
şekilde yaşlanmak için alınacak önlemler var. Nöroloji Uzmanı Doç.
Dr. Serdar Dağ yaşlılar üzerine ilginç çalışmaları ile tanınıyor.
Onlara verdiği yaşamsal öneriler daha uzun ömürlü olmalarına
yardımcı oluyor. Doç. Dr. Dağ; beyni nasıl dinç tutacağımıza dair
sorularımızı şöyle cevaplıyor:
EĞİTİM BEYNi KORUR MU?: Eğitim sadece beyin
kapasitesinin artmasını ve zekânın verimli
kullanılmasını sağlar. Üniversite mezunu olmak, okumak,
bulmaca çözmek gibi faaliyetler beynin yaşlanmasını, yıpranmasını
ve bunamayı engelleyemez. Üniversite mezunu demans hastalarının
sayısı küçümsenmeyecek kadar fazladır. Buna karşın, doğal
ortamlarda yüz yaşına kadar gelmiş, aklı fikri yerinde insanların
çoğunun ilkokulu bile bitirmediğini görürüz ve hayrete düşeriz.
TEMİZ HAVA BEYNİ ETKİLER Mİ?: Beyin kanla taşınan
besin maddeleri ve oksijen ile beslenir. Temiz dağ havasında beyin
ve diğer organların oksijen ve yaşam kalitesi artar. Uzun süre
yaşayanlar genellikle yükseklerde yerleşen kişilerdir. Daima
hareket halinde olmak, yürümek, yüzmek beyne kan akışını arttırır,
beslenmesini düzenler ve beyni dinlendirir. Beyin için en faydalı
spor açık ve temiz alanda düzenli yürüyüştür.
STRESSİZ YAŞAM ŞART MI?: Stres altında yaşam
geçirenlerin -uzun yaşasalar bileakıl sağlığının bozulma olasılığı
çok yüksektir. Doğal ortamlarda, doğal besinlerle beslenerek uzun
yaşayanlarda stressiz yaşamın rolü sanıldığından çok daha fazladır.
Aklı fikri yerinde olanların çoğu "biraz gamsız" dediğimiz
insanlardır.
BEYİN MÖNÜSÜ
Beyin fonksiyonlarını koruyarak uzun süre yaşamak için doğal
beslenmek çok önemlidir. Bunlar araştırmalarla kanıtlandı.
B VİTAMİNİ: Bu vitamin başlıca et, balık, yağsız
süt, yoğurt, muz, yeşil yapraklı sebzeler ve kuru baklagillerde
vardır. Eksikliğinde, beyin ve beynin emirlerini uygulayan sinir
sisteminde, hasarlar oluşur. Özellikle orta yaşta, el ve ayaklarda
yanma, iğnelenme, duyu kusuru oluşur. Bu yüzden beyin ve sinir
sistemi açısından B vitamini önemlidir.
E VİTAMİNİ: Başlıca havuç, ıspanak, çilek, ceviz,
badem, domates, koyu yapraklı yeşil sebzeler, yer fıstığı ve
bitkisel yağlarda bulunur. Eksikliğinde; dengesizlik, kuvvet kaybı,
el ve ayaklarda duyu kusuru oluşur.
A VİTAMİNİ: Balık yağı, tereyağı, krema, peynir,
yumurta sarısı, havuç, brokoli, patates, yeşil yapraklı ve sarı
yapraklı sebzeler, tahıllar ve kaysıda bulunur. Eksikliğinde, görme
ile ilgili sorunlar oluşur.
D VİTAMİNİ: Karaciğer, balık, yumurta, tereyağı ve
mantarda bulunur. Vücudun faydalanabilmesi için güneş ışığı
gerekir. Eksikliğinde; kas, eklem, kemik ağrıları, kaslarda kuvvet
kaybı ve dengesizlik görülür.
KARBONHİDRATLAR: Unlu mamuller, baklagiller,
patates, muz ve elma karbonhidrat bakımından zengin besinlerdir.
Beynin tek enerji kaynağı olan şeker de bu gruptandır. Ayrıca balık
yağlarından, Omega- 3 ve bitkisel yağlardan Omega-6 hayati önem
taşır. Bu yağlar bunamaya, baş ağrılarına, konsantrasyon
bozukluğuna iyi gelir.
PROTEİNLER: Vücutta protein depo edilmez. Bu
yüzden orta yaşta yetersiz protein alınımı hafızayı zayıflatır ve
direnci kırar.
SU: Eksik su alımı, beyin fonksiyonlarını
yavaşlatır, şuur bulanıklığı yapar.