Yoksulluğa çözüm zekat

Abone ol

DPT Yoksullukla mücadele ve gelir dağılımının sağlanması için zekat mağazalar zinciri önerisinde bulundu

Devlet Planlama Teşkilatı'nın 9'uncu Kalkınma Planı hazırlıkları kapsamında oluşturduğu Gelir Dağılımı ve Yoksullukla Mücadele Özel İhtisas Komisyonu, yoksullukla mücadele ve gelir dağılımında adalet sağlanması için "zekat" sisteminin özel kurum ve teşkilatına kavuşturulması, bu amaçla Zekat Mağazalar Zinciri" oluşturulması önerisinde bulundu.


DPT'nin çalışmalarını yürüttüğü Dokuzuncu Kalkınma Planı hazırlıkları kapsamında oluşturulan Gelir Dağılımı ve Yoksullukla Mücadele Özel İhtisas Komisyonu, raporunu hazırladı. Raporda, gelir dağılımı ve yoksullukla mücadele konusunda bir "2013 Vizyonu" çizildi ve vizyon şöyle belirlendi: "AB ülkeleri seviyesinde daha adil bir gelir dağılımı hedefleyen, her yurttaşın insanca yaşama hakkını kurum ve kuruluşlarıyla güvence altına alan, insan kaynaklarının geliştirilmesine ve istihdam odaklı sürekli ve istikrarlı bir ekonomik büyümeyi sağlayan ve kamunun öncülüğünde sivil toplum kuruluşları, özel sektör, üniversiteler, medya ve vatandaşların katkı ve katılımıyla sosyo-ekonomik politikaların geliştirilmesi yoluyla yoksulluğu önleyen bir ülke."

SORUNLAR VE STRATEJİK AMAÇLAR

Raporda, 2013 vizyonuna dönük olarak temel amaç ve politikalara ilişkin dört sorun alanı tespit edildi. Her sorun alanına yönelik stratejik amaçlar belirlendi ve bu amaçlara uygun eylem ve politikalarla kurumsal düzenlemeler önerildi. Buna göre, "yoksullukla mücadele ve adil gelir dağılımını gerçekleştirmede yeterli bir ufuk ve siyasetin bulunmaması" ilk sorun alanı olarak tespit edildi. Bu alana ilişkin olarak adil gelir dağılımını hedefleyen, fert başına düşen milli gelire endeksli, hayat standardına göre belirlenmiş sınırın altında kalan bireylere kamusal sosyal yardım ve hizmetlerin oluşturulması stratejik amaç olarak tespit edildi. Bu kapsamda eylem faaliyet ve projeler ise şöyle sıralandı:

"KİRA YARDIMI SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİNE GİRMELİ"

"-Kişi başına asgari sosyal yardım miktarı, fert başına düşen milli gelirin yüzde 40'ı olarak belirlenmeli (AB'de bu oran yüzde 40-60 arasında değişmektedir).
-Asgari hayat standardına bakılmaksızın aile ödenekleri (kira yardımı, çocuk parası vb.) Türk Sosyal Güvenlik sistemi içinde yer almalı.
-İşgücü niteliği taşımayan dezavantajlı gruplara (özürlü, yaşlı, bakıma muhtaç kişiler vs.) karşılıksız ve şartsız yardımlar yapılmalıdır.
-Türkiye de büyük bir imkan olan zekat diğer dini hizmetler için olduğu gibi kendi özel kurum ve teşkilatına kavuşturulmalıdır. Bu kurum kendi yapılanmasını oluşturarak yoksullara dağıtım yapan zekat mağazalar zinciri ihdas edilebilir."

"SOSYAL YARDIM KURULUŞLARI BİRLEŞTİRİLMELİ"

Raporda, yoksullukla mücadeledeki yasal karmaşıklığı önlemek için "Kurumsal Sosyal Yardım Yasası" çıkarılması ve Türkiye'de yoksullukla mücadele eden Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürlüğü ve Vakıflar Genel Müdürlüğü'yle Emekli Sandığı'nın tek çatı altında toplanması önerildi.

Devletin görev ve sorumluluğu gözardı edilerek, konunun piyasa ve aile dayanışması ilişkileriyle yönetilmek istenmesi, sosyal yardım kurumlarının kapasitelerinin yetersizliği ve koordinasyon eksikliği ve artan işsizlik ve büyüyen kayıtdışı sektör, gelir dağılımı" gelir dağılımı ve yoksulluğun temel sebebi olarak gösterildi.

ÇÖZÜME YÖNELİK EYLEM VE FAALİYETLER

Yoksulluğun sadece ekonomik bir sorun olmadığı, aynı zamanda temel hakların yaşanamama durumu olduğu kaydedilen raporda, "Amaç sadece belirli bir gelir düzeyini sağlamak yerine, sosyal içerme ve insanca yaşam haklarını da gözeten gelir dağılımı ve yoksullukla mücadele politikalarının geliştirilmesi olmalıdır. Bu politikalar ise, yalnızca piyasa dinamiklerine veya aile dayanışma mekanizmalarına dayandırılarak oluşturulamaz" denildi. Söz konusu sorunlar kapsamında çözüme yönelik eylem, faaliyet ve projeler ise şöyle sıralandı:

"-Sosyal transfer harcamaları gelir dağılımını düzenleyici etkisi olan önemli bir politika aracıdır.

-Devlet hem vergi politikaları hem de transfer politikalarıyla gelir dağılımı ve yoksulluk konusunda dengeleyici fonksiyonunu öne çıkaran politikalar belirlemelidir.

-İş gücü niteliğini arttırmaya yönelik aktif istihdam politikaları uygulanmalıdır.

-Sosyal yardım alanında görev yapan kamu kurum ve kuruluşlarında bu alanda eğitim almış nitelikli personelin istihdamı sağlanmalıdır.

-Üçlü diyalog ve işbirliği yöntemiyle ulusal istihdam strateji ve politikaları belirlenip, uygulamaya konmalıdır.

-Kayıt dışı ekonominin kayıt altına alınmasıyla eş zamanlı olarak, vergi ve SSK prim yükü, uzun vadeli ve takvimli bir program ilan edilerek, kademeli bir biçimde azaltılmalıdır.

-İstihdam bazlı teşvik sistemine geçilerek, ilave istihdam yaratan işverene işe aldığı her işçi için belirli bir süreyle ücret, SSK primi, muhtasar vergi, enerji bedeli indirimi sağlanmalıdır.

-Ücretli kesimin vergi yükü hafifletilmeli; ücretten kesilen gelir vergisi için uygulanan 'özel indirim' tekrar yürürlüğe konmalı, asgari ücret üzerindeki vergi yükü kademeli olarak azaltılmalıdır.

-Kayıtlı işletmeler üzerindeki vergi yükü azaltılmalı, kurumlar vergisi ve KDV oranları düşürülmelidir

 

Günün Önemli Haberleri