YÖK'ten ÖSS'ye özeleştiri
Abone olYÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, mevcut yapıda üniversiteye giriş sınavı sisteminde herkesi memnun edecek köklü bir çözüm getirmenin zor olduğunu belirtti.
Teziç, "Biz, bu çalışmanın bütünlüğü içinde, kendi koşullarımıza
en uygun sınav sistemi modelini de oluşturmanın arayışı içinde
olmaya devam edeceğiz" dedi. YÖK’ün Bilkent Otel’de düzenlediği
Uluslararası Yükseköğretim Konferansı, Teziç’in açış konuşmasıyla
başladı. Teziç, konuşmasında, Türkiye’deki eğitim sistemine
değinerek, 3-25 yaş grubu arasında 30 milyon 789 bin kişi
bulunduğunu, Türkiye’nin bu kadar sayıdaki nüfusunun eğitim
sisteminde yer aldığını hatırlattı. Yükseköğretimde açıköğretim
dahil 2 milyon 200 bin öğrenci bulunduğunu ifade eden Teziç, Türk
yükseköğretim sisteminin son 20 yılda büyük bir atılım içine
girdiğini belirtti. Bu kapsamda üniversite sayısının 77’ye
yükseldiğini ve tüm Anadolu’ya yayıldığını kaydeden Teziç, Türk
eğitim tarihine 24 yıl önce giren YÖK’ün önemli katkıları olduğunu
söyledi. YÖK’ün Türkiye’de merkeziyetçi yapısı nedeniyle
eleştirildiğine işaret eden Teziç, "Başkanlığını yürütmekte olduğum
YÖK, özerkliğe ve kamu tüzel kişiliğine sahip Anayasal bir
kuruluştur. YÖK’ün temel işlevi tüm yükseköğretim kurumlarını
düzenlemek ve faaliyetlerine yön vermektir" diye konuştu.
Uluslararası Yükseköğretim Konferası’nda YÖK’ün kurulduğu günden
beri hedeflerine ulaşmada ne derece başarılı olduğu sorusuna yanıt
aranacağını vurgulayan Teziç, bu sorunun cevabını bulmak için son
20 yılda araştırma faaliyetlerinin önemli bir ölçütü niteliğinde
olan yayın sayısına bakmak gerektiğini söyledi. Teziç, yayın sayısı
bakımından Türkiye’nin 50’inci sıralardan 20’inci sıralara
yükseldiğini kaydetti. OLUMSUZ SONUÇLARA YOL AÇTI Teziç, Türkiye’de
"siyasi iradenin zaman zaman yükseköğretime müdahale ettiğini,
bunun da genellikle olumsuz sonuçlara yol açtığını" ifade etti.
Teziç, "Bu anlamda YÖK siyasi iradenin Türk yükseköğretimine
müdahalesini engelleyebilme hukuki imkanlarına sahip bir anayasal
kurumdur" dedi. Tüm dünyada olduğu gibi Türk yükseköğretiminin de
önemli sorunları bulunduğuna işaret eden Teziç, bu sorunların
yalnızca güncel açılardan değil, bir bütünlük içinde tüm yönleriyle
gözden geçirilmesi gerektiğini belirtti. Teziç, eğitim-öğretiminin
dinamik bir yapıya sahip olduğuna dikkati çekerek, bu durumun
gelişmeyi, değişmeyi ve kabuk değiştirmeyi zorunlu kıldığını
söyledi. Erdoğan Teziç, bu amaçla bir süre önce YÖK’te stratejik
komisyon oluşturulduğunu belirterek, bu komisyonun çalışmalarının
sonuçlarından birinin böyle bir uluslararası konferans düzenlemek
olduğunu anlattı. Teziç, bu konferans kapsamındaki çalışmalarında
Türk yükseköğretim yapısını, sorunlarını ve performansını ele almak
istediklerini belirterek, "Dünyadaki üniversitelerin nasıl
yapılandıklarını bizim üniversitelerimizin hangi noktada olduğunu
mercek altına almak istiyoruz, fotoğrafını çekmek istiyoruz" diye
konuştu. Teziç, Avrupa Birliği sürecinde Bolonya ile ilgili oluşuma
da çok önem verdiklerini kaydederek, çalışmalarını bu kapsamda
yürüteceklerini belirtti. Teziç, şöyle devam etti: "Biz, tüm
çalışmalarımızda dünya üniversitelerinin yaptıklarının takipçisi
olmak istemiyoruz. Dünyadaki üniversiteleri inceleyerek mevcut
yapıya katkı getirecek çalışmalar yapmayı hedefliyoruz. Türk
yükseköğretim sisteminde yeniden yapılanma arayışı çabalarımızda
başka ülkelere de model yaratıcısı olmayı arzulamaktayız. Elde
edeceğimiz sonuçları merkeziyetçi bir yaklaşımla üniversitelere
kabullendirmek gibi bir tutum içinde olmayacağız. Üniversiteler
tasarladığımız değişimi tartışarak kendi iradeleriyle belki yeni
açılımlara da giderek uygulayacaklardır" ÖSS SİSTEMİ YÖK Başkanı
Teziç, üniversite giriş sistemine de değinerek, üniversiteye
girişin bugün Türk eğitim sisteminin en büyük sorunlarından biri
olduğunu kaydetti. ÖSS sisteminin "günah keçisi" olarak
nitelendirildiğini ifade eden Teziç, ÖSS’nin güvenirliliğinden
kuşku duyulmayan bir kurum tarafından gerçekleştirildiğini söyledi.
Teziç, şöyle konuştu: "Bu gerçeklere rağmen ÖSS Türk eğitim
sisteminin günah keçisi durumuna getirilmiştir. Mevcut yapımızda
sınav sisteminde herkesi memnun edecek köklü bir çözüm getirmek zor
görünüyor. Biz bu çalışmanın bütünlüğü içinde kendi koşullarımıza
en uygun sınav sistemi modelini oluşturmanın arayışı içinde olmaya
devam edeceğiz." Teziç, şubat ayında Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet
Sezer’in başkanlığında bu toplantının devamı niteliğinde bir
toplantı daha düzenleneceğini söyledi.