YÖK üyesinden YÖK'e tepki
Abone olYÖK üyesi Prof. Dr. Saylan, bu liselerin önlerinin bölümleriyle ilgili fakültelere açılması gerektiği görüşünde.
YÖK üyesi Saylan da 'Önleri açılsın' dedi... YÖK üyesi Prof. Dr.
Türkan Saylan, meslek liselerinin önlerinin, kendi bölümleriyle
ilgili fakültelere girişte açılması gerektiğini vurguladı. Meslek
lisesi mezunlarının kendi bölümleriyle ilgili fakültelere
girmesine, YÖK şiddetle karşı çıkıyor. Eğer zamanında biraz olsun
önleri açılabilmiş olsaydı, son kriz hiç yaşanmamış olacaktı.
YÖK'ün bu konudaki inadına, YÖK içinden de tepkiler gelmeye
başladı. YÖK üyesi Prof. Dr. Türkan Saylan, meslek liselerinin
önlerinin kendi bölümleriyle ilgili fakültelere girişte açılması
gerektiğini vurgulayarak, bu görüşü savunan Üniversitelerarası
Kurul'a destek verdi. Destek kervanına başka YÖK üyelerinin de
katılması bekleniyor. Saylan'ın bu yöndeki görüşü şöyle: "Hükümetin
sunduğu yeni YÖK yasasında meslek liselerinin puanlarıyla
oynanarak, örtülü ama aslında açık bir şekilde imam hatiplerin her
bölüme girebilmeleri ödününün verilmesini, Türkiye'nin geleceği
açısından yanlış ve zararlı bir karar olarak görüyorum.
Üniversiteler ile hükümetin ve ilgili kurumların kavgası, ancak
ülkemize, demokrasimize ve çağdaşlaşma yolundaki ilerlememize zarar
getirir. Konuyu bilenler bilir. Meslek liselerindeki eğitim düzeyi,
genel olarak her dala girmeye yeterli değildir. Ancak, kanımca,
meslek lisesi mezunlarına kendi konularıyla ilgili, daha fazla dala
girme şansı verilmeli, önleri açılmalıdır. Örneğin: Bilgisayar ve
Elektronik okuyanlar, kendilerini geliştirerek Bilgisayar ve
Elektronik Mühendisliği'ne, Torna - Tesviye okuyanlar, yine
kendilerini geliştirerek Makine Mühendisliği'ne, İletişim okuyanlar
da İletişim Fakültesi'ne girebilmelidirler. Böylesi bir karar
birçok sızlanmayı önleyecektir. Siyasetten bağımsız çözüm Saylan
sözlerine şöyle devam etti: "İmam hatip liselerine gelince: Bu
okullar, bir dönemde, siyasilerce yaratılmış ve birer 'arka bahçe'
olarak tanımlanmış, kullanılmış okullardır. 'Genel altarnatif
lise'lere dönüştürülmüşlerdir. Oysa 2004 yılında, AB'ye girme
sürecinde, on binlerce genci bu alana sıkıştırmak son derece
yanlıştır. Eğitimcilerin, siyasetten bağımsız olarak bu konuyu
masaya yatırıp çözüm üretmeleri gerekir. Öncelikle kızların, imam
hatipte okutulmaları ve tutucu bir şekilde yetiştirilmeleri, artık
terk edilmelidir. İmam hatipler, salt erkek din görevlileri
yetiştirmeli ve kısıtlı bir sayıya indirgenmelidir. Puanlarla
oynamak yerine, gençlerin çağdaş bir dünyaya hazırlanmaları için
cesaretle elden gelen yapılmalıdır."