Yüksek tansiyonda geç kalmayın
Abone olYüksek tansiyon, tüm nüfusun yaklaşık dörtte birini etkileyen ve etkileyecek olan, tedavi edilmediği zaman ölümcül olarak seyredebilen bir rahatsızlık.
Hipertansiyon tanısında, niçin oluştuğunu saptamada ve
tedavisinde tıp çok önemli başarılar elde etti. Bu yüzden kan
basıncınızı aralıklarla ölçün. Normal değerlerin üstündeki
rakamlarla karşılaşıyorsanız doktorunuza başvurmakta tereddüt
etmeyin. Hipertansiyondan değil ama geç kalmaktan korkun. Memorial
Hastanesi Kardiyoloji Hekimi Uzm.Dr.Türker Baran hipertansiyon ile
ilgili bilgiler verdi; Hipertansiyon (Kan basıncı yüksekliği)
nedir? Hipertansiyon atardamar sistemimiz içinde dolaşan kan
basıncının belirli rakamların üzerine çıkması halidir. Bu
rahatsızlığın temelde ne olduğunu anlatmak için şu benzetmeyi
yapalım. Oturduğunuz apartmanın kalorifer tesisatını düşünün.
Bodrum katınızda bulunan bir pompa sıcak suyu üst katlara
çıkartacak kadar kuvvetli şekilde pompalamakta, sıcak su borular
vasıtası ile odanızdaki peteklere dek ulaşmaktadır. Sıcak suyu
dairenize taşıyan borular ve odanızdaki petekler belirli bir
basınca dayanmak üzere imal edilmişlerdir. Şimdi pompanın daha
kuvvetli çalıştığını, ya da üst kattaki borulardan birinde
kireçlenmeye bağlı bir daralma olduğunu düşünün. Bu durumda boru
tesisatındaki iç basınç artacaktır. Sizler dışarıdan eğer boru içi
basıncı ölçen bir cihazınız yoksa durumun farkına
varamayabilirsiniz. Sadece belki borulardan gelen su akış sesinin
arttığını duyarsınız. Zaman içinde bu artmış basınç eninde sonunda
tesisattaki bir patlama, borulardaki delinme ile sonuçlanacaktır.
Eğer şehir voltajındaki ani bir yükselme pompanın çalışmasını çok
fazla arttırırsa borular içindeki basınç birden öyle hızlı
artacaktır ki tesisattaki delinme zamanla değil ama ani olarak
meydana gelecektir. Kan basıncının normal değerleri nedir?
Hipertansiyonda kan basıncı hangi rakamların üzerine çıkar?
Atardamar sistemimiz ve organlarımız tıpkı kalorifer tesisatındaki
borular ve peteklerde olduğu gibi belli bir basınçla çalışmak üzere
oluşmuştur. Bu normal basınçlar, kalbimizin, yani bodrumdaki
pompanın, sisteme kan püskürttüğü sırada ölçtüğümüz ve büyük ya da
“sistolik” diye adlandırdığımız anlarda 120-90 mmHg, kalbin kendisi
içine kan doldurduğu sırada ölçtüğümüz ve küçük ya da “diyastolik”
olarak adlandırdığımız anda ise 80-60 mmHg’dir. Büyük tansiyonun
120-135 mmHg aralığında, küçük tansiyonun ise 80-85 mmHg aralığında
olması kişiye hipertansiyon tanısı koydurtmamakla beraber aktif
önlemlerin alınması gereken bir durumu yansıtır. Kişinin
hipertansiyon gelişimine yatkınlığı var şeklinde yorumlanabilir.
