İnsan etinin lezzetli olduğu rivayet edilir. Yiyen bilir tabi ki ama şu bir gerçek ki insan ırkının, başka bir insanın etiyle beslenmesi ya da onu yemesi, çok eski zamanlara dayanır. Yani yaklaşık 120.000 yıl önceye… Bu konuda en güçlü kanıtlar ise Fransa'da bulundu. O dönemin insanları sadece aç oldukları zaman değil, çoğu zaman sadece yemiş olmak, bazen de rakip gruptaki üyeleri azaltmak ve onların gücüne sahip olabilmek için insan eti yiyorlarmış. Örneğin, neandertaller ile modern insanlar arasındaki son ortak atalar, Arkaik Homo Sapiensler (Homo Antecessor) besin kaynaklarına ulaşabilseler bile düzenli olarak yamyamlık yapmaya devam etmişlerdir. Hatta bu insanlar, rakip gruptaki üyelerin yendiği ziyafet düzenlemişlerdir. Marsilyanın kuzeyinde Movlo Guery mağaralarında 120 bin yıl öncesine ait ve insan dokularının yenildiğini gösteren izlere rastlanmıştır. Bu bölgede yapılan çalışmalarda, oldukça ilkel olmasına rağmen, fazlasıyla etkili olan ve insan eti yemek için kullanılan aletler bulunmuştur. Çalışmayı yapan uzmanların incelediği kafataslarının önce derisinin soyulduğu, sonra da kasıtlı olarak dövüldüğü ve beynin yendiği görülmüş. İlk yapılan çalışmalardan sonra bu insan eti yeme durumunun, kıtlıktan ve bu kıtlığın getirdiği açlıktan olabileceği düşünüldü. Fakat sonrasında çalışmalar genişletildikçe, kazı yapılan bölgenin ekosisteminin zengin olduğu ve kıtlık gibi bir durumun olmadığı görüldü. Kemikler üzerinde yapılan incelemelerde göstermiş ki, insan etinin kemikten ayrılması oldukça dikkatli bir şekilde yapılmış ve sanki bu durum bir ayin havasına büründürülmüş. İlkel insanın ilk zamanlarında ayin havasına büründürülerek insan kıyımları yaşansa da yaklaşık 120.000 yıl sonra, 1846 senesinde Amerika’nın bir köşesinde üzücü bir olay vukuu bulmuş. Daha iyi yaşam koşulları için Independence, Missouri'den California'ya doğru yola çıkan büyük bir konvoyun yolu kana bulanmış bir anlamda… Onlarca at ve arabadan oluşan bir konvoy, 2000 millik zorlu dağ yollarını aşmak için yola çıkar. O dönemin en sarp kayalıklarının bulunduğu Sierra dağlarına gelindiğinde 20 arabalık bir grup, ana konvoydan ayrılır ve daha kestirme bir yoldan California’ya varmak istediklerini söylerler. Yaklaşık 90 kişiden oluşan grup, Alder Lake denilen bölgede sıkışır kalır, kar ve tipi yüzünden ilerleyemez. Bu sebepten buldukları ilk yerde kamp kurarlar. İlk insan ölümü ise 24. günün sonunda gelir, 2 yaşındaki bir bebek hem soğuktan hem de açlıktan ötürü ölür. İlk başlarda grubun başındaki kişilerin ve annesinin de engellemesiyle bebeğin cesedine dokunulmaz fakat ertesi gün açlık iyice bela olmuştur başlarına ve bebeğin cesedini yerler. Ateş yakmak gibi şansları olmadığından, tüm bu yamyamlığı pişmemiş et ile yaparlar bu arada… Başlarda sadece soğuktan ya da açlıktan ölenleri yemek üzere anlaşılsa da, direkt olarak yemek için 7 kişiyi öldürürler. Hastalık, soğuk ya da açlıktan kendi kendine ölenler de dahil gruptan toplamda 37 kişi yenilir. Yaklaşık 6 ay boyunca dağlarda mahsur kalan ve daha sonradan adları Camp of Death olarak anılacak bu grup, 90 kişi yola çıkıp 53 kişi olarak dönerler. 53 kişinin yaşaması için 37 kişi yenilmiştir yani. Tarihe The Donner Party olarak geçen bu konvoy, modern insanoğlunun 120.000 yıl önceki atalarından hiçbir farkı olmadığını çarpıcı bir şekilde ortaya koyar.