YÖKün Çankaya planı devrede mi?

YÖK tarafından üniversite rektörlerine açılan soruşturmalarda dikkat çekici bir artış gözleniyor. YÖK'ün hakkında soruşturma başlattığı üniversite rektörü sayısı 24'ü buldu. Bunun YÖK'ün tarihinde bir rekor olduğu da kaydediliyor. Soruşturma açılan rektörler arasında Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nusret Aras, ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ural Akbulut, Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Okudan gibi isimler dikkat çekerken, bu listede haklarında yargıya ve kamuoyuna yansımış çok sayıda yolsuz ve usulsüz iddialar bulunan Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın, Muğla Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şener Oktik, Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emin Alıcı ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ferit Bernay yer almıyor.

PLAN DEVREDE

Soruşturma sonucunda, pek çoğunun görev süresi 2008 yılına kadar devam edecek olan rektörlerin görevlerinden alınması ve Cumhurbaşkanı Sezer'in görev süresi bitmeden bu üniversitelere yeni rektörler atanmasının amaçlandığı iddialar arasında. Öne sürülen plana göre, atanacak rektörler 2011 yılına kadar görevde kalacak ve bu süre bitimine kadar yeni seçilecek Cumhurbaşkanı söz konusu üniversitelere müdahale edemeyecek. Öte yandan haklarında soruşturma açılan rektörler ile YÖK arasındaki gerilimde tarafların birbirleri hakkında usulsüz ve yolsuz uygulamalarla ilgili malzeme bulmakta zorlanmadıkları belirtiliyor.

AMAÇ YENİ KADRO

Üniversite Öğretim Elemanları Dayanışma Derneği Başkanı Prof. Dr. Şefik Dursun, "Yücel Aşkın ve Ferit Bernay'ın üniversitelerinde yaptıkları usulsüzlük iddialarına rağmen bu kişilerin hakkında soruşturma açılmıyor da başka rektörler hakkında açılıyorsa burada yanlış bir durum var demektir. Soruşturma açılan 24 rektör, adları kamuoyunun gündeminden düşmeyer rektörlerden daha kötü mü işler yapmış? YÖK'ün açtığı soruşturmalara dikkat etmek lazım. Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde bu üniversitelerde yeni kadrolar kurmak istiyorlar" dedi.

Dursun, daha önce Cumhurbaşkanı Sezer'le yaptıkları görüşmelerde Sezer'in de YÖK yasasının değişmesinden yana olduğunu, özelikle rektör seçimlerindeki anti demokratiklik ve merkeziyetçi yapıdan kaygı duyduğunu ilettiğini belirterek, "YÖK'ün rektörler hakkında 'kendine yakın olanlar ve olmayanlar' ayrımına giderek soruşturma furyasına başladığı bu dönemde hükümetin tekrar YÖK yasasıyla ilgili adım atması durumunda mevcut pek çok rektörün ve öğretim üyelerinin büyük çoğunluğunun arkalarında olacağını söyleyebiliriz. İktidar partisi müdahale etmemelidir ve fakat muhalefet ve başka güçler de müdahale etmemelidir" diye konuştu.

Öte yandan Cumhurbaşkanı Sezer'in TÜMÖD yönetimini Çankaya'da kabul ettiği görüşmede, rektör atamalarından istediği sonucu alamadığı yönünde açıklama yaptığı belirtildi.

YÖK rövanş mı alıyor?

YÖK'ün rektörler hakkında açtığı soruşturmalarda çok ilginç rastlantılara dikkat çekiliyor. YÖK'ün Ankara Üniversitesi Rektörü Nusret Aras ile ilgili soruşturmayı, Aras'ın Ankara Üniversitesi'nde gerçekleşen YÖK Genel Sekreteri Turgut Kılıç'ın eşinin de adının karıştığı ilaç yolsuzluğunu yargıya taşımasının ardından başlattığı öne sürülüyordu. YÖK bu iddialara cevap vererek, Danıştay 1'inci Dairesi'nin 6.10.2005 tarih ve 2005/1129 sayılı kararı ile Nusret Aras'ın "Yargı kararını uygulamamak suretiyle görevini kötüye kullanma" suçunu işlemiş olması isnadıyla, Rektör hakkında ceza soruşturulması yapılmasına karar verdiğini hatırlatmıştı.

YÖK'ün Nusret Aras'a açtığı soruşturma sürerken, Ankara Üniversitesi öğretim üyelerinden Aras'a destek gelmiş ve böylece YÖK'ün Ankara Ünuversitesi'nin tamamını karşısına aldığı belirtilmişti. YÖK ile Aras arasındaki gerginliğin bir başka sebebinin ise Aras'ın adının YÖK Başkanlığı için geçmesinden kaynaklandığı öne sürülüyordu.

Kaynak:www.yenisafak.com.tr