Büyük tansiyonun 135 mmHg, küçük tansiyonun ise 85 mmHg’nin
üzerinde seyretmesi hipertansiyon anlamına gelir. Hipertansiyon
niçin meydana gelir? Hipertansiyonu olan kişilerin yaklaşık %5’inde
tek bir neden vardır. Bunların başında böbrek ile ilgili
rahatsızlıklar gelir ki hipertansiyon olgularının yaklaşık %
4’ünden sorumludurlar. Tiroid bezinin, böbrek üstü bezinin normal
dışı çalışması, aort ismi verilen ana atardamardaki doğumsal
darlıklar, bu yüzde % 5’lik tekil diğer nedenlerin önde
gelenleridir. Bu rahatsızlıklar saptanabilip tedavi edilir ise kan
basıncı yüksekliği ortadan kalkabilir. Hipertansiyonu olan
kişilerin % 95’inde ise birden çok neden vardır. Şişmanlıktan
diette fazla miktarda sodyum az miktarda potasyum ve magnezyum
alınmasına, genetik faktörlerden sigara ve alkol kullanımına dek
çok sayıda faktöre bağlı bu tip hipertansiyon “esansiyel
hipertansiyon” ismi ile anılır ve tedavi şekli yaşam şekli
düzeltilmesinden sürekli ilaç kullanımına uzanan geniş bir
platformunu kapsar. Hipertansiyonu olan kişilerde hangi yakınmalar
oluşur? Kan basıncımız normalin üzerinde seyretmeye başladığında,
yani hipertansiyon rahatsızlığı geliştiğinde, boru tesisatı
örneğinde olduğu gibi belirgin biri yakınma duyulmayabilir. En sık
dile getirilen yakınmalar özellikle ense bölgesinde yoğunlaşan,
rahatsızlık verici bir baş ağrısı, kulaklarda çınlama, başta bir
dolgunluk hissi, baş dönmesi, ayaklarda ödem, çarpıntı, kalp
atışlarının kuvvetli olarak hissedilmesi gibi yakınmalardır. Ancak
bu şikayetler genellikle gözardı edilir ve uzun sürmediklerinden
önemsenmezler. Ayrıca yakınmalar kan basıncı yüksekliği ile çok da
doğru orantılı değildirler. Kan basıncı yükseldiğinde başlarının
ağrıdığını ifade eden hastalarımızın kan basıncını ölçüp yüksek
bulduğumuzda, bir yakınmaları olmadığını dile getirmeleri
durumlarıyla sıkça karşılaşıyoruz. Hipertansiyon vücuda ne şekilde
zarar verir? Hipertansiyon zararlı etkisini genellikle yıllar
içinde ortaya çıkartır. Sürekli artmış basınç damar yatağında ve uç
organlarda, tüm vücudu etkileyecek şekilde içten içe kemirerek
aşınma yaratır. Bu aşınma üzerinde damarlarda tıkanıklıklar oluşur
ki kliniğe yansımaları koroner kalp hastalıkları, kalp krizleri,
beyin damar hastalıkları, yani felçlerdir. Artmış kan basıncı
kalbin iş yükünü arttırır. Kalp bu artmış yüke bir süre dayanır.
Ancak zaman içinde bu yükü kaldırmak için kas miktarında artışa
gider. Halter çalışan kişilerin pazularının kalınlaşması gibi kalp
duvar kalınlıklarında da artış olur ki bu olumsuzlukların
başlangıcıdır. Giderek önce kalbin içine kan doldurma fazı, yani
gevşemesi bozulur sonra da kan püskürtmesi, kasılması aksar ki bu
hipertansiyona bağlı kalp yetmezliği gelişimidir. Paralel
değişiklikler tüm organlarda gözlenir. Bunların içinde uzun vadede
öne çıkan böbrek yetmezliğidir. Görüldüğü üzere hipertansiyon
yarattığı zararları zaman içinde ortaya çıkan, sinsi bir
rahatsızlıktır. Ancak bodrumdaki pompanın kontrolsüz bir şekilde
çalışmasını arttırıp basıncı ani bir şekilde dayanılmaz düzeylere
yükseltip boruları aniden patlattığı gibi kan basıncında da ani,
hızlı ve yüksek seviyelere yükselişler kimi zaman burun kanamaları
gibi nispeten zararsız olaylara, kimi zaman ise beyin kanamalarına,
aort dediğimiz büyük atardamar duvarında yırtılmalar gibi hayati
tehdit eden durumlara yol açabilir. HASTALARIMIZIN SIKÇA SORDUKLARI
SORULAR: Kan basıncım yüksek ama vücudum bu değerlere alışmış.Bana
bir zararı olmuyor. Kan basıncı yüksekliğinin zararlarının yıllar
içinde gelişimi bu düşünce tarzının insanlar içinde yerleşmesine
neden olmuş. Şu an bir yakınmanız olmaması hipertansiyonun size
zarar vermediği anlamına gelmez. Zaman içinde olumsuzlukların
ortaya çıkmaması için hiçbir şikayetiniz yoksa bile kan
basıncınızın normal değerlere çekilmesi gerekli. Hipertansiyon
tedavisi ne kadar sürecek?Bir kez ilaca başlarsam bağımlı hale
gelmez miyim? Hipertansiyon rahatsızlığı nedenlerin direkt ortadan
kaldırılabildiği, çok azınlıkta kalan bazı durumlar hariç (Tiroid
bezinin fazla çalışması, böbrek damarlarında daralma gibi)
süreklilik arzeder. Bunun açılımı tedavinin yaşam boyu süreceğidir.
