Yolsuzluk laiklere özgü bir sorun
Abone olKomisyonu raporunda, yolsuzluğun dini olmaktan çok, laik ahlakla ilişkili bir sorun olduğu görüşüne yer verdi.
AKP'lilerin çoğunlukta olduğu Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu,
TBMM Başkanlığı'na sunduğu sonuç raporunda, tuhaf bir
değerlendirmede bulunarak, yolsuzluğun, "laik kesimlere" özgü bir
sorun olduğunu iddia etti. Komisyon, yolsuzluğun "din ile ilişkili
olmayıp, laik ahlakla ilişkili bir sorun olduğu" görüşünü kayda
geçirdi. Komisyon, bu görüşünü, Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler
Vakfı (TESEV) ile Türkiye Sanayici ve İşadamları Derneği'nin
(TÜSİAD) yolsuzluğun önlenmesine ilişkin yaptırdığı anketlere
dayandırdı. Anket yorumlandı Raporda yer alan anketlerde bu yorumu
gerektirecek veriler yer almazken, Komisyon'un bu yaklaşımı
göstermesi dikkat çekti. Raporun 102'nci sayfasında "Türkiye'de
yapılan yolsuzluk ve yolsuzlukla ilgili algılama araştırmalarının
değerlendirilmesi" başlıklı bölümde tartışma yaratan görüş şöyle
aktarıldı "Deneklerin verdikleri yanıtlara göre, yolsuzlukla
mücadele etmede en etkili yöntemler; 'Yolsuzluk yapanların teşhiri'
ve 'Halkın eğitilmesi olarak ifade edilmektedir. Siyaset ve
siyasetçilerle ilgili yolsuzluk iddiaları siyasetin finansmanının
denetlenmesi ile ilişkilendirilebilir. Yerleşik düzene karşı sivil
toplum kuruluşlarının etkisinin yeterli olmayacağı düşünülmektedir.
Son olarak, yolsuzluk dini olmaktan çok, laik ahlakla ilişkili bir
sorun olarak görülmektedir." Komisyon Raporunda, TÜSİAD ve TESEV'in
yolsuzlukla ilgili önlemlere ilişkin algılama anketinde,
yolsuzluğun önlenmesi için din unsurunun kullanılması gerektiği
görüşü en geride yer aldı. Anket çalışmalarında deneklerin yüzde
62.6'sı yolsuzlukla mücadelede "Din büyüklerinin karşı çıkması"nın
yeterli olacağı görüşünde olduğu dile getirildi. Buna karşın, yüzde
91.5'i "Yolsuzluk yapanların teşhirinin" daha etkin bir önlem
olduğunu bildirdi. AKP: CHP de onay verdi Komisyon Sözcüsü AKP'li
Fahrettin Poyraz, konuyla ilgili soruya şu yanıtı verdi "Bu bir
araştırmadan yapılan alıntı. Komisyon'un saptaması değil. O
araştırma din kavramıyla yolsuzluğun halk tarafından
ilişkilendirilmediğini anlatmak istiyor. Bu ifadeleri alıp rapora
koymamız, onları onayladığımız anlamına gelmez. Eğer AKP'ye karşı
bir önyargı varsa raporu hazırlayan dört de CHP'li milletvekili
arkadaşımız var. Raporun tamamını bir tarafa bırakıp bir ifadeye
takılırsak haksızlık olur." CHP Grup Başkanvekili Mustafa Özyürek
ise raporun uzmanlar tarafından yazıldığını vurgulayarak, "Bir
yerinden cımbızlayıp bir sözcük seçerseniz, yanlış kararlara
varırsınız. Ben o sözcüğün rapora hangi maksatla ya da neden
konulduğunu bilmiyorum. Ancak bence bu tür ayrıntılar yerine
raporun gösterdiği sonuç daha önemli. Rapora da böyle bakmak lazım"
dedi. Kaynak : Sabah