Yüce Divan'da tanıklar dinleniyor
Abone olEski Bayındırlık ve İskan Bakanı Koray Aydın'ın, Yüce Divan'da yargılandığı davaya yarın devam edilecek. Duruşmada 8 kişi tanık dinlenecek.
Eski Bayındırlık ve İskan Bakanı Koray Aydın'ın, ''İhalelerde
usulsüzlük yapıldığı ve mal varlığında haksız artış olduğu''
iddiasıyla Yüce Divan'da yargılandığı davaya yarın devam edilecek.
Anayasa Mahkemesi heyetinin Yüce Divan olarak görev yapacağı
duruşma, saat 10.00'da başlayacak. Duruşmada, geçen duruşmaya
çağrılan ancak katılmayan tanık Ali Yılmaz ile Koray Aydın ile iş
yapan müteahhitler ve daire sattığı kişilerden oluşan 8 kişi daha
tanık olarak dinlenilecek. Koray Aydın'ın, Yüce Divan'a sevk
kararında, bakanlığı döneminde, ihalelerin tamamına yakınının
istisnai bir usul olan davetiye usulüyle yapıldığı, böylelikle
istisnai ihale usulünün uygulanmasının kural haline getirildiği
savunuluyor. Kararda, şu iddialara yer veriliyor: ''Önceleri asgari
20 veya daha fazla firma ihaleye çağrıldığı halde bu dönemde 3 ila
10 firmanın davet edildiği, davet edilen firmalar arasında ortaklık
ve akrabalık ilişkileri ile adres birlikteliklerinin olduğu,
ihalelerde yapılan kırımların (daha önceki ve sonraki dönemlerde
ortalama yüzde 20'nin altına düşmediği halde) ortalama yüzde
10'lara düştüğü, niteliği gereği ancak belli nitelikteki
firmalardan birine verilmesi gerekli işlerin istenilen nitelikleri
taşımayan firmalara verildiği, ayrıca sair nedenlerle 2886 sayılı
Devlet İhale Kanunu'nun 2. maddesinde öngörülen rekabet ve açıklık
ilkesine aykırılık oluşturulduğu, kanunların tanıdığı takdir hak ve
yetkisinin kanunun amacına uygun kullanılmadığı, bakanlıkta meydana
gelen haksızlık, yolsuzluk ve usulsüzlükleri önleme noktasında
gerekli ve yeterli önlemleri almayıp denetimleri yapmadığı ve bu
nedenlerle kamunun zararına sebebiyet verdiği, Belli istekliler
arasında davetiye usulüyle yapılan ihalelerin bazılarında 'bu firma
ile ilgilenin' diye Müsteşar Yardımcısı Sedat Aban ile Danışmanı
Sadrettin Dinçer'e talimat verdiği ve ilgili ihalenin bilahare ismi
verilen firmalara verildiği, bakanlıktaki uygulamaların ihalelerle
ilgili gizli ittifak oluşumuna sebebiyet verdiği ve bu suretle de
kamunun zararına neden olduğu, Çeşitli dönemlerde verdiği mal
bildirimlerinde özellikle döviz varlıkları yönünden büyük
farklılıklar bulunduğu, 1995 yılındaki mal bildirimi ile
komisyonumuza verdiği mal bildirimi arasındaki farklılık ve
artışların -özellikle 29.05.1999 ile 05.09.2001 tarihi
arasındakilerin- izah edilemediği...'' Koray Aydın'ın bu
gerekçelerle Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) ''görevi kötüye kullanma''
fiilini düzenleyen 240 ve ''rekabet koşullarını engellemek''
fiilini düzenleyen 366. maddeleri ile 3628 sayılı Mal Bildiriminde
Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanunu'nun 13.
maddesi uyarınca yargılanması talep ediliyor. Yüce Divan, Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcısı Nuri Ok'un istemi üzerine, Koray Aydın'ın,
eşinin ve çocuklarının 2 milyon 320 bin dolar ve 2 milyon 317 bin
mark (karşılığı Avro) değerindeki döviz, para, taşınır veya
taşınmaz mallarına tedbir koymuştu.