Bu tedavi rahatsızlığın hafif seyrettiği durumlarda, eğer
organlarda hasar rastlanmadı ise de ilaçsız tedavi yöntemleri ile,
aksi durumda ek olarak ilaçlarla olacaktır.Hipertansiyon ilaçları
bağımlılık yapmaz. Eğer ilaçsız tedavi yöntemleri etkin olarak
uygulanabilir ise bir süre ilaç gereksinimi ortadan kalkabilir.
Ancak yıllar içinde damarlardaki direnç artacağından yine ilaç
gerekliliği gündeme gelebilir. Sarımsak yiyiyorum, limon suyu
içiyorum. İlaç almasam? Bazı doğal maddelerin kan basıncında
kısıtlı düşmeler yarattığı bilinen bir gerçek. Ancak bunların etkin
bir tedavi sağlamaktan uzak kalmalarının ötesinde hipertansiyonun
yarattığı hasarı tamir etme yetileri yok. Bu yüzden eğer
gerekiyorsa alınacak bir ilaç tedavisinin alternatifi değil olsa
olsa tamamlayıcıları olurlar. İlaçların cinsel aktiviteyi azaltması
gibi çok yan etkisi olduğunu duydum. Dünyadaki tüm ilaçların yan
etkisi olabilir. Bunlar yıllar süren deney aşamalarından sonra, yan
etki profilleri, yan etki oluşturma olasılıkları yeterince düşükse
piyasaya verilirler. Piyasaya verildikten sonra da denetimleri
devam eder. Nitekim bazı ilaçlar piyasada kullanıldıktan bir süre
sonra gerektiği için kullanımdan çekilmiştir.İlaçların yan etki
oluşturabilme potansiyeli taşımaları uygun şartlarda ilaç
kullanımına engel teşkil etmez. Unutmayın, çok kayısı yerseniz
ishal olabilirsiniz. Bu kayısının zararlı bir meyve olduğu anlamına
gelmez. Doktorunuz size en uygun olan, yan etki profili en düşük
ilacı önerecektir. Eğer herhangi bir yan etki meydana gelirse ilaç
seçenekleri son yıllarda çok arttığından rahatlıkla başka bir
seçeneğe yönelinebilir. Son olarak belirtelim, ilaçlardan
kaynaklanan yan etkilerin hemen tamamı ilacın kesilmesini takiben
kısa süre içinde düzelir. Doktorum ilacımı ömür boyu kullanacağımı
söyledi Hastalarımıza sürekli tedavi fikrini alıştırabilmek için
zaman zaman bu vurgular yapılıyor. Burada esas olan hipertansiyon
tedavisinin sürekli olduğudur. Kişinin vücudu zaman içinde
değiştiğinden alınan ilaçların ismi ve dozu da zamanla
değişecektir. Şu an uygun olan ilaç ve dozu bundan bir süre sonra
yetersiz veya tam tersi fazla gelebilir. Kaldı ki tıpta sağlanan
gelişmeler de reçetelere yansımalıdır ve tedavide değişiklikler
olmalıdır. Bu yüzden ömür boyu tedavi olunacağı esastır.
Reçetelerde zaman içinde değişiklik gerekeceği ise bir başka
gerçektir. Dedemin kan basıncı yüksek ama dedem yaşlı.O yüzden bu
kan basıncı onun için normal. Kişinin yaşı ideal kan basıncı
değerlerinin değişmesi için yeterli bir neden değil. Ancak yaşla
beraber özellikle beyin damar sisteminde gelişebilecek daralma ve
tıkanmalar daha yüksek” tazyik” ihtiyacı doğurabilir. Bu durum
bireye özgü olduğundan yaşlılarda kan basıncı yüksekliği normaldir
düşüncesine gerekçe olamaz. Başım ağrıyordu, tansiyonum 160 çıktı.
Benim hipertansiyonum mu var? Kan basıncı yükseliği yani
hipertansiyon tanısı seri ölçümler gerektirir. Özellikle ızdırap,
heyecan, korku gibi durumlarda her sağlıklı kişide kan basıncının
yükselmesi doğaldır. Bu münferit yükselmeler kişiyi hipertansiyon
hastası konumuna sokmaz. Yapılması gereken sık ölçümlerle
yüksekliğin genel eğilim olduğunun ortaya konması ve varsa uç organ
hasarının gösterilmesidir. Hipertansiyon hastası nasıl beslenmeli?
Hipertansiyon hastalarında tuz kısıtlaması yaklaşık üçte birinde
kan basıncı yükseliği konusunda dramatik yanıta yol açar. Bu yüzden
dietde tuz kısıtlaması önem taşır. Bunun aksine potasyum ve
magnezyumdan zengin beslenilmesinin faydaları olabilir ayrıca
kişinin kilo fazlalığı varsa ideal kilosuna erişip o kiloda kalacak
şekilde diyet yapması, eşlik eden kan yağlarında ya da şekerde
yükseklik mevcutsa o zaman ilgili rahatsızlıklara yönelik diyet
uygulaması gerekir. Sigara ve alkolün hipertansiyonla ilgisi var
mı? Sigara ve hipertansiyon direkt olarak kan basıncını yükseltir.
Bu yüzden bu alışkanlıkların sonlandırılması tedavinin bir
parçasıdır. Bunun ötesinde sigara ve alkol kullanımının özellikle
kalp ve damar sistemine olan olumsuz etkileri hipertansiyon
varlığında artacaktır. Benim tansiyonum asabi. Sinirlenince
yükseliyor. Stres sırasında kan basıncı yüksekliği kısmen doğaldır.
.Kızgınlık, üzüntü gibi durumlarda kan basıncındaki şiddetli
artışlar zaten hipertansiyonu değişik derecelerde var olan
hastalarda sıklıkla oluşur. “Asabi hipertansiyon” tıbbi bir
tanımlama değildir. Hipertansiyon tedavisinde stresden uzak
durulması, stres faktörlerinin bertaraf edilmesi ilaçsız tedavinin
önemli bir parçasıdır. Benim hipertansiyonum var onun için çabuk
sinirleniyorum. Hipertansiyon sinirliliğe yol açmaz. Ancak “A” tipi
kişilik olarak tanımlanan, çabuk reaksiyon veren, heyecanlı,
duygusal kişilerde hipertansiyon gelişimi sıktır. Yani
hipertansiyon ile asabilik arasındaki ilişki neden değil sonuç
şeklindedir. Kişiler asabi oldukları için kan basıncı yükselir,
hipertansiyon hastası oldukları için asabi olmazlar. Tansiyonum
genelde iyi ama ne zaman doktora gelsem yükseliyor. “Beyaz önlük”
hiperatnsiyonu denen olgu hipertansiyonla ile ilgili bilinenlerin
en eskisinden. Bu yüzden kişinin günlük hayatta aldığı kan basıncı
ölçümleri hastane ve muayenehane ortamlarında alınan ölçümlerden
daha değerlidir. www.memorial.com.tr